İran petrol tankerinin Cebelitarıktan bilinmezliğe yolculuğu

  • 8/20/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

İranlı petrol tankeri Grace 1 (Adrian Darya 1), nereye gideceği ile ilgili belirsizlikler arasında Cebelitarık sularından ayrılarak Akdenizin derinliklerine doğru ilerliyor. Tahran yönetimi, ABD’nin herhangi bir sebeple tankere el koyması halinde ‘ciddi sonuçlarla’ karşılaşacağı konusunda uyarıda bulunulan mesajı, İsviçre’nin Tahran Büyükelçiliği’ne gönderdi. İran Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İran yargı kararıyla Hürmüz Boğazındaki Devrim Muhafızları tarafından alıkonulan Stena Impero adlı İngiliz bandralı tankerin serbest bırakılacağı sözü verildi. Nereye gideceği bildirilmeyen İran petrol tankeri Adrian Darya 1, gece yarısı Cebelitarıkta alıkonulduğu limandan ayrıldı. Bu sebeple bayrağının değiştirilmesinden saatler sonra eski adı Grace 1 olan tankerin adı, Panama kayıtlarından silinerek, Adrian Darya olarak değiştirildi. Daha sonra Refinitiv şirketinden gelen gemi takip gemileri, tamamen yüklü olan ve yaklaşık 2 milyon varil petrol taşıyan tankerin olduğunu ilan etti. Reuters’in raporuna göre Yunanistan Kalamata doğru ilerleyen Sevkiyatın, on milyonlarca dolar olduğu tahmin ediliyor. Öte yandan AFP’ye göre gemilerin hareketlerini izleme konusunda yetkili olan Marine Traffic web sitesini belirterek, “Adrian Darya” tankerinin Pazar gecesi geminin son varış yeri ile ilgili belirsiz bir şekilde Yunanistanın Kalamata limanına yelken açtığını belirtti. Tanker Yunanistanın karasularına girdiği takdirde, Temmuz ayında göreve başlayan yeni Başbakan Kiryakos Miçotakis için ilk büyük dış politika sorunu olması muhtemel olarak görülüyor. Yunan Sahil Güvenlik sözcüsü, Sahil Güvenlikten Tankerin Kalamataya gittiği ve takip edildiği hakkında resmi bir bilgi olmadığını söyledi. Bloomberg haber ajansı, Kalamata limanının resmi başkanı “Gianola Nikolaos”: tankerin limana giremeyeceğini söylediğini ifade etti. Her ne kadar kendisine yöneldiğine dair bir işaret verilse de Limanın “8 metreden (26 fit) fazla taslaklı gemilerle ilgilenemeyeceğini ve Adrian Daria 1in yaklaşık 22 metre olduğunu belirtti. Bu ölçü geminin tamamen dolu olduğunda suyun altında kalan kısmıdır. Yunan yetkili, uzunluğu 120 metreyi geçen gemilerin de limana giremeyeceğini belirterek "Adrian Daria 1" uzunluğunun 330 metreden fazla olduğunu sözlerine ekledi. Haber kaynakları bu limanın, yelkenli tekneler ve yolcu gemileri alma konusunda son derece uzmanlaşmış olduğunu belirtti. İngiliz Kraliyet Deniz Kuvvetleri, AB yaptırımlarına aykırı olarak Suriye’ye petrol taşıma şüphesiyle 4 Temmuz’da Cebelitarık yakınlarındaki tankeri ele geçirdi. Bu durum, Tahran ve Batı arasında haftalarca süren gerginliğe yol açtı. Ayrıca, Körfezden geçen uluslararası petrol nakliyesi rotalarındaki gerilimleri de artırdı. İranın Devrim Muhafızları, 19 Temmuzda İngiliz bayraklı tanker Stena Imperoyu denizcilik kurallarını ihlal ettiği iddiasıyla Hürmüz Boğazında ele geçirdi. Bu, "Grace 1" tankerinin alıkonmasından iki hafta sonra ve İranlı lider Ali Hamaneyin konuşmasından birkaç saat sonra gerçekleşti. İki tanker, İranın nükleer programını dizginlemek için Washington’un geçen yıl uluslararası bir anlaşmadan çekilmesinden bu yana, daha geniş düşmanlıkları içeren büyük bir krizin ortasında baskı kartları haline geldi. Amerika Balistik füzeleri geliştirmesi ve bölgesel rolü sebebiyle Tahrana ekonomik yaptırımlar uyguladı. Tankeri serbest bırakma kararında, Cebelitarık hükümeti, İrandan, geminin "AB yaptırımlarına tabi" ülkelere seyahat etmeyeceğine dair yazılı güvence aldığını doğruladı. Ancak İran, tankerin serbest bırakılması karşılığında varış noktasında herhangi bir taahhüt vermeyi reddetti. