ABD ve müttefikleri, terörle mücadele ve çocuk istismarı ile mücadele etmek adına çoğu kez kanun uygulayıcılar tarafından yapılan büyük değişiklikler ile Facebook’un mesajlaşma servislerine şifre uygulamasını doğuracağı sorunlara dikkat çekti. Reuters tarafından elde edilen bilgilere göre, ABD, İngiltere ve Avustralya’nın teknoloji şirketleri ile terör ve çocuk istismarı hakkında kolluk kuvvetlerinin bilgi edinmelerini sağlayarak bu konularla mücadeleyi hızlandıracak özel bir anlaşma imzalamayı planladığını aktardı. ABD Adalet Bakanı William Barr’ın konuyla ilişkili açık mektubunu bugün itibarıyla Facebook CEO’su Mark Zuckerberg’e sunması bekleniyor. Mektupta, ABD Adalet Bakanı ve Başsavcısı William Barr, İngiltere İçişleri Bakanı Priti Patel ve Avustralya İçişleri Bakanı Peter Duttonın imzaları bulunuyor. Mektupta, Facebook’un mesajlaşma hizmetlerinden şifreleme teknolojinin geliştirilmesi adına ilgili planlarını askıya alınması isteniyor. İstismarcılar, ahlak dışı görüntü ve videoları paylaşmak için Facebook Messenger ve WhatsApp gibi mesajlaşma uygulamalarını kullanıyor. Geçtiğimiz Çarşamba günü Washington’da düzenlenen bir etkinlikte, konu ile ilgili açıklama yapan Adalet Bakanı Yardımcısı Sujit Raman, Ulusal Kayıp ve Cinsel İstismara Uğrayan Çocuklar Merkezi’nin geçtiğimiz yıl çevrimiçi ortamda çocukların cinsel istismara uğradığı hakkında 18 milyonu aşkın bilgi topladığını, bunların yüzde 90’ının Facebook üzerinden gerçekleştiğini söyledi. Facebook gibi sosyal medya şirketlerinin, bu şifreleme planı sayesinde bilgilerin yüzde 75’ine ulaşamayacağı tahmin ediliyor. İkili anlaşma İngiliz hükümetinin, yürürlükte olan ceza soruşturmalarıyla ilgili verileri uzaktan saklayan ABD teknoloji şirketlerinden doğrudan veri talep etmesini sağlayacak. Bu çabalar, ABD ve müttefikleri tarafından ceza soruşturmaları hakkında daha fazla bilgi sahibi olabilmek için özel teknoloji şirketlerine baskı yapma konusundaki bir yaklaşımı temsil ediyor. ABD Adalet Bakanlığı sözcüsü ise konu ile ilgili yorum yapmaktan kaçındı. Mektupta, çocukların korunması ve terörle mücadele için kritik öneme sahip olan faaliyetlerin, Facebook’un planladığı gibi uygulanması halinde mümkün olmayacağı belirtildi. Mektupta ayrıca, Facebook’un tekliflerin, en savunmasız vatandaşların korunması üzerindeki olası etkileriyle ilgili ciddi endişeleri gidermenin taahhüt edilmediği aktarıldı.