Libya’nın başkenti Trablus’ta devam eden çatışmaların ön saflarında savaşan küçük savaşçıların “selfi” fotoğrafları, karşılıklı bombardımanların boyutunu da gözler önüne seriyor. Aynı şekilde Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) destekçilerinin sosyal paylaşım siteleri aracılığıyla yayınladığı video görüntüleri, cephelerde büyük askeri araçlar kullanan ve 14,5’lik bir silahtan ateş eden çocukları gösterdi. Mareşal Halife Hafter önderliğindeki Libya Ulusal Ordusu’nun (LUO) UMH Başkanlık Konseyi Başkanı Fayiz el-Serrac yanlısı güçlere karşı Trablus’u kurtarma operasyonu başlatmasından bu yana taraflar, uluslararası tüzük ve yasalara aykırı olarak savaşlara katılan çocuklara ilişkin karşılıklı suçlamalarda bulunuyor. Bu çerçevede UMH’ye bağlı birliklerin sözcüsü Muhammed Kanunu, LUO’ya bağlı 16 yaş altındaki unsurların ele geçirildiğini söylerken, bazılarının ise serbest bırakıldığını açıkladı. Ancak çocukların savaşlara alındığı iddialarını reddeden ordu, “Askeri kuruluşlarda görevlendirmenin bazı yasal prosedürleri ve yaş sınırlandırması var” dedi.Gençlerin cephelere itildi Öte yandan LUO kuvvetleri ile en sert çatışmalara tanık olarak Misrata milisleri, 2016 yılı sonunda DEAŞ örgütünün ellerinden kurtarılmadan önce (Trablus’un 450 km doğusundaki) Sirte savaşında eğitilmiş küçük çocuklara güveniyordu. Misrata sakinleri, oğullarının başkenti savunmak için orduya karşı savaşmalarından övünüyordu. Bu bağlamda Misrata’dan sivil bir aktivist Şarku’lAvsat’a, “Şehirdeki her yaştan gençlerin çoğunluğu, operasyonların başlamasından bu yana cephelere itildi. Savaş mezhepsel olması ve doğu halkının başkenti batı bölgesi sakinlerinden temizlemeyi hedeflemesi dolayısıyla terfi edenler var. Bu, savaşta yaşanan en tehlikeli durum” dedi. Güvenlik nedeniyle isminin belirtilmesini istemeyen aktivist, her iki tarafın da savaşta gençleri kullanıldığını vurguladı. Bu yöntemin, yıllardır Trablus’taki silahlı milisler tarafından çokça kullanıldığını söyleyen aktivist, Mustafa Ayyad da dahil Misrata’da geçen hafta Trablus’un güneyindeki silahlı milislerin yanında savaşan 3 çocuğun öldüğünü açıkladı. Misrata, 17 Şubat 2011 tarihindeki ayaklanmanın ateşlenmesinde ve devrik lider Muammer Kaddafi rejiminin düşmesinde en büyük paya, aynı şekilde 8 yıl önce devletin çöküşünün ardından büyük bir silah ve mühimmat stoğuna da sahip.UNICEF, 400 bin çocuk için devrede Libya’daki çocukların geleceğini tehdit eden söz konusu durum karşısında Birleşmiş Milletler (BM) Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Libyalı çocukları koruma çağrısında bulundu. UNICEF, geçen cuma günü yayınladığı bir bildiride, Trablus ve diğer şehirlerde yaklaşık 400 bin çocuğu ve ailesini korumak için ülkedeki ortaklarıyla çalışmalar yürüttüğünü duyurdu. Geçen yıllarda başkent Trablus’taki çocuklar, silahlı milisler arasındaki çatışmalar nedeniyle tehdit altındaydı. Bu çerçevede UNICEF, başkentteki yarım milyon çocuğun doğrudan risk altında olduğu uyarısında bulunurken, Libya’daki 2,6 milyondan fazla çocuğun da yardıma muhtaç olduğuna dikkati çekti. UNICEF’in Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktörü Geert Cappelaere, o dönemlerde, çok sayıda çocuğun, çocuk haklarına yönelik ihlallerle karşı karşıya olduğunu söyledi. Cappelaere, çok sayıda çocuğun savaş cephelerine gönderilerek, tehlikeye maruz kaldığına dair bir rapor yayınladı.Yerinden edilenlerin sayısı 70 bine ulaştı 4 Nisan’da çatışmaların başlamasından bu yana Trablus’un farklı bölgelerinde yerinden edilenlerin sayısı 70 bine ulaştı. Bazı aileler, evlerinin yağmalanmasından şikayet ederken, hala çocukları için güvenli yer aramaya devam ediyor. Geçen haftanın ortalarında Almanya’nın Trablus Büyükelçisi Oliver Owcza, ülkesinin BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (UNHCR) faaliyetlerini desteklemek ve Libya’daki mültecilere ve yerlerinden edilmişlere devam eden çatışmalar karşısında etkili bir koruma sağlamak için 3 milyon Euro sağladığını açıkladı. Owcza, kişisel Twitter hesabı aracılığıyla yaptığı açıklamada, “Mülteciler ve yerinden edilmişler, devam eden çatışma karşısında en zayıf gruplar arasında yer alıyor” dedi. Öte yandan UMH tarafından kurulan Yerinden Edilenler İçin Bakanlık Komitesi, başkentin çeşitli bölgelerindeki çatışma alanlarında yerlerinden edilenlere ilişkin verilerin gelecek hafta toplanmaya başlanacağını açıkladı. Komite başkanlığındaki İletişim ve Medya Dairesi, Facebook üzerinden yaptığı açıklamada, Yerinden Edilenler İçin Bakanlık Komitesi’nin bir toplantı düzenleyerek Uluslararası Göç Örgütü’nün (IOM) desteği ve işbirliği dahilinde bir veri tabanı ve ilgili sektörlerle bağlantıları kolaylaştıracak mekanizmanın geliştirilmesini ele aldığını belirtti.
مشاركة :