Yeni Zelanda’daki katliamdan kurtulanlar yaşadıklarını anlattı

  • 3/19/2019
  • 00:00
  • 3
  • 0
  • 0
news-picture

Yeni Zelanda’daki iki camide gerçekleştiren katliamdan kurtulanlar yaşadıklarını anlattı. Saldırıdan kurtulanlardan biri de Emir Davud’du. Davud, eşinin namaz kılacağı Nur Camii’nin önünden geçerken katilin arabasını caminin önünde durdurduğunu söyledi.Davud, Reuters’e yaptığı açıklamada yaşadıklarını şöyle anlattı: “Eşim silah sesi duyduğunu söyledi. Ben, bunun Christchurchde imkânsız olduğunu söyledim. Duyduğu sesin elektrik kaçağı ya da benzer bir şey olabileceğini belirttim. İnsanların camiden koşarak çıktığını gördüğümde cami girişinde, arabanın etrafında dönmeye başladım. Elinde silah olan adam camiden çıkınca aniden bize doğru ateş açtı.” Davud bu esnada katilin camiden uzaklaşmakta olan bir gence iki el ateş açtığını ve gencin yere yığıldığını, ardından da kendilerine doğru bir el ateş ettiğini belirtti. Davud, “Eşimi ileriye doğru iterek üzerine doğru eğildim. Mermiler arabanın camına ve ön tarafına isabet etti. Arabamız duman ve klima gazıyla doldu. Ancak bana ve eşime kurşun isabet etmedi” dedi. Ardından siper aldıkları arabayı kendilerini saklanmaları için çağıran bir eve kadar götürdüklerini aktardı.Davud açıklamasına şöyle devam etti: “Herkes bizim çok şanslı olduğumuzu söylüyor. Arkadaşım Faysal da şanslı. O da katil camiye girdiğinde tuvalete girmişti ve olaylar bitine kadar da orada kaldı. Abdesthaneye girmediğim ve eşim iyi olduğu için hamd ediyorum.”Katliam sırasında camide olan Şeyh Muhammed Fahd da yaşadıklarını şöyle aktardı: “Önce sesleri önemsemedik ancak sonrasında bir şeylerin yolunda gitmediğini anladık. Namaz kılanlardan biri tarafından kırılan bir camı fark ettim. Katil caminin içine ateş ederken ben sürünerek o açıklıktan çıktım. Yalnızca bir saniyem vardı ve kaçmayı başarabildim.” Fahd, kendisini Pakistan’dan ziyarete gelen annesini aradı ve onu cami önünde sağ salim beklerken gördü. Ancak annesi olanları görmüş ve çok bitkin bir haldeydi. Zira olan biten her şeyi ve cesetleri görmüştü. Saldırıdan kurtulan bir diğer isim de Abdulkadir Ababura’ydı. Ababura saldırıdan Kur-an dolu rafların altına yüzükoyun yatarak, ölü taklidi yaparak kurtulmuş. Birkaç dakika boyunca tarif edilemez bir korku yaşadığını söyleyen Ababura katilin camideki insanlara sistematik bir şekilde ateş ettiğini aktardı. Kendisinin nasıl kurtulduğunu ise halen bilmiyor. Ababura, AFP’ye yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:  “Halen şaşkınım. Gözlerimi açtığımda etrafımda cesetten başka bir şey görmedim. Katil sağa sola sürekli ateş ediyor, kurşunu bitince şarjörü değiştiriyordu. Sıramı bekliyordum. O anda ailemi düşünmek ve dua etmekten başka yapacak bir şeyim yoktu.” Ababura, silah sesleri kesildiğinde bile kurtulanların seslerini çıkarmaya cesaret edemediklerini söyledi. Yaralardan acısına dayanamayanlar bağırmaya başlayınca kendisinden yardım isteyen arkadaşının sesini duydu. Ancak silah sesleri yeniden başladığında yardıma gidemedi. Her yer kan doluydu. Zorlukla dışarı çıkabildiğini belirten Ababura yaralı olan arkadaşının büyük oğlunu da camiden çıkardı. Ababura katilin cesetlerden birinin yanına Nazi işareti kazınmış bir şarjör bıraktığını gördüğünü aktardı. Çoğu kimse gibi Ababura da böyle bir nefretin dünyanın en güvenli ülkelerinden biri olan yeni Zelanda’da, Christchurchte gerçekleşebileceğini hiç düşünmemişti. Ababura konuşmasının sonunda “Artık Yeni Zelanda da güvenli değil” dedi.

مشاركة :