6sı Sünni ve 27si Şii olmak üzere 69 milletvekilinin oylarını alması sonrası Dr. Hasan Diab, anayasa gereği Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn tarafından hükümeti kurmakla görevlendirildi. Oylama sonucu, Mecliste (Şii) Hizbullahın öncülüğünü yaptığı 8 Mart Bloğunun ve müttefiği (Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareket’in (ÖYH) de Diab lehine oy kullandığını gösterdi. Diab, hükümeti kurmak için görevlendirilmesinin ardından yaptığı ilk açıklamada, Cumhurbaşkanı Avn ile uzlaşı halinde ve “Lübnanlıların taleplerini yerine getirmek, geleceklerini güvence altına almak, hızlı şekilde uygulanacak gerçekçi bir reform planı aracılığıyla ülkeyi dengesizlik halinden istikrara ulaştırmak için” anayasa uyarınca çalışacağını açıkladı. Eski Başbakanlar ve bloklar ile istişarelerin ardından mümkün olan en kısa sürede hükümeti kurma taahhüdünde bulunan Dr. Hasan Diab, istişareleri ‘güçleri, siyasi partileri ve halk hareketini içerecek şekilde’ genişleteceğini belirtti. Diab, “Süreç hassas ve güçlerin çabalarının birleştirilmesini gerektiriyor. Siyasi ve kişisel çatışmalara izin vermeyen, aksine ülkeyi koruyan ulusal bir birliğe ihtiyaç duyduğumuz bir krizle karşı karşıyayız. Bağımsız olarak pozisyonumdan, halkın devriminin Lübnan’daki siyasi hayatı düzelttiğini ve otorite kaynağı olduğunu vurgulamak için, acılarını dile getiren Lübnanlılara yöneliyorum. Ben bağımsızım ve uzmanım. Herkes hükümette olacak. Ama öncelik uzmanlara yönelik olacak. Bana bir şans verin” değerlendirmesinde bulundu. Sokakların tavrıyla ilgili bir soruya yanıt veren Dr. Hasan Diab, “Anayasaya göre görevlendirildim. Birçok vesileyle medyada konuşmak için büyük bir fırsatımız olacak. Tüzük hakkında konuşmuyoruz, çalışıyoruz. Eğer anayasal süreç olmasaydı buraya gelemezdik” dedi. Yetkili, Cumhurbaşkanı Avn’a da “Pazartesi yerine cumartesi günü istişarelere başlama” çağrısında bulundu. 8 Mart Bloğuna yakın kaynaklar, Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada “Ekonomik çöküşü sonlandırmak için krizden kurtulmaya çalışan, sakin ve çözümcü bir hükümet ve başkanı, sayısal bir demokratik süreçle çoğunluğu elde etti” diyerek, tüzüğün görevlendirmeyle değil hükümetin kurulmasıyla sağlanacağına dikkati çekti. Diab isminin, siyasi kaos ortamında ortaya çıktığını söyleyen kaynaklar, “İnsanları sakinleştirmeye ve ekonomik krizden kurtulmaya çalışılan bir geçiş aşamasına ulaşmak için oy kullanmaktan kaçınan bir ekiple uzlaşma sağlandı” diyerek, Şii ikilinin (Hizbullah ve Emel Hareketi) son ana kadar Hariri’nin yanında durduğuna dikkati çekti. Kaynaklar, bir sonraki adımın ise “hükümeti hızlı şekilde kurmak” olduğunu belirtti. Olanların, Hariri’nin Diab’ı engelleyici herhangi bir şey yapmadığını söyleyen kaynaklar, Başbakanın koşullarının eski önerilerle tutarlı olduğu esasına dayalı olarak Müstakbel Hareketi’nin hükümete güven sağlayacağını da vurguladı. Dr. Hasan Diab, Amerikan Üniversitesi’nde profesör olarak görev yapıyor ve partili bir kimliği bulunmuyor. Aynı zamanda herkese karşı aynı mesafede duruyor ve hakkında herhangi bir yolsuzluk şüphesi de yok. İstişarelere katılan milletvekillerinin 69’u Diab, 13’u Büyükelçi Navaf Selam ve 1’i de Halime Kakur lehine oy kullandı. Eski Başbakan Temmam Selam’ın yanı sıra Müstakbel Hareketi, eski Başbakan Necib Mikati başkanlığındaki ‘Bağımsız Merkez’ bloğu ve Lübnan Kuvvetleri Hareketi başta olmak üzere 42 milletvekili oy kullanmadı. Navaf Selam, Demokratik Buluşma Bloğundan 9 oy, (Maruni Hristiyan) Ketaib Partisi’nden 3 oy, Milletvekili Nihad el-Meşnuk’tan ve Mişel Movad’dan oy aldı. 27 Şii milletvekili de Hasan Diab lehine oy kullandı. Aynı şekilde ÖYH ve diğer bazı milletvekillerinin yanı sıra 6 Sünni milletvekili, 2 Dürzi milletvekili ve 1 Alevi milletvekili de Diab’a oy verdi. Diab’ın aldığı Sünni oyların azlığı, oylama hakkında bir tüzük tartışmasına neden olurken, Milletvekili Nihad el-Meşnuk, “Dr. Hasan Diab’ın Başbakanlığa görevlendirilmesi, büyük bir tüzük ihlalidir. Başbakan Necib Mikati döneminde yaşananlar tekrarlanmamalı. O dönemde büyük bir kriz patlak vermişti” açıklamasında bulundu. Meşnuk ayrıca, Diab’a da “bu görevi kabul etmesi dolayısıyla özür dileme” çağrısı yaptı. Eski Başbakan Necib Mikati ise “Kriterler; bu kişinin yetenekleri, mevcudiyeti ve temsil kapasitesidir. Açıkçası iki meseleye yönelik kişisel saygıma rağmen, bu sıfatlara sahip olan hiç kimseyi bulamadık. Bu yüzden de kimseye oy vermedik” dedi. Mikati, tüzük meselesine de değinirken, “Sünni ya da Hristiyan bir kimlikten bahsetmiyoruz. Başbakan Hariri’nin, Maruni Hristiyan partiler Lübnan Kuvvetleri ve ÖYH’nin onun adını reddetmesi dolayısıyla istişareleri ertelemek istediğini hatırlatıyorum. Bu nedenle bu durum, bu isimden memnun olmadığımıza dair bir mesaj olmalıdır” ifadelerini kullandı. (Dürzi) İlerici Sosyalist Parti (İSP) lideri Velid Canbolad da Hasan Diab’ın hükümeti kurmakla görevlendirilmesinin ardından Twitter üzerinden yaptığı ilk açıklamada, “8 Mart Bloğu, adayını seçti ve başarıya ulaştı. Bu, garip değil” diyerek, bu durumun teknokratlarla maskelenen Müstakbel güçlerinin iflasını gösterdiğini ifade etti.