Cezayir: Cumhurbaşkanı adayları arasında ithamlaşmalar başladı

  • 11/24/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Atıf Katadre Cezayir’de beş adayın karşılıklı suçlamalarda bulunmasını yasaklayan bir sözleşmenin imzalanmasına rağmen cumhurbaşkanlığı adayları arasında, 12 Aralık’ta yapılması planlanan seçimlerden önce karşılıklı ithamlar ortaya koyulmaya başlandı. Seçim otoritesi, duruma yasal ya da doğrudan şekilde müdahalede bulunmama kararı aldı. Ancak otoritenin, bazı isimlere, tüm tarafların hesaplarından uzak şekilde cumhurbaşkanlığı sürecinin başarılı olması önerisinde bulunduğu ifade edildi.Bin Karine, herkese ateş püskürdü Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre, Cumhurbaşkanlığı adaylarından Abdulkadir bin Karine, 20 gün devam edecek olan seçim kampanyasının ilk haftasında düzenlenen mitingleri sırasında rakiplerine karşı “eleştiri” söylemine yöneldi. Bin Karine, önceki siyasi görevleri veya “yolsuzluk skandalları” boyunca “skandal yönetimi” gerekçesiyle dört rakibine karşı eleştiride bulundu. Bin Karine’nin rakiplerinin hiçbirinin isimlerini açıkça zikretmemesine rağmen kullandığı ifadeler, açıkça kimin kastedildiğinin anlaşılmasına yetti. Abdulkadir bin Karine, bir rakibine, “Otomotiv sektöründe aktif olan bir iş adamına ruhsat almak üzere iki yıl önce eski bir bakandan rüşvet verdiği” suçlamasında bulundu. Bin Karine, bir başka aday hakkında da “Avrupa ülkelerinde kaçak fonlara sahip olma” suçlaması yöneltti. Bin Karine’nin dilinden kurtulamayan diğer bir muhalif aday daha “eski siyasi çizgiye muhalif olduğunu iddia etmesine rağmen çeteye yakın olmakla” suçlandı. Bu ifadeler, çok sayıda finansal ve siyasal ismin tutuklanması hakkında yapılan yoğun medya konuşmaları kapsamında geldi. Öyle ki medya organlarında, adayların biri ya da birkaçı hakkında “gizli ve yasadışı fonla bağlantılı” oldukları iddiaları ortaya koyuldu.Seçim otoritesi Seçim Otoritesi, seçim kampanyalarının genel olarak karşılaştığı bu kargaşaları açıkça kabul etmeyi reddetti. Aynı şekilde Seçim Otoritesi, bazı adayların konuşmalarında, imzalanan tüzük metninin aksine ifadeler kullandığını onaylamayı da açıkça reddetti. Bu çerçevede Bağımsız Ulusal Seçim Otoritesi, seçim kampanyalarının, geçen pazar günü başlamasından bu yana “sakin” ve “tam barışçıl” olarak sürdüğüne dikkati çekti. Bağımsız Seçim Otoritesi medya koordinatörü Ali Zira, gerçekleştirdiği basın toplantısında, “Seçim kampanyaları, sakin ve tam barışçıl şekilde gerçekleşiyor” dedi. Sürecin, sonuna kadar aynı atmosferde devam etmesini umduğunu söyleyen Zira, “Otorite, seçim kampanyalarını olumlu şekilde değerlendiriyor. Çünkü adaylar, seçim yasasında ve seçimlerde uygulanan ahlaki kurallara bağlılar” ifadelerini kullandı. Öte yandan siyasi analist Cemal Şerefi, beş adayın davranışlarını “yok yere bir çatışma çıkartarak öne çıkma girimleri” olarak nitelendirdi. Şerefi, “Daha doğrusu adaylar, halk hareketine yöneldi. Bu, yalnızca kapalı alanlarda sahneyi karartmaya katkı sağlamıyor, aynı zamanda yanlış tartışmaların ortaya çıkmasına da neden oluyor” dedi. Seçim kampanyalarının başlamasından bir gün önce, beş aday tarafından imzalanan Seçim Uygulamaları Etik Tüzüğü, seçim süreci boyunca adayların uyması gereken bir dizi kural ve ilkeyi belirledi. Tüzükte “kamuoyuna gerçekçi açıklamalar yapma, herhangi bir adaya, seçim