General Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu (LUO) ve Fayiz el-Serrac başkanlığındaki Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne (UMH) bağlı kuvvetler arasındaki çatışmalar aralıksız olarak dördüncü haftasına girerken, 25 Nisan’da Libya’nın başkenti Trablus’un yoğun nüfuslu bölgeleri de kademeli olarak savaş alanına döndü. Bu çerçevede Serrac da ateşkes yapıldığı yönündeki iddiaları reddetti. Fayiz el-Serrac, İletişim ve Enformasyon Dairesi aracılığıyla geçen çarşamba günü yayınladığı bir bildiride, Başkanlık Konseyi’nin konumunun hala aynı olduğunu vurguladı. Bildiride, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) “sivillere ve devlet kuruluşlarına yönelik suç ve ihlalleri belgelemek” üzere bir çağrı yapılırken, uluslararası gözlemcilerin ateşkes istemediğine dikkat çekildi. Bildiride ayrıca, “Saldırgan kuvvetler yenilmeden, ateşkes ya da herhangi bir siyasi çözüm hakkında konuşulmayacak” ifadelerine yer verildi. BM destekli UMH sözcüsü de Serrac’ın, Hafter’in milisleri olarak nitelendirilen gruba karşı bir savaşı yönettiğini söyleyerek, “Saldırganlar mağlup olmadan herhangi bir pazarlık ve diyalog olmayacak” dedi. Öte yandan LUO’ya yakın bir kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, LUOnun Trablus’u kurtarma askeri operasyonunu finanse etmek için Merkez Bankası’nı ve Ulusal Petrol Şirketini (NOC) kontrol etmeye çalıştığını belirtti. Kaynak, planın bütün boyutlarının askeri, finansal ve güvenlik açısından uzun zamandır planlandığını vurguladı. Trablus’taki Merkez Bankası, Libya’nın doğusundaki bazı hükümet maaşlarını kontrol ediyor. Ancak 2014 yılından sonra LUO’ya hizmet eden askerlerin maaşlarını kapsamamaya başladı. Öte yandan LUO liderlerinin Şarku’l Avsat’a aktardığına göre ordu kuvvetleri ve Serrac hükümetine bağlı silahlı milislerin başlattığı saldırılar Trablus’un güneyindeki birçok bölgede tırmanış gösterdi. Ulusal Ordu sözcüsü Ahmed el-Mismari de 25 Nisan’da düzenlediği bir basın toplantısında “büyük sürprizlerin” beklendiğini söylemişti. Fayiz el-Serrac kuvvetlerinin sözcüsü Muhammed Kanunu, yeni mevziileri kontrol etmek için stratejik bir plan yürütüldüğünü belirtti. Geçen çarşamba günü bir televizyon kanalına açıklamada bulunan Kanunu, kuvvetlerin LUO’ya ait ana tedarik hattını keserek, hattı kontrol ettiğini ifade etti. Sözcü, Trablus yakınlarındaki şehir ve bölgelerdeki ordu güçlerine de derhal teslim olma ve silahlarını teslim etme çağrısı yaptı. UMHye bağlı Cenzur Süvarileri Tugayı sözcüsü de güçlerinin el-Sebia bölgesinin bir bölümünün kontrolünü sağladığını açıkladı. Ancak LUO’dan bir yetkili, söz konusu ifadeleri yalanladı. Trablus Devrimcileri Tugayı ise savaş alanlarından geri çekilmediklerini söylerken, geçen çarşamba yayınladıkları bir bildiride “Serrac hükümeti emri altında savaşa devam ediliyor” dedi. Tugay, söz konusu söylentilerin, ordu güçlerinin savaşta yaşadıkları yenilgilerden kaynaklandığına dikkati çekti. Diğer taraftan Uluslararası Kızıl Haç Komitesi (ICRC), 25 Nisan’da Libya’nın başkenti Trablus’ta insani durumun ciddi şekilde bozulduğunu ve yoğun nüfuslu bölgelerin savaş alanlarına dönüştüğünü vurguladı. Fransız Haber Ajansı’na (AFP) göre ICRC, yayınladığı bir bildiride, hastanelerde yaşanan elektrik kesintilerinin ve su pompalama istasyonlarındaki zayıflığın devam etmesi dolayısıyla tıbbi malzeme sıkıntısı yaşandığını belirtti. AFP’nin aktardığına göre Trablus’taki ICRC ofisi başkanı Yunus Rahavi, ölüm döşeğindeki sivillerin yaşamlarına ilişkin derin endişe duyduklarını ve yoğun nüfuslu bölgelerin kademeli olarak savaş alanına döndüğünü söyledi.Kıbrıs UMHyi yalanladı Aynı şekilde Kıbrıs İçişleri Bakanı Constantinos Petrides, 25 Nisan’da yerel medya organlarına yaptığı açıklamada UMH’ye bağlı İçişleri Bakanı Fethi Baş Agha’nın ifadelerini yalanladı. Yemenli Bakan, Hafter’in 4 oğlunun Kıbrıs vatandaşlığı için başvuru yaptığını belirtmişti. Kıbrıs Haber Ajansı’nın diplomatik kaynaklardan aktardığına göre Agha, yerel propaganda yapmak için yanlış ifadeler kullandı.Gıryaniden Trablusa destek Aynı şekilde Libya Parlamentosu kararıyla görevden alından eski Libya müftüsü Sadık el-Gıryani, geçen çarşamba akşamı bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, Trablus’taki “radikal savaşçılara” zekat ve destek verilmesine yönelik fetva verdi.