Lübnan hükümetine Başbakanlık edecek ismin belirlenmesi için bugün (16 Aralık) yapılan meclis istişareleri, “uluslararası güveni ve Arap ülkelerinin güvenini yeniden sağlamak ve 17 Ekim’den bu yana devam eden halk hareketiyle uzlaşmak amacıyla” parlamentodaki milletvekillerinin oy çoğunluğuyla eski Başbakan Saad Hariri’nin yeni hükümeti kurma sürecine başkanlık etmesi kararıyla sonuçlandı. Öte yandan Temsilciler Meclisi çevresinde iki gündür çatışmalar devam ederken güvenlik güçleri, 15 Aralık akşam saatlerinde eylemcileri ve 60 gündür devam eden protesto gösterilerini dağıtmak amacıyla göz yaratıcı gaz bombası kullandı. 76 milletvekili, kağıt hesaplamaları çerçevesinde, hükümeti kurmak için Hariri adında karar kıldı. Ancak diğer siyasi akım ve güçlere karşı seçenekler de açık. Bu hesaplamalara göre (Sünni) Müstakbel Hareketi’nden Hariri’ye 18 oy geldi. Aynı şekilde Hariri’nin, Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri’nin önderlik ettiği (Şii) Emel Hareketi’nden 17 oy ve Milletvekili Timur Canbolad’ın başkanlık ettiği Demokratik Buluşma bloğundan da 19 oy belirtildi. Ayrıca Hariri’ye yönelik oy dağılımı, Lübnan Kuvvetleri’nden 15 oy, eski Başbakan Necib Mikatinin lideri olduğu Azim Hareketi’nden 4 oy, Marada hareketinden 5 oy, Ermeni Taşnak Milletvekilleri Bloğu’ndan 3 oy, eski başbakanlardan Tamam Selam’ın, Milletvekilleri İli el-Farazli’nin, Nihad el-Meşnuk’un, Şamil Rukoz’un ve Mişel Daher’in oyları şeklinde oldu. Kaynakların Şarku’l Avsat’a belirttiğine göre Dışişleri Bakanı Cibran Basil’in başkanlık ettiği Güçlü Lübnan bloğu ise “oy vermekten veya bir isim belirlemekten kaçınma ve süreci cumhurbaşkanı gözetiminde yürütme” olmak üzere iki görüşe ayrılmış durumda. Kaynaklar Güçlü Lübnan bloğunun ismi belirleme özgürlüğünü Cumhurbaşkanı Mişel Avn’a bırakacağını ifade etti. Kaynaklar ayrıca, Cumhurbaşkanı Avn ve Başbakan Hariri arasındaki temasın sürdüğünü ve aralarındaki kapıların kapalı olduğu söylentilerinin doğruyu yansıtmadığını söyledi. Aynı şekilde Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Başbakan Hariri, geçen cumartesi günü Cumhurbaşkanı Avn ile gözlerden uzak bir şekilde bir araya geldi. Özgür Yurtsever’in yanı sıra Hizbullah da kararını tam olarak vermezken, Genel Sekreter Hasan Nasrallah ise son konuşması sırasında kapıyı aralık bıraktı. Kaynaklar, Direniş’e Vefa bloğunun bugün (16 Aralık) müttefiki Özgür Yurtsever Hareket ile dayanışma içerisinde bulunmaktan kaçındığını belirtti. Kaynaklar, Hizbullah’ın, son iki hükümette Hariri ile olumlu ilişkiler kurduğuna dikkati çekti. Aynı şekilde Bakanlar Kurulu’nda herhangi bir anlaşmazlık yaşanmadığı ve milletvekilleri arasında olumlu bir işbirliğinin mevcut olduğu belirtildi. Ancak bu atmosfere rağmen, hükümet tecrübesi henüz herhangi bir gelişmeye tanık olmadı. Konu hakkında bilgi sahibi olan kaynaklar, Hizbullah’ın Hariri’yle olan ilişkisinin kesinti yaşamadığını, hükümetten istifa etmesine rağmen temasların sürdüğünü açıkladı. Hizbullah, Berri başkanlığındaki Emel Hareketi ve Cumhurbaşkanı Avn, Hariri’nin