Dünya İslam Birliği (Rabıta) tarafından her yıl hac mevsiminde düzenlenen Hac Konferansı’nda, İslam medeniyetinin kapsamlı ve bütünleşmiş bir medeniyet olduğunu gösterecek şekilde ayrım yapmaksızın insan varlığına, tarihine ve kültürüne saygı duyan iletişim ve kültürel diyalog köprüleri kurma tavsiyesinde bulunuldu. Konferans katılımcıları, Müslümanlara, insanlığın kültürel yenilemeye geri dönüp ahlaki bir üstünlüğe ulaşmak için ahlaki, toplumsal ve çevresel krizlerini çözmesi için ihtiyaç duyduğu medeniyete katkıda bulunarak insan uygarlığını etkileme çağrısında bulundu. Katılımcılar, ‘ılımlılık ve denge’ ile karakterize edilen İslami bir söylem geliştirmenin önemini vurgulayarak, medeniyet entegrasyonu çerçevesi ve saygı temelinde, başkalarıyla samimi ilişkiler kurma konusunda çaba göstererek sosyal medyanın kullanılmasını tavsiye etti. Dini ve kültürel kurum ile merkezlere, İslam medeniyetinin başarıları ve insan üzerindeki olumlu etkilerini duyurma çağrısında bulunan katılımcılar, üniversiteler ve eğitim kurumlarına da İslam medeniyetinin ortak hafızası olacak biçimde İslam medeniyetine dair bilimsel bir ansiklopedi yayınlanmasında koordinasyon ve işbirliği çağrısı yaptı. Konferans katılımcıları, Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a İslam ümmetine hizmet etme konusundaki çabalarından dolayı teşekkürlerini sundu. Konferans, Suudi Arabistan Müftüsü Şeyh Abdulaziz bin Abdullah Al Şeyh’in konuşması ile açıldı. Al Şeyh, İslam medeniyetinin insanı mutlu etmesi, haklarını garanti altına alması ve asil değerlerini İslam’ın hoşgörülü öğretileri ışığında beslemeye iten temellere dayanması gerektiğini dile getirdi. İslam medeniyetinin, ılımlılık yaklaşımıyla karakterize edilen yöntemiyle dengeli bir medeniyetin yanı sıra insanın manevi ve maddi yönünü uzlaştırmayı başardığına dikkat çeken Al Şeyh, Rabıta’nın Müslümanlara yönelik çabalarına da övgüde bulundu. Müftü’nün ardından söz alan Rabıta Genel Sekreteri Dr. Muhammed Abdulkerim el-İsa ise İslamda medeniyet anlamlarının inanç, hükümler, davranış ve başarıya vurgu yapmasının önemini ifade etti. Özgünlük ve modernitenin İslam medeniyetinin ayırt edici özellikleri olduğunu kaydeden El-İsa, İslam medeniyetinde muhafazakârlık karakterinin ahlaki değerler kazandığına da dikkat çekti. Mısır Evkaf Bakanı Dr. Muhammed Muhtar Cuma da, bilim kavramının, insanlara fayda sağlayan din veya dünyadaki her bilimi içerecek şekilde genişlediğini söyledi. “Eğer bilmiyorsanız zikir ehline sorun” (Nahl-43) ayeti kerimesini hatırlatan Bakan, Yüce Allah’ın sadece fıkıh, hadis ve tefsir ehlini belirtmemesi nedeniyle bunun İslami ilimlerle sınırlı olmadığını söyleyerek, insanlığa fayda sağlayan tüm ilimleri kapsayacağını savundu. “İnsanlara güzel söz söyleyin” (Bakara-83) ayetinde buyurulduğu üzere tüm insanlara iyi söz ve davranışın emredildiğine dikkat çeken Bakan, nefret, kavga ve savaş kültürünü barış ve diyalog kültürüyle değiştirmek için elden gelenin en iyisinin yapılması çağrısında da bulundu.