Eski Cezayir Başbakanı Uyahya’nın yargılanması zor

  • 4/22/2019
  • 00:00
  • 3
  • 0
  • 0
news-picture

Cezayirli bir adli kaynak, iddia makamının, ‘azledilen Cumhurbaşkanı Abdülaziz Buteflika’ya yakın iş adamları için ‘devlet bankalarından teminatsız kredi verilmesi ile ilgili olarak’ eski Başbakan Ahmed Uyahya ve Maliye Bakanı Muhammed Lukal hakkında soruşturma başlattığını açıkladı. Lukal, dün yaptığı açıklamada, önceki gün devlet televizyonunda yayınlananın aksine, bu hususta mahkeme tarafından çağrıldığını reddetti. Öte yandan yüzlerce kişi, eski Başbakan Uyahya’nın ‘kamu malını usulsüzce kullanmak’ ve ‘yasa dışı ayrıcalıklar tanımak’ gibi suçlamalarla ifadeye çağrıldığına dair haberlerin ardından başkentin merkezinde bulunan Sidi Muhammed Mahkemesi önünde bir araya gelerek gösterilerde bulundular. Uyahya aleyhinde sloganlar atan göstericiler, onu, görev süresi boyunca ekonomiyi felakete sürükleyecek davranışlarda bulunmakla itham ettiler. Protestocular tam bir gün boyunca Uyahya’nın mahkemeye gelmesini beklediler, fakat Uyahya gelmedi. Önceki gece devlet televizyonundan yapılan açıklamada, Uyahya ve Lukal’ın mahkemeye çağrıldığı kaydedilmiş, ancak mahkemenin ikiliyi ne zaman dinleyeceğine dair herhangi bir bilgi verilmemişti. Bununla birlikte açıklamada, Uyahya ve Lukal’ın sanık olarak mı yoksa tanık olarak mı çağrılacağına ilişkin herhangi bir bilgi yer almadı. Şarku’l Avsat’a konuşan adli bir kaynak, Uyahya ve Lukal’a isnad edilen suçlamaların, ‘tanınmış iş adamlarının çıkarları doğrultusunda devlet bankalarına müdahalede bulunarak teminatsız krediler elde etmelerini sağmakla’ ilgili olduğunu söyledi. Adli polis tarafından yürütülen soruşturmada en az 20 işadamının adının geçtiğini kaydeden kaynak, Uyahya ve Lukal’ın yüksek mevkileri nedeniyle bu aşamadan muaf tutulduklarını ve kendilerine yargı tarafından mahkemeye çağrılma imtiyazının verildiğini açıkladı. Adli kaynağa göre, soruşturmalarda, kamu işleriyle ilgilenen büyük bir grubun başkanı ve aynı zamanda Buteflikanın Kurtuluş Devrimi günlerinden arkadaşı olan Rıza Koninav ile Buteflika’nın bir arkadaşının oğlunun ismi de geçiyor. Öte yandan Koninav Kardeşler hakkında seyahat yasağı kararı bulunuyor. Ayrıca cumhurbaşkanının 2 Nisan’da istifa etmesinin ardından grubun mallarının bir kısmına el konuldu. Bununla birlikte dosyada, Tunus’la olan kara sınırı üzerinden ülkeden ayrılmaya çalışırken polis tarafından tutuklanan ve 3 haftadır hapiste bulunan iş adamı Ali Haddad’ın ismi de geçiyor. Haddad’ın avukatı, müvekkili hakkında herhangi bir yolsuzluk davasının bulunmadığını söyledi. Adli kaynak, Lukal’ın, ayın başından bu yana yaptığı maliye bakanlığı pozisyonundan dolayı değil, tüm bankacılık işlemlerinden ve banka kredilerinden yasal olarak sorumlu bulunduğu Merkez Bankası Başkanı sıfatıyla benzer bir ithamla karşı karşıya kaldığını belirtti. Hukuk uzmanları, ülkede kendisini yargılayacak adli bir kurumun olmaması nedeniyle Uyahya’nın resmi olarak yolsuzlukla suçlanmasının büyük bir engelle karşı karşıya olduğuna dikkat çektiler. Çünkü Anayasa’nın 177’inci maddesi, cumhurbaşkanı ve başbakanın ağır suç veya kabahatten dolayı yargılanmasının, Devlet Yüksek Mahkemesi’nde yapılmasını öngörüyor. Bununla birlikte, söz konusu mahkemenin yokluğu yargının Uyahya’yı ifadeye çağırmasına engel değil. Ulusal Meclis Hukuk Komitesi dün, Adalet Bakanlığı’nın eski Dayanışma Bakanları Said Berakat ve Cemal Abbas’ın parlamentodaki dokunulmazlıklarının kaldırılması talebini görüşmek üzere toplandı. Ulusal Kurtuluş Cephesi liderlerinden olan ikili, görev süreleri boyunca kamu fonlarını kötüye kullandıkları suçlamasıyla karşı karşıya bulunuyor. Yargının, Cezayir Genelkurmay Başkanı Orgeneral Ahmed Kayid Salih’in talebinin üzerinden henüz 5 gün geçmesine rağmen seri bir şekilde harekete geçmesi dikkat çekici. Kayid Salih, askeri bir tesiste yaptığı konuşmada, “Adalet, yolsuzluk davasına karşına kimselerin yargılanmasını gerektiriyor. İlgili yargı makamlarından, devlet hazinesine zarar veren ve halkın parasını zimmetine geçiren kimseler ile ilgili olarak derhal harekete geçmelerini talep ediyoruz” ifadelerini kullanmıştı. Öte yandan sırasıyla 1991-1992 ile 1994-1995 yılları arasında başbakanlık görevinde bulunan Ahmed Gazali ve Mikdad Seyfi, geçici Cumhurbaşkanı Abdülkadir bin Salih’in başkentin batısında bulunan Uluslararası Konferans Sarayındaki danışma toplantısına katılma davetini reddettiklerini açıkladılar. Cumhurbaşkanlığı tarafından bildirildiği kadarıyla toplantıda,, bir seçim izleme organının oluşturulması ve siyasi çevrelerin 4 Temmuzda gerçekleştirilecek cumhurbaşkanlığı seçimler hakkındaki tutumları görüşülecek.

مشاركة :