sürecinde faaliyet gösteren aktörlerden birine karşı iftiralardan ve küfürlerden kaçınma ve seçim sürecinin dürüstlüğünü artıracak şekilde hareket etme” çağrısı yapıldı. Beş adayın aynı zamanda “seçim yasalarına uyma, seçim sürecinde vatandaşların güvenliğini sağlama, Cezayir halkının demokratik haklarını savunma” ilkelerine bağlı kalması gerekiyor. Diğer taraftan Cezayir Üniversitesi’nde İletişim fakültes Profesörü Rıdvan Buhidel, “Cumhurbaşkanlığı kampanyasının ilk altı ya da yedi gününün genel olarak takip edilmesi; siyasi söylemin geliştirilmesinde ve sokak değişimlerinin boyutuna uygun bir şekilde bu kampanyaların pazarlanması hususunda önemli bir rol oynadı” açıklamasında bulundu. Buhidel, “Saldırı üslubu, önceki seçim kampanyalarının geleneksel bir özelliği olmuştur ve yeni değildir. Adayların her biri, diğerlerinde bir eksikliğin bulunduğu inancından kaçınmalıydı. Beş adayın konuşmasında da dikkat edilmesi gerekilen şey, yağcılık söylentilerinin doğruluğu. Halk hareketine yönelik abartılı tepkiler veriyorlar, askeri kuruluşlara oldukça çok övgüde bulunuyorlar. Bu, onlardan istenmiyor. Çünkü cumhurbaşkanlığı adayının, siyasi krizin çözümünün bir parçası olması gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.Münazara Seçim Otoritesi, beş aday arasında televizyon kanalları aracılığıyla bir münazara düzenleme fikrine sıcak bakmıyor. Ancak “sakin bir seçim kampanyası” inancına karşı bu eylemi yeniden gözden geçirmeye yöneldi. Bu çerçevede Cumhurbaşkanlığı adayı İzzeddin Meyhubi, 7 Aralık’ta, yani seçim kampanyasının sonlanmasından 48 saat önce bir televizyon münazarasına katılmak üzere Ulusal Seçim Otoritesi’nden resmi bir mesaj aldığını söyledi. Ancak söz konusu münazaranın, bağlayıcı bir şekli bulunmuyor. Independent Arabia’dan kaynaklar, adayların münazara hususunda çekinceleri olduğunu ve bu münazarayı kabul etmeyebileceklerini belirtti. Kaynaklar, Seçim Otoritesi’nin bu sebeple, “içlerinden birisi olmadan münazarayı düzenlemek, hepsinin varlığında münazarayı düzenlemek ya da fikri tamamen iptal etmek” olarak adayların önüne üç seçenek koyacağını ifade etti.Çekilme yok Adayların cumhurbaşkanlığı seçimleri tarihinden önce adaylıklarını geri çekebilecekleri yönünde haberler yayılırken, yasaların bu eyleme karşı yaptırım uyguladığı ve seçim yasası uyarınca eylemin tamamen yasaklandığı görülüyor. Anayasanın 144. maddesi, “adayın geri çekilmesinin kabul edilmeyeceğini ve Anayasa Konseyi’ne kayıt yaptırdıktan sonra bu durumun dikkate alınmayacağını” içeriyor. Aday listesi, Anayasa Konseyi tarafından incelendikten ve Resmi Gazete’de yayımlandıktan sonra, adayın ölümü gibi ciddi bir engel olması halinde seçim tarihinden 15 gün önce adaylıktan geri çekilmenin söz konusu olabileceği ifade edildi. Yasa, Abdulaziz Buteflika’nın rakiplerinin 1999 yılında seçim gününde adaylıklarını geri çektiklerinde yaşanan sahnenin tekrarlanmasını önlemek üzere yürürlüğe girmişti.12 Aralıkta düzenlenecek olan Cezayir Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde şu 5 aday yarışıyor; Eski başbakanlardan Ali Benflis ve  Abdulmecid Tebbun, Müstakbel (Gelecek) Cephesi Partisi Genel Başkanı Abdulaziz Belaid,  Hükümete yakın İslamcı çizgideki Ulusal Oluşum Hareketi Genel Başkanı ve aynı zamanda eski bakan Abdulkadir bin Karine, Demokratik Ulusal Birlik Genel Sekreteri İzzeddin Meyhubi.

مشاركة :