İran Meclis Başkanlık Kurulu üyesi Behruz Nimeti, Cuma günü düzenlenecek genel seçimlerin sonrasında meclisteki dengelerde herhangi bir değişikliğin meydana gelmesini beklemediğini belirtti. İtimat Online haber sitesinin aktardığına göre Nimeti, “Bazıları, seçimlerde kazananın olacağını zannediyor. Ancak bu kesinlikle gerçekleşmeyecek. Beklemek gerekir” dedi. İran’da seçim güvenliğini denetleme ve adaylık başvurularını karara bağlama görevini yerine getiren Anayasayı Koruma Konseyi, geçtiğimiz Salı günü, seçimlere girebilecek adayların listesini yayınladı. Anayasayı Koruma Konseyi Sözcüsü açıklamasında, meclisteki mevcut milletvekillerinin üçte birinin ‘yolsuzluk davaları’ ve ‘iman zayıflığı’ gerekçesiyle seçimlere giremeyeceğini aktarmıştı. Nimeti, Konsey’in daha önce ‘delilleri inceleme sözü verdiğini’ anımsatarak, “Anayasayı Koruma Konseyi, adayların uygunluğunu tek seferde reddetti. Mevcut milletvekilleri, siyasetçiler ve defalarca kez milletvekilliği yapanlar dahil, seçimlerde etkili olan kişilerin uzaklaştırılmasıyla bu iş bitmeyecek” ifadelerini kullandı. Nimeti, meclis sandalyelerinin, şu anki meclis dengeleri korunacak şekilde 3 cephe arasında paylaşılacağını tahmin ettiğini söyledi. İran’da siyaset sahnesinde ön plana çıkan iki ana blok var: Muhafazakârlar ve reformistler. Bu iki blok aday listelerini Anayasayı Koruma Konseyi’ne sunar. Ancak bu seferki seçimlerde bloklar arasında bir bölünmenin olduğu söylenebilir. Nitekim Reformistler Hareketi Yüksek Komitesi, daha önceki açıklamasında, ‘çok sayıda adayın engellenmesi’ ve ‘adaletli bir seçimin imkansızlığını’ protesto etmek için bu yıl Tahran başta olmak üzere birkaç şehirde aday listesi sunmayacağını bildirmişti.Tahran cephesi Muhammed Rıza Arif başkanlığındaki Reformistler Hareketi Yüksek Komitesi, diğer reformist siyasi partilere ise listelerini sunmasına izni vermişti. Bunun üzerine etki alanları sınırlı bazı partiler, Tahran cephesini oluşturmak için harekete geçti. İran’ın eski Cumhurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani’nin grubu İslami İşçi Partisi’ne yakınlığıyla bilinen Sazendegi gazetesi, parlamento seçimlerine girmeyi savunan yazılar yayınlıyor. Sazendegi gazetesi iki gün art arda ‘Rafsancani’nin dostları’ ismi altında aday listesi yayınladı. Söz konusu listede, 5 İslami İşçi Partisi üyesinin yanı sıra, küçük reformist partilerin üyeleri, eğitimci, gazeteci doktor, eski milletvekili ve sendikalardan bağımsızların yer aldığı aday isimleri bulunuyor. Reformcu gruba İran Cumhurbaşkanının parlamento işlerinden sorumlu eski yardımcısı ve Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi Üyesi Mecid Ensari başkanlık ediyor.