istifa etmeden önce oyalanma yaklaşımı benimseyeceğine inanıyordu. Öte yandan birçok yetkili Beyrut’ın kuzeydoğusundaki Bkerki bölgesine ziyaretleri sırasında Hariri’nin hükümete başkanlık etmesi ısrarlarını devam ettirirken, yetkililer Maruni Patriği Beşara er-Rai ile bir araya geldi. Hükümete, teknokrat bir ismin başkanlık etmesi önerisine yanıt olarak eski Başbakan Temmam Selam, Patrik er-Rai’ye, hükümet başbakanlığının teknik bir pozisyon olmadığını, aksine bu alanın Sünni toplumu açısından siyasi bir alan olduğunu belirtti. Selam, bu nedenle başbakanlık pozisyonundaki siyasi ismin, bir anlaşma mevzusu olduğunu vurguladı. Eski Bakan Sec’an Kazi de Temmam Selam’ın söz konusu tavrına destek verdiğini ifade etti. Öte yandan hükümete başkanlık edecek ismin belirlenmesi sonrasında hükümetin kurulması sürecinin önündeki engellere karşı uyarılar yapılırken, tüm siyasi bloklar da bugünkü istişarelerden önce nihai pozisyonlarını belirlemek için 15 Aralık’ta öğleden sonra çeşitli toplantılar düzenledi. Bu çerçevede Siyasi İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı May Hariş, (Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareket’in (ÖYH) Hariri başkanlığındaki bir hükümette yer almayacağını açıkladı. Bakanlık kaynakları ise (uluslararası toplumun ekonomik ve finansal durumu iyileştirmek için uluslararası yardımdan faydalanmak üzere hükümetin kurulmasını beklediği göz önüne alındığında), süreci hızlandırmaya yönelik siyasi ve uluslararası baskılar çerçevesinde hükümeti kurma ve başkanlık edecek ismi belirleme arasında herhangi bir bağlantı olmadığını söyledi. Lübnan’ın şu anda ekonomik, toplumsal ve finansal bir fırtınanın tam ortasında bulunduğu uyarısı yapan kaynaklar, ülkenin, gelecek Mart ayı öncesinde “reform yapma, üretimi harekete geçirme ve uluslararası yardımlardan faydalanma” durumlarını da içeren yeni aşamaya geçmesi gerektiğine dikkati çekti. Yerel ve uluslararası tahminlere göre bu gerçekleşmezse çöküş yaşanacak ve ülke bilinmeyene sürüklenecek. Öte yandan kaynaklar, uyumlu bir hükümetin başarısı ve entegre faaliyetler yürüten bir ekibin kurulması için her iki taraftan da karşılıklı kolaylıkların sağlanması gerektiğini vurguladı. Kaynaklar ayrıca, Mart ayına ulaşılması, ancak atılımların ortaya koyulamaması hakinde ülkenin, ekonomik ve finansal açıdan bir bilinmeyene sürükleneceği uyarısı yaptı. Aynı şekilde Saad Hariri, kısır döngünün tekrarından kaçınmak için yeni hükümetin bir an önce kurulmasını istiyor. Cumhurbaşkanı Avn, Temsilciler Meclisi Başkanı Berri ve Taşnak partisi de dahil diğer taraflar, tekno- politik bir hükümetin kurulmasında ısrarlarını sürdürüyor. Bakanlık kaynaklarının Şarku’l Avsat’a belirttiğine göre, Hariri’nin teknokratlar hükümetine başkanlık etme tavrından uzak şekilde kapılar, tekno- politik hükümet karşısında açılacak. Zira siyasi varlık, hükümetin meselelere yönelik iç ve dış görünümünü değiştirmemesini ve uluslararası tarafların ülkede yürütme organlarına ihtiyaç duyması sebebiyle hükümetin hızlı şekilde kurulmasını gerektiriyor.