​Sudan muhalefeti bölünüyor mu?

  • 5/6/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Sadık el-Mehdi liderliğindeki Nida Sudan İttifakı, bileşenleri tarafından yapılan ve faklı bakış açılarını yansıtan açıklamalar ile birlikte karşılıklı suçlamaların ardından, grup içinde birtakım çatlakların oluşması tehlikesiyle karşı karşıya. Her ne kadar Nida Sudan Hareketi’nin koalisyondan çıkmak istediğine dair birtakım sızıntılar olsa da, grubun ‘Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri üyeliğinin dondurulduğuna dair söylentiler’ daha önce hareket tarafından reddedilmişti. Independent Arabiadan Hüssam Bedeviye konuşan Özgürlük ve Değişim Güçleri liderlerinden Ömer ed-Dakir, Nida Sudan Hareketi’nin koalisyonun kurucularından olduğu dile getirerek, hareketin koalisyondan ayrılışına dair çıkan haberlerin aslı astarı olmadığı söyledi. Aralık ayından bu yana ortaklarıyla birlikte devrimin taleplerinin yerine getirilmesi için çalıştıklarını kaydeden ed-Dakir, amaçlarının Sudan halkının barış, özgürlük ve adalet hedeflerini gerçekleştirmek olduğunu vurguladı. Aralık 2014te Addis Ababada kurulan Nida Sudan, Sadık el-Mehdi liderliğindeki Milli Ümmet Partisi, Sudan Kongre Partisi, Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey örgütü (SPLM-N), Minni Arcua Minavi’nin başkanlık ettiği Sudan Kurtuluş Hareketi ve Cibril İbrahim başkanlığındaki Adalet ve Eşitlik Hareketi başta olmak üzere siyasi, sivil ve silahlı kuvvetlerden oluşuyor.Hareket içerisindeki anlaşmazlıklar Nida Sudan İttifakı arasındaki anlaşmazlıklar, Sudan Devrim Cephesi’nin Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri içerisindeki ortaklarının ‘Ömer el-Beşir’in devrilmesinin ardından iktidara el koyan Askeri Geçiş Konseyi ile görüşmelerini eleştirmesi’ ile başladı. Sudan Devrim Cephesi, bu tür müzakerelerin başlamasından önce muhalif güçlerin kendi aralarında anlaşması gerektiğini düşünüyordu. Muhalif güçler, Askeri Geçiş Konseyi Başkanı Abdülfettah el-Burhan ile toplantı yaptılar. Fakat ülkedeki silahlı gruplar hızlı bir şekilde kendilerinin ilgili heyette temsil edilmediklerini dile getirdikleri bir bildiri yayınladılar. Sudan Devrim Cephesi tarafından yapılan açıklamada, Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri tarafından yayınlanan bildirinin ‘Sudan Devrim Cephesi’ni ve silahlı mücadele güçlerini temsil etmediği’ kaydedildi. Açıklamada, değişim sürecinin daha kapsamlı olması için devrimci cephe taraflarınca temsil edilen silahlı mücadele güçleriyle başka bir toplantının yapılması gerektiği belirtildi.Açık çatlak Gazeteci ve siyasi analist Abbas Muhammed İbrahim, Nida Sudan İttifakı’nın bileşenleri arasındaki çekişmelerin çoktan başladığını söyledi. Yakın zamanda gruptan ayrılık ilanlarını beklediğini belirten İbrahim, söz konusu çekişmeleri tetikleyen faktörlerin grubun kurulduğu günden bu yana mevcut olduğunu kaydetti. İbrahim, Nida Sudan Hareketi’nin bileşenleri arasındaki çekişmelerin ve anlaşmazlıkların, partinin kendi içyapısının oluşumunu yıllarca geciktirdiğine dikkat çekerek, “Bu sorunlar partinin etkinliğinin ve çalışmalarının gecikmesinde büyük bir rol oynadı. Beşir rejiminin yıkılmasından sonra grubun siyasi