İtalya’nın başkenti Roma’da bahar havası bu aralar daha fazla hissediliyor. Ancak zamanından önce çiçek açmasıyla ilgili çekinceler de var. Tıpkı, Amerika ve Avrupa devletleri tarafından Çin heyetinin Roma’ya inişine duyulan çekince gibi. Çin cumhurbaşkanı, "Yeni İpek Yolu’na İtalya’nın katkısı büyük önem taşımaktadır” ifadesine karşılık İtalyan mevkidaşı, “Avrupa Birliği tarafından belirlenen strateji çerçevesinde iki ülke arasındaki dostluk bağını güçlendirmek için bir fırsat “ dedi. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, İtalya ziyaretinden önce Çin- İtalya ilişkileri doğrudan açık tehditlere maruz kaldı. Bu baskılar dün imzalanan mutabakat zaptı içeriğindeki ticaret anlaşmalarında bazı değişiklere yol açtı. Örneğin Washington, İtalyan müttefikine telekomünikasyon alanındaki anlaşmanın kırmızı çizgileri olduğunu belirttikten sonra bu alanda anlaşma yapılmadı. Cinping, Çin’in iktisadi olarak Avrupa’ya uzanmasının taşıdığı hassasiyetin farkında olarak şunları söyledi: “Çin-AB ilişkileri büyük önem taşıyor ve Pekin birleşmiş, istikrarlı ve açık bir Avrupa’yı dört gözle bekliyor. Avrupa kıtasında dönen tartışmaları saygıyla karşılıyoruz ve Avrupalıların yakında sorunlarını çözeceklerini umut ediyoruz.” İki taraf tarafından imzalan mutabakat zabtı şu anda 8 milyar doları geçmiyor. Doğu Avrupa’daki bazı devletlerle yapılan küçük anlaşmaların ardından Çin bu adımıyla büyük bir zafer kazanmış sayılır. Avrupalı ortaklar, İtalya’nın Çin’e doğru ilerlemesindeki memnuniyetsizlerini gizlemedi ve son zirvelerinde dünyanın giderek Çin ve Amerika hakimiyetine karşı Avrupa’yı üçüncü bir eksen haline getirmek için bir strateji ortaya koymaya karar verdi. Bu eğilim Fransız Cumhurbaşkanı Emanuel Macron tarafından yönetiliyor ve Macron telekomünikasyon gibi konularda geri sayımın başladığı ve Avrupa şirketleri için fırsat verme garantisi verileceğini açıkladı. Avrupalılar için Pekin’in 2008’deki mali krizden bu yana Avrupa’nın içine girmek için bir dizi ikili anlaşmalar imzalaması bir sır değil. Zirvenin aldığı kararlardan biri, Avrupa güvenliğini tehdit eden stratejik sektörlerde yabancı yatırımların kontrol edilmesini sağlayan bir komisyon kurulması oldu. Daha önce bu tür kararların alınmasına karşı koyan Almanya ve Fransa’nın Çin’in karşı koyulmazsa tehdit oluşturduğunu gördükten sonra bu kararların alınması için çaba sarf etmesi dikkat çekici. Fransa Cumhurbaşkanı Macron, son krizden çıkmak için bazı Birlik üye devletlerine yaptırım paketi uygulanmasının stratejik bir hata olduğunu itiraf etti. Analistler, İtalyan hükümetinin, Çin ile imzalanan mutabakat anlaşması konusunu safça ele aldığını, bunun kısa vadede getireceği faydaların uzun vadeli risklerden çok daha az olacağını düşünüyorlar. Gözlemciler, son günlerde Amerika ve Avrupa devletlerinden gelen şiddetli eleştirilerle müdahale edilen anlaşma metinlerinin sadece siyasi atmosferi sakinleştiren bir adım olmadığı aynı zamanda İtalyan şirketleri üzerinde de anlaşmanın etkilerini azalttığını söyledi. Avrupa zirvesinden ayrılıp Roma’ya Çinle anlaşma yapmak üzere dönen İtalyan Başbakanı Giuseppe Conte ortaklarından pek çok söz işitti. Bunlardan biri olan Almanya Başbakanı Angela Merkel şunları söyledi: “ Avrupa Birliği uluslararası bir oyuncu. Ortaklarınızla bir koordinasyon olmadan niçin Çinle anlaşmalar imzalıyorsunuz?” Ancak Merkel Çin devlet fonlarının ABD Hazine bonosunda 1.200 milyar dolarlık bir yatırım portföyüne sahip olduğunu ve Almanyanın İngiltereye toplam 90 milyar dolarlık yatırım yapan Çin’in ilk ticaret ortağı olduğundan bahsetmedi.
مشاركة :