Libya Ulusal Ordusu (LUO), ordu komutanları tarafından ‘ayrım çizgisi’ olarak nitelendirilen bir savaşa hazırlanırken, LUO Komutanı Halife Hafter, savaş sırasında “vatandaşların selameti ve özel mülkleri ile birlikte kamu kurum ve kuruluşlarının zarar görmemesi” gibi bir dizi ilkeye bağlı kalınacağını vurguladı. Ordunun enformasyon birimi tarafından yapılan açıklamada, ‘ikinci dalga’ içerisindeki askeri tugayların savaş operasyonlarına katılmak üzere hareketi geçtiği bildirildi. Söz konusu ikinci dalga içerisinde operasyonun başlamasından bu yana ilk kez katılan askeri birliklerin de bulunduğunun kaydedildiği açıklamada, bu birliklerin daha önce Bingazi ve Derna’nın kurtuluş operasyonlarında bulundukları ve terörist gruplarla başa çıkma konusunda önemli deneyime sahip oldukları belirtildi. Yayınlanan videoda, nereden hareket ettikleri belli olmayan ve çöl yollarında hareket eden düzinelerce silahlı araca ve askere tanık olundu. Geçen hafta UMH güçlerinin Giryan’ı ele geçirmesinin ardından başkent Trablusun güneyindeki savaş cephelerinde aralıklı çatışmalar yaşandı.Yeni savaş LUO’ya bağlı Hava Kuvvetleri Komutanı General Muhammed Menfur’un 30 Haziran 2019 Pazar günü başlattığı ‘ihanetin sonu’ adlı harekat ile birlikte, ordu genel komutanlığının ‘ikinci dalga’ operasyonu kapsamında yeni takviyeler sevk ettiği görünüyor. LUO Genel Komutanlığı Sözcüsü tarafından yapılan açıklamada, hükümet yanlısı silahlı bir grubun bölgeye baskın düzenlemesinin ardından Geryan çevresinde şafak vakti hava kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen 6 Temmuz tarihli saldırıların yanı sıra, gerek Trablus’un gerekse de şehrin çevresindeki 30dan fazla bölgenin saldırıların hedefi olduğunu teyit etti. Ancak Libyalı bir siyaset bilimci olan Hüseyin Miftah pek iyimser değil. UMH’nin Türkiye’den destek istemesine ve UMH Başkanı Fayiz es-Serrac’ın Türkiyeyi ziyaret ederek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüşmesine dikkati çeken Miftah, savaşın şekli ve doğası hakkındaki ordu genel komutanlığı tahminlerinin, savaşın ‘ayrım çizgisi’ olarak nitelendirilmesi gibi bir iyimserlikten uzak olduğunu ifade etti. Independent Arabia’dan Muhammed el-Arabi’nin haberine göre UMH güçleri tarafından Giryan’ın kontrolünün askerlerin moralini etkilediği değerlendirmesinde bulunan Miftah, fakat Hafter’in “kuvvetlerinin Giryan’dan çekilmesini” bir kayıp olarak değil, savaşın bir parçası olarak değerlendirdiğini belirtiyor.Giryan’dan çekilme Hafter, 5 Temmuz Cuma günü Bloomberg haber ajansına verdiği röportajda, “Giryan’dan çekilme tüm süreci etkilemiyor. Çünkü bu, liderlik tarafından yapılan askeri planın bir parçasıdır. Ordu güçleri savaşa devam ediyor. Başkente doğru ilerlerken önceliğimiz, her şeyden önce vatandaşların güvenliğinin, özel mülklerinin ve kamu mallarının korunmasıdır. Bu bizim en önemli önceliklerimizden biridir” ifadelerini kullandı. Ancak Miftah, hükümet milislerinin “manevra yapma” kabiliyetlerine ve Libya’nın batısındaki kentlerin savaşın uzamasına sebep olacak bir insan rezervi olabileceğine dikkat çekerek, durumun sadece sahayla ve hızlı operasyonlarla ilgili olmadığını, ayrıca hükümetin uluslararası tutumları değiştirmek için zaman faktörünü dikkate aldığını söyledi. İngiltere gibi hükümetin müttefiki olan ülkelerin ordu kampanyasını engelleme yönündeki çabalarını sürdürdüğünü dile getiren Miftah, ordunun ilerlemesini durdurmak için şimdiye kadar Güvenlik Konseyine sunulan 4 proje olduğunu söyledi.Ordunun dayanma gücü Libyalı güvenlik uzmanı Naci Harişa, bazılarının inandığının aksine ordunun şansının öncekinden daha fazla olduğunu belirterek, kan kaybetmesine rağmen ordu kuvvetlerinin ülkenin güneyini ve doğusunu koruma yeteneğini dünyaya kanıtladığını söyledi. İkinci dalga kapsamındaki takviyelerin gönderilmesi hakkındaki konuşmanın önceki aşamanın seyri doğrultusunda devam ettiğini belirten Harişa, takviyelerin ulaştığının teyit edilmesiyle birlikte bunun ordunun konuşlandırılmasında bir değişiklik olduğu anlamına geleceğini belirtti. Ayrıca yeni cepheler açılmasının muhtemel olduğunu dile getirerek, bu cephelerin Trablusta olmayabileceğini söyledi.Orduya yarar sağlayan boşluklar Trablus ve batı bölgesinde ordunun yararına olabilecek bazı boşluklar bulunduğunu dile getiren Harişa, ordunun bir sonraki operasyonunun Sirte kentini de içerecek şekilde genişletilebileceğini beklediğini söyledi. Ayrıca Hafter’in “Başkente doğru ilerleyiş kapsamlı bir askeri operasyona dayanıyor, belirli bir mevkiye değil” ifadesine atıfta bulunarak, kabile kuvvetlerin önümüzdeki savaşın dengesini etkileyecek şekilde ordu için destek kuvvetleri oluşturabileceğini belirtti. Bingazi’de üç yıl süren bir savaş yürüten ordu komutanlığının, “teröristlerin, Libyanın batı bölgesinde konuşlanmak üzere ülkenin her yerinden kaçtıklarını” bildiğini dile getiren Harişa, bundan dolayı en başından beri Trablusun kontrolünün tek bir aşamada gerçekleşmeyeceğinin komutanlık tarafından bilindiğini söyledi. Harişa, nitekim bu milislerin hükümetin kararını önemli ölçüde etkilemeye devam eden Devlet Yüksek Konseyi gibi siyasi bir cephesi olduğunu kaydetti. Ordu politikacılarında müdahale ettiği karmaşık bir savaşa girdiğini belirten Harişa, uzlaşı hükümetini tanıyan bazı ülkelerin etkilenen tutumlarının orduya politik destek sunulmasının önünde bir engel teşkil ettiğini söyledi.
مشاركة :