çizgisine ilişkin birtakım anlaşmazlıklar yaşandı. Nitekim grup, herhangi bir dış teminatı olmayan askeri ve sivil bileşenlerden oluşuyor. Bu durum ona, diğer devrimci güçlerin sivil cepheleriyle ilişki kurma konusunda güven veriyor” açıklamasında bulundu. Ayrıca İbrahim, bu durumun, Nida Sudan İttifakı bünyesinde bulunan Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey Örgütü (SPLM-N) ve Sudan Kurtuluş Hareketi’ni dost ülkelerle gerçekleştirilen dış toplantılara katılmaya sevk ettiğini dile getirdi. Ancak İbrahim, “Şu anda var olan siyasi ittifaklar, devrimin gerçekleştirilmesine yönelik kurulan ittifaklardır, devleti inşa etmek için kurulan ittifaklar değil” diyerek, çatlaklara ilişkin duyulan endişeleri bir nebze azalttı. Siyasi analist Muhammed el-Faki Süleyman, “Nida Sudan İttifakı, halihazırdaki açıklamalarında birtakım çekişmelere sahne oluyor. Söz konusu çekişmeler, çatlak aşamasına kadar yükselmeyebilir. Görüşlerdeki farklılık bileşenlerinin çeşitliliğinden kaynaklanıyor. Nitekim sivilleri ve askeri isyancıları bir araya getiren tek siyasi ittifak budur. Bu mevcudiyet bazı tutumlarda kafa karışıklığına neden olmuş olsa da, kendi içinde önemlidir” açıklamasında bulundu. Süleyman, Nida Sudan İttifakı, Ulusal Uzlaşı Güçleri, Muhalif Birlik Koalisyonu ve Sudan Meslek Grupları Birliği (SPA) lmak üzere dört ana bloktan oluşan Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri’ne ‘grup içerisindeki uyuma katkı sağlamaları’ çağrısında bulundu. Bu uyumun Askeri Geçiş Konseyi ile gerçekleştirilen müzakerelerde koordineli bir tutum temin edilmesini sağlayacağını belirten Süleyman, böylece iktidarın sivillere devredilmesi ve muhalefetin bir sonraki geçiş döneminin doğası hakkındaki vizyonunun birleştirilmesi hususunda tek saf olunacağını kaydetti. Siyasi analist, açıklamasının devamında, gerek askeri konseydeki gerekse de muhalefetteki askerlerin ve sivillerin ortak çıkarlara sahip olduklarını ve her iki grubun da eski rejim tarafından zarar gördüğünü söyledi.İyi niyet Sudan Halk Kurtuluş Hareketi daha önce başkent Hartuma bir ‘iyi niyet heyeti’ göndermeye karar vermişti. Hareket, Haziran 2011den bu yana Güney Kordofan ve Mavi Nil eyaletlerinde hükümet güçleriyle mücadele ediyor. Hareket tarafından yapılan açıklamada, gönderilecek heyetin hedefinin ‘devrimin gündemini desteklemek, savaş sorunlarını geçiş sürecinde öncelik haline getirmek ve özgürlük ve değişim güçleri ve askeri konseyle diyalogu sürdürmek’ olduğu kaydedilmişti. Ayrıca açıklamada, barışın olmadığı demokratik bir çözüm veya demokrasinin olmadığı bir barış gibi daha önceki deneyimlerin tekrar edilmemesi, herhangi bir şekilde ayrım gözetilmeksizin yaşam ve vatandaşlık hakkı başta olmak üzere medeni ve doğal hakların birbirinden ayrılmaması çağrısında bulunuldu. Bütünüyle ‘güç devletinin ortadan kaldırılması, özgürlüklerin yayılması ve vatandaşlar arasında ayrımcılığın yapılmadığı yeni bir sistemin inşası’ için çabaladıklarını dile getiren hareket, ‘demokrasi, hesap verebilirlik ve iktidarın barışçıl bir şekilde dolaşımı’ gibi ilkelere bağlı olduklarını belirterek, İslami hareketin siyasi yaşamda var olma hakkını desteklediklerini vurguladılar.

مشاركة :