Meşru Yemen Hükümeti ve Birleşmiş Milletler (BM), darbeci Husilerin kontrolündeki bölgelerde yürütülen insani yardım programlarının olası bir sekteye uğramasından endişe duyduklarını açıkladı. Nedeninin ise milislerinin sabotajlarını devam ettirmesi, yardımları çalması ve uluslararası kuruluşların çalışmalarını kısıtlamasından kaynaklandığını ifade ettiler. Söz konusu ifadeler, Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik ve BM Yemen İnsani Yardım Koordinatörü Lise Grande’nin, dün, Yemen’in geçici başkenti Aden’de bir araya gelerek gerçekleştirdiği resmi açıklama kapsamında geldi. Resmi kaynaklar görüşmede Yemen’in meşru hükümeti ile BM arasında, insani yardım alanındaki mevcut koordinasyonun ve Husi milislerinin kontrolündeki bölgelerde BM yardım operasyonlarının karşılaştığı zorlukların ele alındığı aktardı. Bunların yanı sıra Dünya Gıda Programı’nın (WFP) darbeciler tarafından yağmalanan ve asıl sahiplerine ulaşamayan Sana’daki yardım dağıtım çalışmalarını askıya almasının da görüşme kapsamında tartışıldığı kaydedildi. SABA haber ajansı Lise Grande’nin şu ifadeleri aktardı: "Söz konusu zorluk ve engellerin devam etmesi ve bunlara çözüm bulunamaması durumunda, darbecilerin kontrolündeki bölgelerde BM’nin bazı insani yardım programları durabilir. Ancak savaş nedeniyle zorlu koşullar altında yaşayan halkın bu durumdan kurtulabilmesi için BM, Yemen’e her türlü desteği sağlamaya devam edecek." Yemen Başbakanı Abdulmelik yapmış olduğu açıklamada BM’nin, Yemen’deki insani yardım çalışmalarında karşılaşılan zorlukları ve Husilerin açıkça bu noktada engel oluşturduğuna dair gerçekleri açıklaması gerektiğini belirtti.  WFP’nin atmış olduğu adımlara ve programın, yardım çalışmalarını engelleyen ve sekteye uğratan ismi açık ve net bir şekilde duyurmasına övgüde bulunan Abdulmelik ayrıca, Husi milislerinin baskısı sonucu benzer gıda ve ilaç yardım programlarının sona ermesi konusundaki endişesini de dile getirdi. Dünya Gıda Programı, Husileri yardımların ulaşımını garanti altına alacak sistemin iyileştirilmesi için işbirliği yapmamakla suçlarken, ayrıca milisleri insani yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını engellemekten ve çok miktarda yardımı çalmaktan da sorumlu tuttu. Program Sanadaki çalışmalarını askıya alarak milislerin parmak izi tarama sistemine ve ihtiyaç sahiplerine ait veri tabanının oluşturulmasına onay vermesini umuyor. Öte taraftan Husiler, WFP’nin planını reddederek programı Yemen’deki meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu’na casusluk ve muhbirlik yapmakla suçladı. Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik bu kapsamda "Hükümetimiz, darbecilerin kontrolü altındaki bölgelerde yaşayanlar da dahil olmak üzere tüm vatandaşlara şantaj aracı ve rehine olmadan insani yardımları ulaştırma noktasında çaba harcıyor" ifadelerini kullandı. Abdulmelik, BM Yemen Koordinatörü Liz Grande’ye yönelik sözlerini şöyle sürdürdü: "Yemen meşru hükümeti, vatandaşlarına karşı temel vatani sorumluluklarından biri olan devlet çalışanlarının maaşlarını ödemeye devam ediyor. Husi milislerinin Stockholm Sözleşmesinin hükümlerine aykırı bir şekilde savaşı finanse etmek için Hudeyde’deki mali gelirlerin çoğunu gasp etmeye devam etmesine rağmen kentte çalışan tüm memurların maaşlarını da ödeyeceğiz." Yemen meşru Başbakanı, hükümetin BM’ye ve uluslararası topluma Husi milislerine ait petrol sızıntısı yaşayan Safir tankeriyle ilgili konuya çözüm getirme çağrısını yenileyerek ‘’ Olası petrol sızıntısı, Kızıldeniz’de Yemen ve tüm bölgeyi etkileyebilecek büyüklükte bir çevre felaketine neden olabilir" uyarısında bulundu. Ayrıca hükümetinin uzun süredir söz konusu duruma etkili bir çözüm bulabilmesi için BM’ye sağladığı kolaylıklara dikkat çeken Abdulmelik, sunulan olanakların sonuç vermediğini de belirtti. Hudeydenin kuzeyindeki Ras İsa Limanına demirlenen Safir tankerinin deposundaki yaklaşık 1 milyon varil petrol, limanın kontrolünün milislerin elinde olması nedeniyle meşru hükümet tarafından ihraç edilemiyor. Milisler tankerdeki petrolü satarak savaş için finansal kazanç elde etmek istese de Husi liderleri birçok defa tankı silah olarak kullanarak Kızıldeniz’de çevre felaketi yaratabileceklerine işaret etti. Meşru hükümet, bir BM ekibinin muayene etmek ve bakımını yapmak üzere petrol tankerine girişine izin verirken Husiler, ekibin tankere ulaşmasını engel oldu.