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Abbas Musavi bir basın toplantısında Tahranın, İngiliz tanker Stena Imperonun denizcilik kurallarını ihlal ettiği iddiasıyla ilgili olarak mahkeme kararını beklediğini ve İşlemlerin mümkün olan en kısa sürede tamamlanması umduklarını ifade etti. Abbas Musavi, İran’ın Bandar Abbas limanında tuttuğu İngiliz bayraklı tanker Stina Impero’ya atıfta bulunarak, bu geminin iki ya da üç kere denizcilik kurallarını ihlal ettiğini söyleyerek “Bu iki tanker arasında kesinlikle bir bağlantı yok”, "Mahkeme araştırıyor ve mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırılacağını ve bir karar verileceğini umuyoruz" dedi. ISNA hükümet yanlısı haber ajansına göre,  İran yargı başkanı İbrahim Reisi, İranlı tankerin serbest bırakılmasının yeterli olmadığını, Uluslararası kurallara aykırı olarak hareket edenlere ders olması adına İngiliz hükümetinin yargı takibi yoluyla tazminat ödemesi gerektiğini belirtti. İngiltereye bağlı Cebelitarık hükümeti perşembe günü gözaltı kararını kaldırdı ancak Cuma günü Washington’daki bir federal mahkeme, ABD’deki terör örgütleri listesinde bulunan İran’ın Devrim Muhafızları ile bağlantısı olduğu gerekçesiyle tankeri ve taşıdığı petrolü ele geçirmesi emrini verdi. İsteğin, dün ilk vakitlerde Cebelitarık hükümeti tarafından reddedildiğini ve AB yasalarına uyduğunu söyledi. Washington tanker Grace 1i ele geçirmeye çalıştı, Yunan makamları durum hakkında herhangi bir yorum yapmadı. İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, ABD’nin, tankerin Cebelitarık’tan denize açtıktan sonra gözaltına alınma talebini yenileyip yenemeyeceğini sorarak: “Böyle bir hareket, hatta bunun hakkında konuşmak bile… Uluslararası sularda deniz taşımacılığının güvenliğini tehlikeye atar.” diye ifade etti. “İran, resmi kanallar aracılığıyla, özellikle de İsviçre Büyükelçiliği aracılığıyla ABD yetkililerine böyle bir hata yapmamaları için gerekli uyarıyı verdiğini, çünkü bunun ciddi sonuçları olacağını belirtti. İsviçre, Tahran’da Washington ile diplomatik bir bağı olmayarak ABD’nin çıkarlarını temsil ediyor. Musavi, Cebelitarık’ın tankeri serbest bırakma kararının Amerika’nın “tek taraflılığına” bir darbe olduğunu ve “Amerikalıların yasadışı tek taraflı yaptırımlarında başarılı olamadıklarını belirttiğini” söyledi. Musavi, "ABD’nin isteğinin" Cebelitarık yetkilileri tarafından "ret edildiğini" ABD’nin talebinin duyulamayacağının bir göstergesi olduğunu "söyledi. Bugünün dünyasında zorbalığa yer olmadığını, diğer ülkeleri de “tek taraflı ABD ambargolarına yasal olarak cevap vermeye” çağırdı. “Reddedin çünkü yasal bir temeli yoktur” diye sözlerine ekledi. Washington, İran petrol ihracatını sıfıra indirmek istiyor ve Amerikalı olmayan ve ABDli olmayan şirketler tarafından bile herhangi bir ihlal için ağır cezalar veren ABD finansal sisteminden dışlanma ve varlıkları dondurmayı da kapsayan ABD yaptırımlarını reddetti. Reuters, finans sektöründeki kaynakları, Avrupa Birliği düzenlemelerinin hala blokta yer alan şirketlere ve vatandaşlara İran ile ticaret yapmalarına izin verdiğini belirtti. ABD yaptırımlarından çekinmek demek, birçok bankanın özellikle gıda ve ilaç gibi izinli temel ihtiyaçlarda finansal işlemler yapmak istemeyeceği anlamına geliyor. Diğer yandan, İran