Suudi Arabistan öncülüğündeki Arap Koalisyonu Kuvvetleri Komutanlığı, güçlerinin Yemenin geçici başkenti Aden’e yeniden konuşlandırıldığını açıkladı. Söz konusu adımın, “Yemen’deki askeri ve güvenlik operasyonlarını koordine etme, insani yardım çabalarını güçlendirme, Yemen sahil şeridini güvence altına alma ve tüm Yemen topraklarında terörle mücadele çabalarını güçlendirme” kapsamında atıldığı belirtildi. Arap Koalisyon kuvvetleri komutanlığı, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) de dahil atılan ve operasyonel görevleri etkin bir şekilde yerine getirmek için hazırlanan planların başarısına katkıda bulunan tüm çabalara övgüde bulunurken, Yemen’de güvenlik ve istikrar sağlama çabalarının devam etmesi gerektiğini vurguladı. Bu gelişme, meşru Yemen hükümeti ve Güney Geçiş Konseyi, Suudi Arabistan’ın anlaşmazlıkları tartışmak, bölünmeyi önlemek, fitne faaliyetlerini durdurmak ve safları birleştirmek için diyalog çağrısına yanıt vermesinin ardından Savunma Bakanlığı önderliğinde yapılan askeri düzenlemeler kapsamında yaşandı. BAE Dışişleri Bakanı Enver Karkaş, Koalisyonun Aden’deki birliklerin konuşlandırılması hususundaki açıklamasının Suudi Arabistan’ın çabalarının iyi bir sonucu olduğuna dikkati çekti. 27 Ekim’de Twitter üzerinden açıklama yapan Karkaş, “Koalisyonun siyasi araçları, askeri yeteneği tamamlar, safları birleştirme ve güçlendirme konusunda güvenle ilerlememizi sağlar. Abu Dabi, Yemen’in çıkarlarına ve koalisyonun hedeflerine bağlı olarak Riyad’ın destekçisi olarak kalacak” dedi. Karkaş, “Aden’deki koalisyon kuvvetlerinin Suudi Arabistan liderliği; istikrar sağlama, öncelikleri bir araya getirme ve çabaları artırma bakımından olumlu bir gelişmedir” diyerek, başarı ve kazanımların emin eller aracılığıyla kazanıldığına inandıklarını söyledi. “Koalisyon çabalarında yer alan kuvvetlerimizin zaferlerinden gurur duyuyoruz” diyen Enver Karkaş, BAE’nin Yemen ve kardeşleri için daha iyi bir gelecek sağlaması amacıyla Suudi Arabistan ile çalışmaya devam ettiğine dikkati çekti. Öte yandan ülkenin yaklaşık yüzde 85’ini oluşturan ve Husi milislerden kurtarılmış Yemen vilayetlerinin, meşruiyet ve Güney Geçiş Konseyi arasındaki Riyad anlaşmasının ardından özellikle de güvenlik istikrarı ve safların birleştirilmesi hususunda geniş çaplı kalkınma ve ekonomi projelerine tanık olması bekleniyor. Üst düzey bir Yemen hükümeti yetkilisi, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, güvenlik istikrarına tanık olması beklenen gelecek dönemde kurtarılmış bölgelere yönelik ekonomi ve kalkınma planları başta olmak üzere Suudi Arabistan’ın farklı alanlarda kapsamlı bir plan hazırladığını belirtti. İsminin verilmesini istemeyen hükümet yetkilisi, bir süredir Suudi Arabistan’ın Yemenin Geliştirilmesi ve Yeniden Yapılandırılması Programı tarafından ortaya koyulan sosyal ve kalkınma projelerinin, Suudi Arabistan’daki kardeşler tarafından hazırlanan geniş bir plana eşlik edeceğini söyledi. Söz konusu projelerin, ekonominin, halkın güvenliğinin ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi üzerinde doğrudan bir etkiye sahip olacağı ve Yemenilerin yaşamlarını iyileştirmek için tüm yönleri içereceği ifade edildi. Geçtiğimiz günlerde meşru hükümet ve Güney Geçiş Konseyi arasında hükümetin geçici başkent Aden’e geri dönmesine ve kuzey-güney arasında 24 bakandan oluşan bir hükümetin kurulmasına uzanan başarılı istişareler yapıldı. Bu çabalar, koalisyonun Yemen krizi hususundaki duruşunu ve Yemen’in istikrarına yönelik arzuyu yansıtırken, toplumsal yıkıma yol açan ve Yemen halkının acılarını artıran İran projesi ve araçlarıyla mücadele için farklı safların birleştirilmesini sağlıyor. Öte yandan gözlemciler, Yemenli tarafların Riyad’daki uzlaşısının, Yemen’de kapsamlı bir siyasi çözüme doğru atılmış bir adımı temsil ettiğini vurguladı. Aynı şekilde Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths, Husilerle Stockholm Anlaşması’nı yeniden uygulamaya koyma hususunda yoğun çaba sarf ediyor. Hudeyde’deki BM Gözlem Grubu Başkanı, Stockholm Anlaşması’ndan 10 ay sonra olumlu bir gelişme olarak ateşkesi takip için 5 ortak gözlem noktası kurmayı başardı. Yemenli taraflar, Riyad anlaşmasını memnuniyetle karşılarken, Yemen halkının çıkarlarına öncelik verdiğine ve safları birleştirmeyi amaçladığına dikkati çekti. Askeri birliklerin Savunma ve İçişleri Bakanlıkları çatısı altında güney vilayetlere entegrasyonu, ana düşmanla (Husiler) mücadele etmeyi sağlamak için niteliksel bir meşruiyet kazancı oluşturuyor. Öyle ki koalisyon, bu güçleri ortak amaçlarla eğitmeyi, tehditleri önlemeyi, kamu ve özel mülkiyeti korumayı, terörle mücadeleyi ve kaçakçılığı durdurmayı başardı. Koalisyon güçleri (Suudi Arabistan, BAE, Sudan ve Bahreyn), Yemen’in farklı bölgelerinde görevlerini profesyonelce yerine getirmek için teyakkuz halinde. Güçler, mücadele dönemi boyunca da birçok fedakarlık yaptı ve çok sayıda şehit verdi. Bu güçlerin kanları, farklı cephelerde Yemenli kardeşlerinin kanlarıyla karıştı.
مشاركة :