ABDnin İran Özel Temsilcisi Brian Hook, ‘Bir teröristi durdur ve bir hayat kurtar’ sloganı ve ‘maksimum baskı’ stratejisinin ileri bir aşaması kapsamında Beyaz Saray’ın, İran’ın yasadışı faaliyetlerini durdurmasına yardımcı olacak bilgiler karşılığında 15 milyon dolar ödül vereceğini açıkladı. İran Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) bağlı petrol sevkiyat ağlarına yönelik yeni yaptırımları duyuran Hook, düzenlenen basın toplantısında, Fransa’nın Tahranın nükleer anlaşmaya tam olarak uymasının önünü açabileceğini söylediği kredi önerisi dahil olmak üzere İran’a uygulanan yaptırımlarda herhangi bir muafiyet veya istisnanın yapılmayacağını vurguladı. Hook, İran’ı hedef alan bir dizi başarılı ABD yaptırımının amacının ‘İran’ın terörist eylemleri ve istikrarsızlaştırıcı faaliyetleri finanse etmekte kullandığı kaynaklara erişimini engellemenin yanı sıra müzakere masasına geri dönmesini sağlamak ve yeni bir kapsamlı anlaşmaya varmaya zorlamak’ olduğunu söyledi. Azami baskı kampanyasına bağlı olduklarını vurgulayan Hook, “Hiçbir istisna veya imtiyaza izin vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı. Somut bir Fransız inisiyatifi görmediğini ifade eden Hook, ABD ve Avrupa Birliği’nin (AB) ‘İran’ın nükleer emelleri, teröre verdiği destek ve balistik füze programları’ konusundaki ortak endişelerine dikkati çekti. Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump, bu ayın sonunda New Yorkta yapılması planlanan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantıları oturum aralarında İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile görüşebileceklerine dair yeşil ışık yaktı. Dün Beyaz Saray’daki Oval Ofis’te gazetecilere açıklamalarda bulunan Trump, Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantılarında İran Cumhurbaşkanı Ruhani ile görüşüp görüşmeyeceğiyle ilgili bir soruyu “Bilmiyorum. Her şey mümkün. Kendi sorunlarını çözmek istiyorlar. Finansal olarak kötüye gidiyorlar. Biz bu sorunları 24 saatte çözebiliriz” şeklinde yanıtladı. Trump, İran’ın son iki buçuk yılda değişime uğradığını ve aynı ülke olmadığını da sözlerine ekledi.“Rejim değişikliği aramıyoruz” Kendisinin Beyaz Saray’a geldiğinde İran’ın terörist bir ülke olduğunu söyleyen Trump, “Artık bunu yapamazlar. İranın bazı yetenekleri var ve biz rejim değişikliği aramıyoruz. Bence (İranlılar) bu yeteneklerden yararlanmak istiyorlar. Ancak zor yoldan gitmek isterlerse neyle karşılaşabileceklerini hayal bile edemiyorum” şeklinde konuştu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macronun diplomatik çabalarına da değinen ABD Başkanı, “Cumhurbaşkanı Macronun girişimlerini takdir ediyorum ama Macron üzerinden konuşmuyoruz. Direk ilgili kişilerle konuşuyoruz. İran ile anlaşmak için kimseye ihtiyacımız yok, doğrudan anlaşma yapabiliriz” ifadelerini kullandı. G7 Zirvesi’nde liderlerle bir takım toplantılar yaptıklarına dikkati çeken Trumo, “Hepimiz İranın nükleer silah sahibi olamaması gerektiği konusunda hemfikiriz” dedi. ABD’nin İran’a uyguladığı yaptırımları hafifletmeyeceğinin altını çizen Trump, Ruhani’nin açıklamaları ve müzakere için ABDnin yaptırımları kaldırılması talebiyle ilgili bir soruya “Bunu yapmayacağız” yanıtını verdi. Enflasyon oranlarının yükseldiğini ve İranlıların çok kötü durumda olduğunu belirten Trump, “Finansal olarak kötüye gidiyorlar ve sorunlarını çözmek istiyorlar. Biz bu sorunları 24 saatte çözebiliriz” diye konuştu. Açıklamasında konuya değinen Hook, “Birçok konuda hemfikir olduğumuz Avrupa ülkeleri, ulusal güvenliklerini korumaya çalışıyorlar. Biz de ulusal güvenliğimizi korumak ve risk değerlendirmesine katılmak istiyoruz. Ancak, hedefe nasıl ulaşılacağı konusunda taktiksel farklılıklarımız var. Bununla birlikte Başkan Trump birçok alternatife açık” ifadelerini kullandı. Trump’ın terörün, balistik füze testlerinin ve Amerikalıların tutuklanmasının durdurulması da dahil olmak üzere İran’la yeni bir anlaşma için yapılması planlanan müzakerelere olan bağlılığını vurgulayan Hook, İranın geçmişinde bir takım uyumsuzlukları olduğunu ve bu yüzden diyalog masasına diplomatik baskı ve ekonomik yaptırımlarla gelmesinin gerektiğini vurguladı. Yaptırımların müzakere iklimi yarattığını söyleyen Hook, “İrandan bir çaba görmedik. Ancak İran artık bir karar vermeli ve normal bir devlet gibi davranmalı” şeklinde konuştu. Bununla birlikte Hook, İran’ı ‘Japonya Başbakanı Şinzo Abenin arabuluculuğu’ dahil olmak üzere diplomatik arabuluculuk tekliflerini reddetmekle suçladı. Diğer yandan Hook, ‘şiddet ve terörün kaynağı olan