ABD Savunma Bakanlığı İstihbarat Dairesi Başkanı Robert Ashley, Rusya’nın nükleer deneme anlaşmasını ihlal etmiş olabileceğini açıkladı. Bu durum, iki nükleer gücün kitle imha silahlarını sınırlandırmak için pazarlık yaptığı bir dönemde yeni bir anlaşmazlığa kapı açtı. Hudson Enstitüsü’nden düzenlenen silahların denetimi konulu bir forumda konuşan, Ashley, Rusya’nın nükleer tesisini modernize etmesi nedeniyle duyduğu endişeyi dile getirdiği açıklamasında şunları söyledi: “ABD, Rusya’nın nükleer denemeler konusundaki ihlallere uymadığına inanıyor. Nükleer silah geliştirme konusundaki tecrübelerimize dayanarak şunu söyleyebiliriz ki Rusya’nın deneme faaliyetleri Moskovanın nükleer silahların yeteneklerini geliştirmesine yardımcı olacak.” Ashley açıklamasında ayrıca ABD’nin bu yasağa kararlı bir şekilde uyduğuna dikkat çekti. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 1996 yılında imzalanan Kapsamlı Nükleer Deneme Yasağı Anlaşması, ister askeri isterse sivil olsun uluslararası alanda tüm nükleer denemeleri engelliyor. ABD, daha önce Rusya’nın Moskova ve Washington tarafından imzalanan anlaşmaya uyduğunu ve bağlı olduğunu doğrulamıştı. Ancak Senato, 1999 yılında Cumhuriyetçi kanadın muhalefet etmesi nedeniyle anlaşmayı onaylamayı reddetmişti. Cumhuriyetçiler, özellikle de ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, uygulanamayacağı ve ABD egemenliğini ihlal ettiğini öne sürerek ‘Kapsamlı Nükleer Deneme Yasağı Anlaşması’na karşı çıkıyor. İki ülke, 2021de sona eren ve Soğuk Savaş süresince mevcut olan nükleer savaş başlıklarına yönelik düzenlemeler getiren START anlaşmasını uzatmak için ön müzakerelere başladı. Trump yönetimi Çin’i de anlaşmaya dahil etmek istiyor. Ancak Pekin, bu fikre kesin bir şekilde karşı çıkıyor. ABD’nin suçlamalarına karşılık Rus devlet televizyonu, Rusya’nın Washington Büyükelçisi Anatoly Antonov’un “ABD, Moskova’nın yasaklanmış nükleer testler yaptığını iddia ediyor. Bu nükleer silah kısıtlamasını baltalamak için hesaplanmış bir girişim” açıklamasını aktardı. Antonov’un ayrıca ABD iddialarını yalnızca Rusya’ya değil, aynı zamanda genel silah kontrol sistemine ve bir bütün olarak stratejik istikrarın yapısına yönelik iyi planlanmış bir saldırı olarak gördüğünü vurguladığı kaydedildi.
مشاركة :