Filistin ve Ürdün, İsraile bağlı Kudüs Sulh Hukuk Mahkemesinin, Rahmet Kapısına ilişkin dava sonuçlanıncaya kadar söz konusu yerin geçici olarak kapatılması yönündeki kararını kınadı. İsraile bağlı Kudüs Sulh Hukuk Mahkemesi Doğu Kudüste yer alan Mescid-i Aksanın Rahmet Kapısının geçici olarak kapatılması yönünde karar almıştı. Mahkeme ayrıca, Kudüs İslami Vakıflar İdaresinden Rahmet Kapısına ilişkin davaya en geç 60 gün içerisinde cevap verilmesini istemişti. Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada kararın, İsrail’in Mescid-i Aksa’yı egemenliği altına almaya yönelik bir hamle olduğu ifade edildi. Filistin hükümeti, İsrail’in zamansal ve mekânsal olarak bölme dâhil Mescid-i Aksa’nın karşı karşıya kaldığı tehlikeler hakkında uyarılarda bulundu. İsrail’in son zamanlarda açıkça Mescid-i Aksa’nın yerine Süleyman mabedi yapılması çağrılarına dikkat çekerek, bir kez daha işgalci güçlerin Mescid-i Aksa’ya müdahalesini reddetti.Ürdün’den tepki Ürdün Dışişleri Bakanlığı da İsrail’in Rahmet Kapısı’nı kapatma kararını reddederek “İçinde Mescid-i Aksa’nın bulunduğu Doğu Kudüs, uluslararası sözleşmelere göre 1967 sınırları içinde Filistinlilere aittir. İsrail mahkemelerine boğun eğmez. Rahmet Kapısı 144 dönüm alan içindeki Mescid-i Aksa’nın ayrılmaz bir parçasıdır. İslami Vakıf idaresi ise Mescid-i Aksa’nın tüm işleriyle ilgilenmeye uluslararası hukuka uygun olarak hasredilmiş bir otoritedir” açıklaması yapıldı. İsrail mahkemesi, İsrail savcılığının Rahmet Kapısı’nın geçici olarak kapatılması isteğine karşı İslami Vakıflar idaresine Mescid-i Aksa’daki statüsünü göstermesi için 60 gün süre vermişti. Bu süre zarfında İsrail- Ürdün müzakerelerinin yapılmasına izin vermişti. Ancak bu yeni karar, Filistinlilerin kapıyı Cuma namazı için açması ve üstünde Filistin bayrakları dalgalandırmasından sonra alındı. Mescid-i Aksa’nın Rahmet Kapısı 16 yılın ardından üç hafta önce Filistinliler tarafından Cuma günü açıldı. İsrail bu kapının kapanmasını isterken Filistin ve Ürdün bu karara karşı çıkıyor. İsrail, Ürdün’den bu kapının kapatılmasını istedi. Ürdün ise restore edilmesinin ardından geçici olarak kapatılması teklifinde bulundu. İslami Vakıflar’ın bir üyesi olan Hatim Abdulkadir, İsrail mahkemesinin kararını tanımadıklarını ve Mescid-i Aksa’nın tüm bölümlerinde İsrail’in yetki sahibi olmadığını söyleyerek, “Filistin ve Kudüs halkı, kutsallarını koruyabilecek güce sahiptir” dedi.
مشاركة :