“Radikal ve sapmış akım” Sazendegi gazetesi Perşembe günkü sayısının manşetinde, Haşimi Rafsancani’nin fotoğrafının üzerindeki İran bayrağının orta kısmına “radikal ve sapmış akıma karşı duracağız” ifadelerine yer verdi. AFP ise İran seçimleriyle ilgili hazırladığı haberinde ‘muhafazakarların çok daha güçlü bir şekilde döneceği’ değerlendirmesinde bulundu. İran Meclisi, ülkedeki üç karar alıcı otoriteden biri olarak nitelendiriliyor. Ancak meclisin kanun çıkarma sürecini denetleme rolü, Anayasayı Koruma Konseyi veya Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi gibi yapılar tarafından bazı dönemlerde engellemelere maruz kalabiliyor. Söz konusu iki konseyin üyeleri ise İran Dini Lideri Ali Hamaney tarafından belirleniyor. İran devlet kurumlarındaki birçok yetkilinin ataması Hamaney’in kararları doğrultusunda gerçekleşiyor. İran halkı ise doğrudan milletvekillerini seçiyor. Meclis onayından geçen bir tasarı yürürlüğe girmesi için, tasarının Anayasayı Koruma Konseyi’ne sevk edilmesi ve konsey başkanının onaylaması gerekiyor. Ülkede 290 sandalyeli İran Meclisi seçimleri 4 yılda, Uzmanlar Meclisi seçimleri ise 8 yılda bir düzenleniyor. 18 yaşın üstündeki her İran vatandaşı seçme ve seçilme hakkına sahip oluyor. Seçimlere katılacak olan adaylar, bir hafta boyunca seçim çalışmalarını sürdürüyor ve halkın sandık başına gitmeden önceki son 24 saatte herhangi bir seçim çalışmasında bulunamıyor.İki ana cephe Adaylar genelde seçimlere iki ana cepheden katılıyor: Muhafazakârlar ve reformistler cephesi. Muhafazakâr cepheden adaylıkları kabul edilen kişilerin sayısı reformculara kıyasla oldukça fazla. Muhafazakarlar, kendisini "teknokrat" olarak tanımlayan Tahranın eski belediye başkanı Muhammed Bakır Galibafın etrafında toplanıyor. Bu cephe 2015’te imzalanan nükleer anlaşmaya destek vermişti. Tahran’daki aday listesinin en başında yer alan Galibaf, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde daha önce 3 kez aday oldu. 2005-2017 Tahran Belediye Başkanlığı ve bir dönem Polis Müdürlüğü görevlerinde bulunan Galibaf, daha önce Devrim Muhafızları Ordusu üyesiydi. Ancak muhafazakârlar ile radikal muhafazakârlar arasındaki anlaşmazlıklar, bugüne kadar iki tarafın aynı listeyle seçime girmesine engel oldu. Kendilerini ‘devrimciler’ diye niteleyen radikal muhafazakârlar, nükleer anlaşmaya ve Batı ile yapılan anlaşmalara muhalefet ediyor.Seçimi boykot çağrısı Diğer taraftan Tahranda bulunan Emir Kebir Teknik Üniversitesi öğrencileri, dün düzenledikleri protestolarda seçimi boykot etme çağrısında bulundu. Emir Kebir Teknik Üniversitesi, İran Devrim Muhafızları’nın Ukrayna uçağının düşürülmesinde sorumluluğunu kabul etmesinin ardından çıkan protestoların başlangıç noktasıydı. Öğrenciler, İranlı aktivist Bahar Hidayet’in gözaltına alınmasına tepki gösteren sloganlar attı. Hidayet’in, geçtiğimiz Salı günü telefonla ailesine gözaltına alındığı haberini verdiği ve üniversitedeki güvenlik merkezine çağrıldıktan sonra kendisinden haber alınamadığı belirtiliyor. Reform cephesine yakınlığıyla bilinen İmtidad internet sitesi, geçtiğimiz hafta, savcılığın suçlamaların niteliğini açıklamadan Hidayet hakkında gözaltı kararı çıkardığını okuyucularına servis etti. Öğrenciler, insan hakları alanında yürüttüğü faaliyetler sonrasında gözaltına alınan Hidayet’in serbest bırakılması çağrısında bulundu. İran basınında çıkan haberlerde, Besic güçlerinin öğrencilerin protestoların ardından bildiri okumasını engellediği aktarıldı.
مشاركة :