İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, muhafazakar ve reformist hareketin temsilcileri ile bir araya gelerek taraflar arasında birlik çağrısında bulundu. Ruhani, ABD baskısı sebebi ile ülkesinin kritik bir durumda olduğunu belirterek, ülkesine yönelik artan baskıya açık bir tepki verdi. IRNA haber ajansına göre, bugün karşı karşıya kaldıkları şartların 1980-1988 yıllarındaki İran-Irak savaşından daha iyi ya da daha kötü olmadığını belirten Ruhani, "Savaş zamanında ithalat, ihracat, petrol satışı ve bankacılık konularında sorunumuz yoktu. Yaptırımlar sadece silah alımıyla ilgiliydi" şeklinde konuştu. Ruhani, ABD’nin petrol ve çelik satışlarına uyguladığı ambargo sebebi ile hükümetin banka transferleri için ekstra para ödediğini belirtti. Ruhani açıklamalarında, "Hükümete bir soru sorulduğunda ya da bir talepte bulunulduğunda konunun diğer tarafı da değerlendirilmelidir. Soru sorulan konularla ilgili hükümetin ne kadar yetkiye sahip olduğuna bakılmalıdır. Mesela eğer dış siyaset, kültür ya da internet ile ilgili hükümete bir soru yöneltilecek veya bir talepte bulunulacaksa hükümetin bu alanlarda ne kadar inisiyatif sahibi olduğunu da görmemiz gerekiyor. Cumhurbaşkanının gücü ve yetkisi oranında hükümetten talepte bulunulmalıdır" dedi. İran Cumhurbaşkanı, ABD Başkanı Donald Trump’ın geçtiğimiz yıl nükleer anlaşmadan çekilerek uyguladığı yaptırımlar neticesinden ülkesini zor şartlar altında olduğunu belirterek, İran’ın bölgesel tehdit ve balistik füzelerin gelişimini azaltacak kapsamlı bir anlaşma çağrısında bulunduğunu söyledi. Ruhani, Trump’ın İran’da ABD menfaatlerini destekleyen İsviçre büyükelçiliği aracılığı ile müzakere etme telefon numarası paylaşma konusunda doğrudan bir açıklama yapmadı.Ruhani: Birlik olursak zor koşulları aşarız Reformist ve muhafazakar bir grup ile görüşme gerçekleştiren Ruhani birlik çağrısı yaparak, "Düşmanların İrana yönelik siyasi ve ekonomik baskıları, devrim tarihinde benzeri görülmemiş tam bir savaştır.Ancak ümitsiz değilim ve gelecek için büyük bir umuda sahibim ve bu zor koşulları birlik olursak aşabileceğimize inanıyorum” şeklinde devam etti. Cumhurbaşkanı, İran din lideri tarafından seçilen milletvekillerini denetleyen İran Parlamentosu’na atıfta bulunarak, meclisin son seçimde çok sayıda reformist aday gösterme isteklerini reddetti. Trump, İran liderlerini nükleer programlardan vazgeçme görüşmeleri çağrısı yaparak, askeri bir çatışmayı önlemeyeceğini belirtti. İran’a artan ekonomik ve askeri baskı döneminde teklif sunan Trump, bu ay İran’ın tüm ihracatını durdurarak, Körfez’deki ABD deniz ve hava kuvvetlerinin varlığını attırdı. Muhafazakarlar, Trump’ın 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından Ruhani’yi eleştirirken, geçtiğimiz yıl İran’a yaptırımlar uygulandı. Öte yandan İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif dün mecliste, Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu yaptırımları aşmayı amaçlayan Almanya, Fransa ve İngiltere tarafından başlatılan mali mekanizma hakkında Tahran ve Avrupa ülkeleri arasında yaptırımlar ve istişareler hakkında görüşmelere cevap verdi. İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Sözcüsü Ali Necefi Hoşrudi, Zarif’in ABD’nin İran’a uyguladığı petrol yaptırımları sıkılaştırmaya yönelik tedbirler konusunda nükleer anlaşma tarafları ile gerçekleştirdiği görüşmelerin sonuçları hakkındaki sorulara cevap verdiğini söyledi.Öncelik, ABD ile olan gerginlik Hoşrudi, Zarif’in cevapları bazı milletvekillerini sakinleştirmediğini belirterek, yakın bir zamanda yapılacak oturuma değindi. İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Haşmetullah Felahetpişe, İran ve ABD gerginliğinin yapılan ortak toplantılarının en önemli önceliği olduğunu söyledi. Felahetpişe, İranlı yetkililerin ABD Başkanı ile temasa geçme ihtimali yorumlayarak, Trump’ın psikolojik atmosferle çevrili olduğunu izah etti. İranlıların ABD ile müzakere edebilmesi için koşulları olduğunu belirten Felahetpişe, ülkesinin müzakereleri kabul edebilmesi için bazı durumların geri çekilmesine atıfta bulundu. İran Meclis Başkan Yardımcısı Ali Mutahhari, müzakereler için uygun vakit olmadığını söyleyerek, müzakereler için anlaşmaya varılması gerektiğini düşünüyor. Mutahhari, yalnızlığa direnmeleri gerektiğini bir süre sonra ABD’nin tutumunu değiştirmek zorunda kalacağını ifade etti.
مشاركة :