parlamentosunun Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komitesi üyesi Haşmetullah Felahetpişe ISNA hükümet yanlısı haber ajansına, Tahran’ın geçen ay İngiliz bayraklı bir tankerin gözaltına alınmasını da içeren İngiltere ile ilişkilerde krizin olduğunu ve tankerin hedefine ulaşana kadar bu krizin bitmeyeceğini söyledi. İranlı milletvekili, "İran petrol tankeri hedefine ulaşana kadar İngilizlerin krizin sona ermesine yardım etmesi gerekiyor." “Bu İngiltere ile krizin bitmediği anlamına geliyor.” Dedi. İngiltere petrol tankeri krizine son verme konusunda birincil sorumluluğa sahip, Krizin İranın istediklerini alana kadar devam edeceğini belirtti. Haşmetullah Felahetpişe, Tahran’ın daha önce İngiltere ve ABD ile yaşanan olaylar bağlamında en son gelişmeler gözlemlediğini ve “İngilizlerin mevcut krizden çıkmak için başka bir krizi kışkırtmak istediği” sonucuna vardığını detay vermeden belirtti. Tanker krizi, üç Avrupa ülkesinin (Fransa, Almanya ve İngiltere) ABDnin yaptırımlarını saran mali bir mekanizmayı harekete geçirerek nükleer anlaşmayı canlı tutma çabaları ile çakışmasına sebep oldu. Ve Tahranla ticaretin devam etmesine izin veren İran hükümetinin mayıstan bu yana nükleer anlaşmada yer alan taraflara baskı yaparak anlaşmadan aşamalı olarak çekilmesi için bir plan başlattığını duyurdu. İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Finlandiya ziyareti sırasında “Bu sıkıntının sona ermesine sevindik ve bunun gerilimin düşmesine neden olacağını umuyoruz. Dedi. Ayrıca, ABD’nin gözaltı kararının yasal bir temeli olmadığını ve arkasında siyasi "krizi artırmak" olduğunu söyledi. İran’ın “petrolü nereye taşınacağını açıklayamayacağını” ve “ABD yaptırımları nedeniyle varış yeri hakkında çok şeffaf konuşamayacağını” belirtti. Zarif, Finlandiyadaki mevkidaşı Pekka Haavisto ve Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ile İsveç ve Norveçi kapsayan Avrupa turnesinin bir parçası olarak görüşmelerde bulundu. Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto, Avrupanın anlaşmayı kurtarmak için elinden geleni yaptığını Ancak İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, İran’ın Washington’la görüşmelere ilgi duymadığını ve herhangi bir arabuluculuk ile ABD nin 2015 yılında çekildiği nükleer anlaşmasına geri döndürmeye odaklanması gerektiğini söyledi. Bu ziyaret, Danimarka’da bir dizi eylemci ve siyasi muhaliflere suikast eylemi gerçekleştirmeye yönelik İran istihbaratının planlarını boşa çıkarmasının ardından İskandinav ülkeleri arasında kötüleşen ilişkilerden sonra Zarif tarafından yapılan ilk ziyaret olma özelliği taşımaktadır. İsveç, Norveçteki İran Büyükelçiliği ile yakından bağlantılı olduğunu ileri süren İran kökenli bir Norveç vatandaşını tutukladı. Finlandiya geçen aydan beri AB başkanlığı yapıyor. AB savunması ve dışişleri bakanları, İngilterenin aynı amaçla ABD liderliğindeki bir koalisyona katıldıktan sonra Körfez ve Hürmüz Boğazındaki güvenliği sağlama misyonunu tartışacaklar. ABD ve İran arasındaki gerginlikler ABD Başkanı Donald Trumpın Mayıs 2018’de nükleer anlaşmadan tek taraflı geri çekilmesinden ve İran’a yönelik "aşırı baskı" kampanyasının bir parçası olarak yaptırımları arttı. İran, anlaşmadaki bazı yükümlülüklerin uygulanmasını askıya alarak cevap verdi. Durum, son haftalarda gemilere yapılan saldırılar, İranın ABD uçağını düşürmesi ve petrol tankerlerinin ele geçirilmesiyle neredeyse kontrolden çıktı. Krizin zirvesinde Trump, ABD uçağının düşürülmesine cevaben Haziran ayında İrana yönelik son dakika hava saldırısını iptal etti.

مشاركة :