Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye-Suriye sınırında kurulması planlanan güvenli bölgedeki kontrolün Türk tarafında olması gerektiğini söyledi. Ayrıca Rusya ile işbirliğine devam edileceğini belirtti. Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi toplantısına katılmak üzere bulunduğu Cenevrede konuşan Çavuşoğlu, “Burası hemen bizim sınırımızın ötesi, dolayısıyla süreci Türkiye yönetmeli. Ancak biz her zaman Rusya ile çalıştık ve Rus güvenlik kuruluşları ve ordusu da dahil olmak üzere Moskovayla çalışmaya devam edeceğiz” dedi.‘Güvenli bölgenin nereye kurulacağı belirlenmedi’ Ankara’nın Suriye’nin kuzeyinde kurulması planlanan güvenli bölge konusunda Rusya, ABD ve İran ile koordinasyona devam ettiğini aktaran Çavuşoğlu, çalışmaların sürdüğünü, ancak güvenli bölgenin nereye kurulacağının henüz belirlenmediğini de belirtti. Çavuşoğlu, ABD heyetinin, ABD birliklerinin Suriyeden çekilmesini görüşmek üzere 28 Şubat-1 Mart tarihleri arasında Türkiyeyi ziyaret edeceği bildirerek, “Çekilmeyle ilgili birlikte koordine etme konusunda onlar da aynı tutum içinde. Fakat gerek güvenli bölgeyle ilgili, gerek diğer konularda anlayışımızın da örtüşmesi gerekiyor. Çalışma grubu da zaten bu amaçla toplanıyor. Buradaki toplantılarda iki taraf da düşüncelerini, birlikte neler yapabileceklerini paylaşacaklar" ifadelerini kullandı.Son iki haftada Washington’a iki ziyaret Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal’ın başkanlık ettiği Türk heyeti, iki hafta önce aynı amaçla Washington’u ziyaret etmişti. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler de ABDnin geri çekilmesi, Menbiç ve güvenli bölge hakkında görüşmelerde bulunmak üzere geçtiğimiz hafta Washington’a gitmişti.Lavrov’dan güvenli bölge yorumu Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, iki gün önce yaptığı basın toplantısında, Türkiye-Suriye sınırına kurulması planlanan güvenli bölgeye Rus askeri polis birliklerinin konuşlandırılabileceğini belirtmişti. Lavrov, "Prensipte karada ateşkes, güvenlik tedbirlerine riayet ve gerilimi azaltma bölgelerine yönelik anlaşmalarda Rus askeri polisinin konuşlandırılması deneyimine sahibiz. Söz konusu güvenli bölge için de bu hala mümkün. Ancak bir kez daha vurgulamak isterim ki, askerler Şam ve Türkiyenin pozisyonlarını göz önünde bulundurarak, konuyla ilgili detaylar üzerinde anlaşmaya çalışıyor" diye konuşmuştu. Dışişleri Bakanı Lavrov, yorumlarına şu ifadelerle devam etmişti; "Türkiye ile hangi Kürtlerin terörist sayılması konusunda ortak bir anlayışa varılamadı. Türkiyenin farklı bir tavrı var. Endişelerini anlıyoruz, ancak yine de buğday ile saman birbirinden ayrılıp, gerçekte hangi Kürt grupların aşırıcı olduğu ve hangilerinin Türkiyenin güvenliği için tehdit oluşturduğunun görülmesi gerek."Güvenli bölgenin kaderi kime bağlı? Ankara, ABD Başkanı Donald Trump’ın önerisine göre Suriye’nin kuzeyinde inşa edilecek güvenli bölgede mültecilerin ülkelerinde tutulacağını ifade ederken, gözlemciler, ismi güvenli bölge veya tampon bölge olsun, bu bölgenin kaderinin başta Suriye rejimi ve müttefikleri olmak üzere etkili taraflar arasındaki anlaşma ve anlayışlara bağlı olduğunu düşünüyor.ABD kuvvetlerinin bir kısmı Suriye’de kalacak Diğer taraftan üst düzey bir Pentagon yetkilisi, ABD kuvvetlerinin bir kısmının Menbiç şehrinde kalacağını ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile ortak askeri devriyeler yapacağını açıkladı. Wall Street Journal gazetesinin aktardığına göre yetkili, ikinci bir grubun ise Türkiye ile Suriye arasındaki güvenli bölgenin bir parçası olan Fırat Nehrinin doğusunda yer alacağını söyleyerek, yerel militanlara DEAŞ’tan kurtarılan alanları güvenceye alabilmeleri için eğitim ve yol gösterme anlamında yardım edecekleri bilgisini verdi.Yeni iddia: TSK 6 yeni gözlem noktası kuracak İdlib Medya Merkezi isimli sitenin iddiasına göre Astana Anlaşması uyarınca İdlib’teki gerginliği azaltma bölgesinde 12 gözlem noktası kuran TSK, İdlibin doğu kırsalındaki iki kasabada 6 yeni gözlem noktası oluşturmak üzere harekete geçti. Haberde, söz konusu yeni gözlem noktalarının Tel el-Tufan ile Serakib ve Ebu Zuhur şehirleri arasındaki Tel Sultan bölgelerinde olacağı öne sürülürken, TSK birimlerinin geçtiğimiz günlerde 6 gözlem noktasının oluşturulacağı yerlere ilişkin keşif yaptığını ve buralara prefabrik karavanlar kurdukları iddia edildi. TSK’nın bu adımı, Rusya ile Türkiye arasında geçtiğimiz yıl Eylül ayında Soçi’de oluşturulması kararlaştırılan silahsızlandırılmış bölge içerisinde yer alan kasabalara karşı Esed rejiminin havan ve top atışlarını artırması ile aynı döneme denk geldi. Soçi’de düzenlenen son Rusya-Türkiye-İran zirvesinde, TSK’nın İdlibteki silahsızlandırılmış bölgedeki durumu gözlemleme ve rejim tarafından yapılan rastgele saldırılara son vermek üzere devriyeler yapması kararlaştırılmıştı.
مشاركة :