Tunusta görevden alınmaları talep edilen 5 bakan için meclisten yeni hamle

  • 12/6/2019
  • 00:00
  • 4
  • 0
  • 0
news-picture

Tunus Meclisi, Pazar günü yaşanan ve 29 gencin ölümüne sebep olan trafik kazasının ardından olayda ihmal olup olmadığına ilişkin yapılan tartışmaların gölgesinde 5 bakanla bir oturum düzenledi. Ayrıca meclisin yakın zamanda milletvekillerinin sorularına cevap vermeleri için içişleri, ekipman ve lojistik, ulaştırma, sağlık ve turizm bakanlarını çağıracağı belirtildi. Kazanın ardından muhalefet partileri, sivil toplum kuruluşları ve insan hakları örgütleri, yaşanan olaydan sorumlu olmakla suçladıkları hükümet yetkililerinin görevden alınmaları çağrısında bulundu. Başkentin 100 kilometre kuzeybatısında bulunan Bace Valisi ise yaşanan kazadan bir gün sonra istifa etti. Özür dileyen ve hayatını kaybeden kimseler için istifa ettiğini dile getiren Bace Valisi, şehirde yaşananlardan etik ve yasal anlamda sorumlu olduğunu söyledi. Bu istifanın ardından bazı muhalefet partileri, merkezi, bölgesel ve yerel düzeylerdeki yetkililerin de görevlerinden istifa etmelerini bekledi. Bu durum, halen devam eden kitlesel protestolardan mustarip olan geçici hükümet üzerindeki baskıları artırdı.“Tunusluların çok çalışmaktan başka çareleri yok” Tunusta hükümeti kurmakla görevlendirilen Habib el-Cemli, İşçi Sendikası’nın ulusal programların ve devlet projelerinin bütününde, özellikle gerek var olan zorluklarla mücadelede gerekse de yük paylaşımında etkin bir ortak olduğu açıklamasında bulundu. Ünlü sendika lideri Farhat Haşad’ın suikastının 67. yıldönümü vesilesiyle bir konuşma yapan el-Cemli, “Devletin artık tereddüt etmesine, ertelemesine veya kazançlardan geri adım atmasına izin verilmeyecek.  Tunusluların çok çalışmaktan başka çareleri yok. Tunusun çıkarı ve halkın onuru buna bağlıdır” ifadelerini kullandı. Cemli’nin bu ayın ortasından önce ilan edeceğini taahhüt ettiği hükümet, ülkedeki kitlesel protestoların büyümesinden endişe ediyor. Tunus Ekonomik ve Sosyal Haklar Forumu Başkanı Mesud er-Ramadani, Tunustaki protesto hareketlerinin yılsonuyla birlikte arttığını, Ocak ve Şubat aylarında zirveye ulaştığını söyledi. Bir kaynağın kendisinden aktardığına göre er-Ramadani, Aralık 2016’da kitlesel protestoların sayısının 798’e ulaştığını, 2017 yılının aynı ayında 779 olduğunu ve 2018de ise yaklaşık 832 protesto yapıldığını dile getirdi. Güvenlik çözümlerini ve yetkililerin protestocuları şiddet kullanarak susturma girişimlerini eleştiren er-Ramadani, ülkedeki tansiyonun düşürülmesi için ideal çözümün kalkınma ve yeni iş fırsatları yaratılması olduğunu belirtti. Tunus İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Halid el-Hayuni ise güvenlik güçlerinin, Jilma kentinde bir haftadır devam eden protestolara katılan 11 genci tutukladığını ve çıkan çatışmalarda 19 güvenlik görevlisinin yaralandığını teyit etti. Ayrıca protestocuların molotof kokteylinin yanı sıra çiviler kullanarak güvenlik güçlerinin araçlarının hareket etmesini engellemeye çalıştıklarını belirtti.Erken seçim tartışmaları Öte yandan Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu Sözcüsü Hasna bin Süleyman, parlamentonun seçim komisyonuna, erken seçime gidilmesi konusunda istekli olduklarını belirttiklerini ifade etti. Bununla birlikte bu varsayım, yasama seçimlerini kazanan Nahda Hareketi’nin başkanlığında yeni bir hükümet kurulmasına ilişkin devam eden müzakerelerin başarısız olması veya hükümetin mecliste salt çoğunluğu elde edememesinin ardından geçerli olabilecek bir ihtimaldir. Hükümetin kurulma süresi kazanan aday tarafından bir ay kadar uzatıldı. Ancak görevinde başarısız olması durumunda cumhurbaşkanı en fazla iki ay içinde bir hükümetin kurulması şartıyla başka birini tayin edebilir. Bunun ardından yapılabilecek son şey ise parlamentoyu feshetmek ve erken seçim çağrısı olacak. Alman Basın Ajansına (DPA) konuşan Hasna bin Süleyman, “Temsilciler Meclisine hazır olduğumuzu bildirdik. Nitekim bu imkân dâhilinde. 4 ay sonra seçimlere gidilebilir” açıklamasında bulundu. Ülkede hükümetin kurulmasına ilişkin devam eden müzakereler, açık bir çoğunluğun elde edilememesi dolayısıyla büyük zorluklarla karşı karşıya. Nitekim istişareler, yakınlığın asgari düzeyde olduğu taraflar arasında yapılıyor. Bu durum parlamentoda salt çoğunluğu elde etmeyi zorlaştırıyor. Bu durumun ülkeyi ve vatandaşları yıprattığını belirten Hasna bin Süleyman, “Belediye seçimlerine ek olarak bütün bunlar enerjiyi tüketiyor. Bununla birlikte vatandaşlarda yıpranıyor. Fakat gelişmiş bir siyasi aşamaya ulaşmamız için başka bir çözüm yok” ifadelerini kullandı.

مشاركة :