Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi İran Özel Raportörü Cavid Rahman, Salı günü yaptığı açıklamada İran’daki insan hakları üzerine konuştu. Rahman, idam cezasının çocuklara karşı da yaygın bir şekilde kullanımıyla ve dini azınlıklara karşı yapılan zulümlerle ilgili endişelerini dile getirdi. Söz konusu rapora göre İran’da geçtiğimiz yıl içinde birçok üzücü olay yaşandı. Bunlardan biri, Mart ayının ortasından Nisan ayına kadar devam eden sel felaketiydi. Başta Gülistan, Kuzistan, Mazenderan ve Luristan olmak üzere 19 ildeki milyonlarca insanı etkileyen sel, binlerce aileyi yerinden etti. Hükümet, sağlık sektöründeki hasarın yaklaşık 300 milyon dolar, tarım sektöründeki hasarın ise 1 buçuk milyar dolar olduğunu açıkladı. Bununla beraber İranlılar, ABD’nin Kasım 2018’de tekrar uyguladığı ekonomik yaptırımların olumsuz etkilerini de şiddetle hissetti. Petrol satışlarına darbe vuran yaptırımlar, tüccar ve işletmelere çok çeşitli kısıtlamalar koyarak İran para biriminin değer kaybetmesine neden oldu. Rahman; İran’daki yaşama, özgürlük, adil yargılanma ve ifade özgürlüğü alanlarında ihlallerinin de arttığını belirtti. Rahman’ın ifade ettiğine göre, Lübnan asıllı ABD vatandaşı Nizar Zakka’nın yakın zamanda serbest bırakılması dışında yabancılar veya çifte uyruklular aleyhindeki keyfi tutuklamalar meselesinde ilerleme kaydedilemedi. İran’da insan hakları savunucuları, azınlıklar, avukatlar, gazeteciler, işçi ve sendika eylemciler ve zorunlu örtü yasasını protesto eden kadınlar hala daha korkutulmaya, taciz edilmeye ve tutuklanmaya devam ediyor. İdam cezaları konusunda da ciddi endişeleri olduğunu dile getiren Rahman, geçtiğimiz yıl aralarında yedi çocuğun da bulunduğu 253 kişinin idam edildiğini açıkladı. Bu rakamın dünyadaki en yüksek rakamlardan biri olduğunu belirten Rahman, idam kararlarının, Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi’nin 6. Maddesine göre aykırı olduğunu ifade etti. Rahman, 2018 yılında 18 kişinin silahlı soyguna karıştığı, 3 kişinin de yasaklı Beluç azınlığının silahlı gruplarına mensup olduğu için asıldığını belirtti. Tutukluların işkenceyle itirafa zorlandıklarını ifade eden Rahman, şuan idam sırasında bekleyen 90 kişinin olduğunu ve bunların çoğunun da suçun işlendiği tarihte 18 yaşın altında olduğunu bildirdi. Nikar Zakka’nın serbest bırakılmasını memnuniyetle karşılayan Cavid Rahman; Nazanin Zaghari-Ratcliff, Ahmed Rıza Celali, Kamran Kadiri gibi tutuklanan yabancı veya çifte uyruklulara yapılan kötü muamele ve tıbbi müdahale eksikliğinin sürdüğünü ifade etti. BM İnsan Hakları Konseyi İran Özel Raportörü, İrandaki etnik ve dini azınlıkların hakları konusundaki endişelerini de dile getirdi. Azınlıkların da yargısız infaza maruz kalıp yaşama hakkından men edildiklerini ifade eden Rahman, nüfuslarının 350 bin olduğu tahmin edilen Bahailerin son 40 yılda korkunç baskı, zulüm ve istismara maruz kaldıklarını açıkladı. Rahman; Ahvaz Arapları, Azerbaycan Türkleri ve Kürtler gibi etnik azınlıkları mensuplarının da haklarını talep etmek için toplandıklarında tutuklandıklarını ifade etti.