grupları finanse etmek için kaçak İran petrolünü taşıma kaynaklarından yararlanan terörist bir örgüt’ olarak nitelediği DMO’ya yönelik eleştirisini yineledi. Geçtiğimiz aylarda, DMO’nun Suriyeye 12 petrol tankeriyle 1 milyon dolar değerinde 100 milyon varillik petrol kaçakçılığı yaptığını açıklayan Hook, bu güçlerin Suriye’deki varlığının ‘İsrail için bir tehdit’ olarak kabul edildiğini ve Washington’ın ‘İsrail’in kendini savunma hakkına sahip olduğuna inandığını’ söyledi. Hook’un açıklamalarıyla birlikte ABD Hazine Bakanlığı, DMO ve onun yurtdışı kolu olan Kudüs Gücü tarafından kontrol edilen bir taşımacılık ağına, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed rejimi ve Hizbullaha yüz milyonlarca dolarlık kaçak petrol taşıdığı suçlamaları üzerine yeni yaptırımlar uygulandığını duyurdu. ABD’li yetkililer, İran’ın Orta Doğu’yu istikrarsızlaştıran Hizbullah gibi grupları finanse etmek için petrol satışından elde edilen geliri kullandığını söylüyor. ABD Hazine Bakanı Steven Mnuchin yaptığı açıklamada, “Hazine Bakanlığı’nın söz konusu petrol ağlarına yönelik hamlesi, İran petrolünü alanların doğrudan İran’ın silahlı ve terörist kollarını desteklediğini açıkça göstermektedir” diye konuştu. ABD, daha önce DMO ve Kudüs Gücü’nün ABD yaptırımlarından kaçınmak için diğer nakliye ağlarını kullanmalarında yardımcı olacak herhangi bir taşımacılık şirketi veya deniz mürettebatının yaptırımlarla karşı karşıya kalabilecekleri konusunda uyarmıştı. ABD Hazine Bakanlığı yaptırımlar listesine yaklaşık 16 işletme, şirket, petrol tankeri ve 10 isim ekledi. Listeye eklenen bu isimler arasında Lübnan Hizbullahı üyeleri Muhammed Kasir, Muhammed Rıza, Ali Kasir, Muhammed ez-Zal ve Şemsullah Esedi bulunuyor. Listede ayrıca kaçak petrol dağıtımlarını kolaylaştırmaya yardımcı oldukları gerekçesiyle Zafer Enis İştiyak, Ali Gadir, Ali Ez-Zahir Muhammed gibi Hint isimler ve Hindistan merkezli Bushra Şirketi, Lübnan merkezli Alumix Şirketi ile Hindistan ve BAEde faaliyet gösteren Mehdi Grubu ve Hamran Pishro Şirketi yer aldı. Bununla birlikte listeye Saint Kitts ve İran bayrağı taşıyan Yasemin petrol tankeri ve bazıları Panama, Liberya ve Moğolistan bayrağı taşıyan Mehdi Grubu’na ait petrol tankerleri de eklendi. Analistler, ABD’nin bu adımlarını, deniz taşımacılığı dünyasını, Washington’ın İran’a baskı yapmak için yeni yollar aradığı için İran’la çalışmaları ihtimalinin tehlikelerine karşı bir uyarı olarak gördü. ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Washington’ın kolluk güçlerine odaklanmayı ve denizcileri işbirliği yapma ve bilgi vermeye teşvik etmeyi amaçladığını belirtirken aynı zamanda ABDye yardım etmedikleri sürece ABD vizelerini iptal etmek ve ABD limanlarına girmelerini engellemekle tehdit etti. Bununla birlikte ABD İran’ı hedef alan yaptırımlarına gizli balistik füze programı yürüttüğü gerekçesiyle İran Uzay Ajansı’nı da ekledi.“Balistik füze programına izin vermeyeceğiz” ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo Salı günü akşam saatlerinde yaptığı açıklamada, yaptırımların Uzay Ajansı’nın yanı sıra İran Uzay Araştırma Merkezi ve Uçak Bilimi Araştırma Enstitüsü’nü hedef aldığını duyurdu. Dışişleri Bakanı Pompeo açıklamasında, “ABD, İran’ın uzaya roket fırlatma girişimini balistik füze programlarını ilerletmeye yönelik bir paravan olarak kullanmasına izin vermeyecek. İran’ın 29 Ağustos’taki roket fırlatma girişimi, bu tehdide acilen karşı önlem alınması gerektiğini gösteriyor” şeklinde konuştu. Pompeo ayrıca uluslararası toplumu İran’ın nükleer silah geliştirme yeteneğine katkıda bulunan uzay programıyla işbirliğine karşı uyardı. ABD Dışişleri Bakanlığı, İranın bu araştırma kurumlarını ve uzay testlerini balistik füze programlarını gizlice ilerletmek için kullandığını öne sürerken İran’ın bu testlerle, savaş başlığı taşıyabilen balistik füze denemeleri yaparak, BM Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarını da ihlal ettiğini kaydetti. Bakanlık ayrıca İranın uzay aracı fırlatma teknolojisinin, nükleer savaş başlıkları gibi kitle imha silahlarını taşıyabilecek roketler fırlatma yeteneğine sahip olduğunun da altını çizdi. ABD Başkanı Trump geçtiğimiz Cuma günü Twitter hesabından uzaya fırlatma girişimi sırasında infilak ettiğini öne sürdüğü İran’a ait uydunun görüntülerini yayınlayarak, olayı ‘feci bir kaza’ olarak değerlendirmiş ve ABDnin bu olayda rolü olmadığını söylemişti. Buna karşın İran, İmam Humeyni Uzay Merkezinde bir patlama yaşandığını ve bunun teknik bir sorundan kaynaklandığını açıklamıştı.
مشاركة :