Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir, yaşanan tüm sorunlara rağmen ülkesinin istikrar, birlik ve güvenlik içinde kalacağını söyledi. Güney Darfur eyaletine bağlı Nyala kentinde kendisine destek vermek için toplanan kalabalığa hitap eden Beşir şunları söyledi: "Evet, çözmeye çalıştığımız, nedeni belli bir dizi ekonomik sorun var. Ancak çözüm yakmak, yıkmak ve sabotajdan geçmiyor. Gençlere sesleniyorum; bu ülke sizin. Ülkenizi ve geleceğinizi yakıp yıkmayın." Başta Mısır, Güney Sudan, Çad ve Etiyopya olmak üzere Sudan’a destek veren ve bu kapsamda heyet gönderen ülkelere teşekkür eden el-Beşir, "Hükümet gösterilerle değil seçimlerle değişecek" dedi. El-Beşir ayrıca silahlı hareketleri barışa ve ulusal diyaloga katılmaya çağırdı. Sudan’daki gösteriler 19 Aralıkta, hükümetin ekmek fiyatlarına yaptığı zammın ardından Nil kıyısındaki Atbera ve Port Sudan şehirlerinde başlamış ve kısa sürede birçok bölgeye yayılmıştı. Hükümet karşıtı gösteriler söz konusu tarihten bu yana hızla yayıldı. Otuz yıl önce iktidara gelen el-Beşir için şimdiye kadarki en büyük tehdit haline geldi. Sudan’da gösterileri düzenleyenler önümüzdeki haftaya ‘rejimi devirmek için intifada haftası’ adını verdi. El-Beşir’e karşı hafta boyunca her gün protesto gösterisi düzenlenmesi çağrısında bulundu. Sudanlı yetkililer, gösterilerde şimdiye kadar 24 kişinin öldüğünü duyurdu. Ancak Uluslararası Af Örgütü’nden yapılan açıklamalar ölü sayısının 40’ın üzerinde olduğu yönünde. Avrupa Birliği (AB), Sudan güvenlik kuvvetlerinin göstericilere karşı gerçek mermi kullandığını ve bunun ölümlere yol açtığını belirtirken el-Beşir ve Sudanlı yetkililer şiddet olaylarından ‘hainlerin ve ajanların’ sorumlu olduğunu vurguladı. Sudan’da gösterilerin başlamasından bu yana yaklaşık bin kişinin gözaltına alındığı aktarılırken başta Kanada, İngiltere, ABD ve Norveç olmak üzere birçok ülke Sudan hükümetinin başkent Hartum ve diğer bölgelerdeki protestolar sırasında çok sayıda politikacının, eylemcinin ve göstericinin gözaltına alınmasından duyulan endişelerini dile getirdi. Söz konusu ülkeler, hükümeti tutukluları derhal serbest bırakmaya ve mümkün olan en kısa sürede ölen göstericilere ilişkin tam, şeffaf ve bağımsız bir soruşturma yapmaya çağırdı. Darfur, 2003 yılında etnik azınlıkların silahlanmasıyla yaşanan çatışma ve şiddet nedeniyle parçalandı. 1989da bölgedeki İslamcı kesimler tarafından desteklenen bir darbeyle iktidara gelen Beşir, Laheydeki Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından Darfurda işlendiği iddia edilen soykırım ve savaş suçlarının arkasındaki isim olmakla suçlanıyor. Her ne kadar protestoların sebebi ekmek fiyatlarında yapılan artış olsa da Sudan ekonomisindeki kriz de diğer önemli nedenler arasında yer alıyor. Zira Sudan, geçen yıl yaşanan döviz sıkıntısı nedeniyle sert bir ekonomik krizle karşı karşıya kalmıştı. Devlet Başkanı Ömer el-Beşir ve Sudanlı diğer yetkililer, Washington’ı ülkede yaşanan ekonomik sorunlara neden olmakla suçluyor. Muhalifler ise hükümetin yanlış yönetildiğini öne sürerek Darfur bölgesinde ve sınırına yakın bölgelerde etnik azınlığın isyanıyla mücadele etmek için büyük miktarda para harcandığını savunuyor. Washington, 1997 yılından 2017’nin ekim ayına kadar Hartuma ticari ambargo uygulamış ve uluslararası alandaki ticaret ve finans işlemlerinde kısıtlamalar getirmişti.