Husi milisler tarafından kontrol edilen Yemen’in başkenti Sana, sokakların ve bazı evlerin kanalizasyon suları altında kalması nedeniyle ekolojik bir felakete maruz kaldı. Kriz sürüyor. Bölge sakinleri, Husilerin ihmali nedeniyle Sana’daki birçok mahallenin kanalizasyon suları altında kaldığını aktardı. Bu bölgelerde yaşayan insanlar, ağustos ayının başından bu yana yağan yağmurlar nedeniyle lağım pisliği sorununu ikiye katlanmasına rağmen, başkenti hâkimiyeti altında tutan milislerin bu sorunu görmezden geldiğini belirtti. Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan mahalle sakinleri, acil müdahale edilmesi gereken ciddi çevre sorunlarıyla karşı karşıya olduklarını bildirdi. İsmini vermek istemeyen Yemenli bir ev kadını, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada taşan kanalizasyon suları nedeniyle ailesinin ve halkın çok ciddi ölümcül hastalıklarla yüz yüze kaldığını söyledi. Sana kanalizasyon projesinde çalışan bir mühendis, başkentin mahallelerinde devam eden sel nedeniyle Husi milislerini suçlayarak Şarku’l Avsat’a şunları aktardı: "Husilerin gerçekleştirdiği darbeden sonra alt yapı konusundaki ihmalleri kanalizasyon şebekesinin çökmesine yol açtı.” İsmini vermemeyi tercih eden mühendis, milislerin kanalizasyon ağının periyodik bakımını kasten göz ardı ettiğini belirterek "Sadece kendi mezhep projelerini canlandırmak için vergi, hizmet bedeli, zekat gibi çeşitli isimler altında para toplamakla meşguller” dedi. Sanadaki dükkan sahiplerinden Ali Kadiri de bu durumu doğruladı:  “Mahalle sakinlerinin hayatını zehir eden kanalizasyon sorunu milisler tarafından görmezden geliniyor. Milis güçlere kanalizasyon sorunun çözümüyle ilgili taleplerimizi bildirmekten sesimiz kısıldı. Ancak sıkıntılarımızla ilgilenmediler.” Safiye mahallesinde yaşayan ve her gün bu sokaktan geçerken burnunu tıkamak zorunda kalan Abdullah Mari, mahallesindeki kanalizasyon sızıntısı nedeniyle her sabah evinden çıkarken kanalizasyon kokusunu duymamaya çalıştığını söyledi. Hacı Abdullah da mahalledeki durumu şu şekilde anlattı: “Mahallede yayılan kanalizasyon kokusu ve yetkililerin görmezden geldiği bu pislik nedeniyle sinekler ve sivrisinekler artıyor. Yıllardır bu mahalleyi kanalizasyonsuz görmedim. Bu da yetkililerin ihmalini ve bizim sabrımızın boyutlarını gösteriyor. Ne yazık ki Sana’nın sakinleri olarak yaşadığımız bu kötü gerçeğe teslim olduk. Kanalizasyon patladığında günlerce, aylarca hatta yıllarca akan bu pis sulara karşı Husilere sesimizi yükselterek görevlerini hatırlatmadık.” Sana sakinleri, Husi darbesinin ardından birçok sıkıntı yaşıyor. Bu sıkıntıların başında ise kanalizasyon sorunları nedeniyle halkın yüz yüze olduğu hastalıklar geliyor. Şarku’l Avsat’ın görüş aldığı kaynaklar, milislerin kurumlara el koymasının ardından söz konusu kurumlara ait tüm ekipman ve mal varlıklarını yağmaladıklarını aktardı. Sadece kendi proje ve mezhep faaliyetlerini gerçekleştirmek için kurum içinde birkaç görevli bıraktıklarını belirtti. Yakın zamanda milisler tarafından görevine son verilen bir kurum müdürü duruma dair şunları söyledi: "Kurum artık milislerin ön izni olmadan sahip olduğu bir arabayı bile kullanamıyor. İşte bu nedenle Sana’da birçok mahalle lağım suları altında kaldı. Kurumun bununla başa çıkabilecek imkanı yok.” Dünya Sağlık Örgütüne göre Yemen’deki ölümcül hastalıkların yüzde 34,6’sı Sana’da görülüyor. Kanalizasyon suları ve toplanmayan çöplerden dolayı halkın önemli bir kısmı ishal, kolera, difteri, tifo, hepatit ve diğer ciddi hastalıklarla mücadele ediyor. Salgınlar devam ediyor. Sanadaki Sabeen Hastanesinde görevli bir doktorlar, kanalizasyon sorunun devam etmesi durumunda 8 milyon vatandaşın yeni hastalık dalgası ve ciddi salgınlarla karşı karşıya kalacağını doğruladı. İsmini vermek istemeyen doktor, Şarku’l Avsat’a lağım suyunun bakteri, virüs, parazit ve çeşitli mikroorganizma türlerini içerdiği için 15 tehlikeli ve ölümcül hastalığa neden olduğunu söyledi. Atık suyun kolera, sıtma, enfeksiyon ve deri döküntüsü gibi birçok hastalığa ve salgına neden olduğuna dikkat çeken doktor, kirli suyun koleranın bulaşmasındaki katkı oranının yüzde 90 olduğunu vurguladı. Yemenli doktor, bugün Sana’da bir dizi uluslararası kuruluş tarafından sağlanan tüm önlemlerin ve güvenlik yöntemlerinin soruna çözüm bulma konusunda başarısız olduğunu aktardı. Ana sorunun taşan kanalizasyon suları olduğunu kaydetti. Uluslararası örgütler, yakın zamanda Yemende çok sayıda kişinin kolera nedeniyle öldüğünden şüphelendikleri bilgisini verdi. BM’ye göre 2018 yılında şüpheli kolera vakalarının sayısı 295 bine ulaştı. Henüz 5 yaşına ulaşmamış 400 çocuk koleradan öldü. Dünya Sağlığı Örgütü bu ayın başlarında Yemendeki kolera ölümlerinin sayısının yılın başından 28 Marta kadar 291’e çıktığını duyurdu. Aynı dönemde toplam şüpheli kolera vakalarının 148 bin olduğu bildirilen raporda istatistiklere göre Yemen’de hastalığın en fazla görüldüğü yerin başkent Sana ve kırsalı olduğu kaydedildi.