​Savaş ve ambargo seçenekleri arasında

  • 6/23/2019
  • 00:00
  • 3
  • 0
  • 0
news-picture

Politikalarını değiştirmesi için İran rejimine baskı yapılmasını şiddetle destekleyenlerden biriyim. Başarısız olunması halinde barışçıl bir şekilde rejim değişikliğini desteklemekten yanayım. Rejimin barışçıl bir şekilde değişmesinin hepimiz için daha iyi ve daha uygun olduğunu söylemeye gerek yok. Barış ya da savaş yoluyla İran’dan beklediğimiz ideal sonuç şudur: Askeri projelerinden, nükleer ve füze gücü inşa etmekten vazgeçmesi ve bölgede kaos ve savaş çıkartmaktan tamamen sakınmasıdır. Tahran’ın bunu kendiliğinden yapmayacağını ve Tahran’ı buna mecbur etmekten başka bir yol olmadığını biliyoruz. İran’ın ekonomik bakımdan kuşatılması en etkili silahtır. Askeri çatışma ise son seçenek olarak kalsın. Askeri çatışmaya nefsi müdafaa durumunda başvuralım. Bunun için tüm politikacılar, şu cümleyi tekrar ediyor ve vurguluyor: Savaş istemiyoruz. Sürekli sorulan bir soru var: Hamaney hükümeti iflas edip teslim olana kadar 2 ya da 5 yıl daha beklemek yerine İran rejimini uysallaştıracak en hızlı çözüm savaş olduğu halde neden savaş istemiyoruz? Açıkçası üstün olmamıza rağmen savaşın sonucu garanti değildir. Biz, 1-2 milyon vatandaşının ölmesini umursamayan, imha etmekten endişe duyacak hiçbir şey inşa etmeyen, savaşın 90 milyon İranlının vatanseverlik duygusunu uyandıracağına inanan ve savaş yoluyla Irak ve Körfez’de daha fazla kaos yayacak bir rejimle karşı karşıyayız. Savaşı son seçenek kılan pek çok veri mevcut. Akıllı hiç kimse savaşa girmek istemiyor. Buna rağmen tehlikeleri küçümseyen, çıkarları abartan ya da karmaşık durumu basite alan birçok fanatik görüş işiteceğiz. Hepsi de ismi “İran rejimi” olan 40 yıllık kronik soruna hızlı bir çözüm istiyor. ABD ve Batı’dan kendi yerlerine savaşmalarını isteyenler, bu devletlerin kendi hesapları olduğunu ihmal ediyor. Birçoklarının; ABD, Rusya ve Avrupa’nın politikalarının ticari dürtülere sahip olduğunu söylediği gibi büyük güçler, kiralık değildir. Savaşta tek bir dürtü vardır: Stratejik çıkarlar. İran rejimine yönelik ekonomik ambargonun devam etmesi halinde –ki gördüğümüz gibi bugün ekonomik ambargo uygulanıyor- biz, Dini Lider Ali Hamaney’in zehri yudumlamak ve barış şartlarını kabul etmek zorunda kalacağı ana ulaşacağız. Barış şartları, İran rejimi için en etkili ve en acı verici silahtır. İranlıların, petrol tankerlerine mayın ve drone saldırısında bulunarak kışkırtmalarına rağmen barış şartları, Körfez ülkeleri ve ABD için daha az tehlikelidir. Fakat Tahran, ambargoya çatışarak karşı koymaya karar verdiği zaman bu durumda Körfez ülkeleri ve müttefikleri, ne pahasına olursa olsun kendini ve çıkarlarını savunma hakkına sahip olacaktır. Körfez’in batı yakasındaki herkes, sadece kendini ve dünyayı savunmak için savaşa girmek istiyor. Savaşın çıkması halinde İran rejimi, potansiyel gelecek savaşta yenilen taraf olacak. Çünkü İran rejimi, güç dengesinde zayıf taraftır. Fakat savaş, beşeri ve maddi kayıplardan sakınmak için mevcut çatışmada kullanılacak son seçenek olarak kalmaya devam ediyor. Barışa bir fırsat verelim.

مشاركة :