Sudan’daki gösterilere sosyal medyadan çığ gibi destek

  • 12/23/2018
  • 00:00
  • 5
  • 0
  • 0
news-picture

Sudanda başkent Hartum başta olmak üzere birçok şehirde ekonomideki kötü gidişat protesto edildi. Hartumun çeşitli bölgelerinde toplanan eylemciler doların aşırı yükselmesi nedeniyle ekmek, yakıt ve tüp gibi ürünlerde görülen aşırı fiyat artışını ve ekonomik krizi protesto etti. Sudan hükümeti gösteriler nedeniyle basının yerini alan sosyal medyayı engellemek zorunda kaldı. Göstericiler, eylem görüntülerini hızlı bir şekilde sosyal medyada yayınlayarak milyonlarca insanın takip ettiği Facebook ve Twiter’de ilk sıralarda yer almayı başardı. Cumartesi başlayan ve çarşamba günü Atbara kentindeki etkinlikle hız kazanan gösterilerde Twitter, Facebook, Instagram ve Whatsapp uygulamalarının çalışmadığını gören protestocular önce hükümetin interneti tamamen kestiğini düşündü. Ancak çok geçmeden sadece söz konusu hizmetlerin engellendiğini fark ederek Proxy ve VPN bağlantılarını değiştirdiler. Bazı aktivistler, insanları sohbet odalarından çıkararak sokaklara inmelerini sağlamak için sosyal medya yasaklarını delme sözü verdi. Bu da sosyal medyanın televizyon, basın gibi araçlardan daha etkili olduğunu gösterdi. İletişim Bakanlığı, söz konusu hizmetin engellenmesiyle ilgili bir açıklama yapmadı. Ulusal Güvenlik ve İstihbarat Daire Başkanı Salah Abdullah Goş basın açıklamasında hizmetin kesilmesi yönünde emir verdiğini inkar etti. Kendi telefonunda bu uygulamaların çalıştığını söyleyerek yasak taraftarı olmadığını ve kendileri hakkında söylenen yalanları ortaya çıkaracaklarını belirtti. Sudan’ın en büyük mobil operatörü olan Zain ise yaptığı açıklamada sosyal medyanın hükümet tarafından engellendiğini duyurdu. Aktivistlerin aktardığına göre İletişim Kurulu Müdürü Yahya Abdullah, interneti kesmeyi reddettiği için görevden alındı ve yerine istihbarattan Mustafa Abdulhafiz getirildi. Abdulhafiz, göreve gelir gelmez internetin kesilmesini emretti. Ancak uzmanlar bu adımın ülkeyi felce uğratacağını anlatarak kendisini internete değil sosyal medyaya ulaşımın engellenmesi konusunda ikna etti. Eylemciler, hizmetin engellenmesinden önce “şehirler_ Sudan_ silkiniyor” hashtagiyle ülke içinde ve dışında dikkat çekmeyi başardı. Yine başta BBC de dahil olmak üzere birçok televizyon kanalı protestolara yoğun ilgi gösterdi. Sosyal medya kısa bir süre sonra yeniden aktif hale geldiği için çalışmalar fazla etkilenmedi. Göstericiler, zayıf internete rağmen sosyal medya araçlarını çok iyi kullandı. Binlerce protestocu ölülerin, yaralıların ve ailelerinin fotoğraflarını paylaştı. Bazı aktivistler hükümetin gösterilere katılanları Mossad ajanı olmakla suçlamasıyla alay ederek buna çeşitli cevaplar verdi. İstihbarat Başkanı, Abdulvahid Muhammed Nur başkanlığındaki Sudan Kurtuluş Hareketi içine İsrail ajanlarının sızdığını ve gösterilere katılarak sabotaj eylemlerine katıldıklarını duyurmuştu. Bu açıklamalarla ilgili yapılan alaycı paylaşımlarda “Madem onları tespit ettiniz niye eyleme çıkmalarına izin verdiniz?” diye soruldu. Protestocular eylemlerini kullandıkları karikatürlerle destekledi. Ülke dışındaki aktivistlere haberlerin daha kolay aktarılması için çağrıda bulunuldu. Böylelikle uluslararası kamuoyunun harekete geçirilmesi planlandı. 200’ün üzerinde gazetecinin ve aktivistin bulunduğu bir Whatsapp grubu kurularak haberlerin hızlı bir şekilde yayılması sağlandı. Aktivistler arasında en fazla tercih edilen slogan ise “defol” oldu. Yine daha önce Ömer Beşir’in seçim kampanyasında kullanılan “ yürü yürü ya Beşir” sloganı değiştirilerek “uç uç ya Beşir” olarak slogan haline getirildi. Sosyal medyanın yasaklanmasına ek olarak “önleyici sansür” de uygulanmaya kondu. Güvenlik birimleri incelemeden gazetelerin basılması yasaklandı. Oysa ülkede yaklaşık bir ay önce sansürün kaldırılmasıyla ilgili bir anlaşmaya imza atılmıştı. Ancak sansürün devreye girmesiyle birlikte gazeteciler de gösterilere katıldı. Eylemlerle ilgili haberler yaptığı için beşin üzerinde gazetenin yayını durduruldu. Diğer günlük gazeteler ise hükümetin istediği başlıklarla çıktı. O manşetlerden bazıları şöyleydi: - Hükümet krizle başa çıkmaya çalışıyor, sabotajı reddediyor - Sabotaj olaylarında Mossad parmağı - Likidite krizi nisan ayında sona eriyor - İsrail casus ağı yakalandı Ancak bu başlıkların atıldığı süreçte ülkenin birçok yerinde ölümler gerçekleşmeye devam etti. Aktivistler gazeteleri eleştirerek sosyal medyadaki haberlerin dikkate alınması çağrısında bulundu.

مشاركة :