​Libya krizinin çözümüne yönelik girişimler devam ediyor

  • 3/17/2020
  • 00:00
  • 5
  • 0
  • 0
news-picture

Libya’daki durumun kötüleşmesi, ülkedeki siyasi ve toplumsal tarafların çoğunun, ülkelerindeki krizle ilgili uluslararası konferanslar veya bölgesel girişimler düzenleme çağrılarına olan güvenlerinin kırılmasına yol açtı. Bu çerçevede birçok Libyalı, bugün sadece Libya sorununun karmaşıklığının önemli bir nedeni olarak gördükleri ‘dış müdahalenin’ durdurulmasını talep ediyor. Söz konusu taleple eş zamanlı olarak Arap Birliği’nin Libya Temas Grubu, mevcut sahnede etkin siyasi tarafların, kabile liderlerinin, valilerin, kadınların ve gençlerin de katılımıyla, Birlemiş Milletler (BM) sponsorluğunda gelecek Temmuz ayında Libya ulusal uzlaşısı için bir konferans düzenleme çağrısında bulundu. Ancak Cezayir Başbakanı Abdulaziz Cerad’ın, ülkesinin ev sahibi olabileceğini ifade ettiği konferans, ‘devlet başkanları, başbakanlar, uluslararası taraflar ve uluslararası kuruluşların katılımıyla düzenlenen ve sonuncusu Berlin Konferansı olmak üzere ülkedeki krize değinilen girişim ve konferansların başarısızlıkla sonuçlanmasının’ ardından ortaya atıldı. Libyalılar, Eylül 2014’ün sonunda ‘Gadames 1’ konferansının düzenlenmesinden şu ana kadar, Muammer Kaddafi rejiminin çöküşünden kaynaklanan kaosun yok edilmesini ve savaşın durdurulmasını istiyor. Afrika Parlamentosu üyesi ve Kuzey Grubu raportörü Salih Kalama, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Zaman zaman siyasi çözüm girişimleri hakkında bir şeyler duyuyoruz. Ancak resmi olarak sunulmadıkları için bunların bir vizyon olmadığına inanıyorum. Bunlar, başta Afrika Birliği olmak üzere bazıları tarafından arenada görünme çabalarından başka bir şey değildir” ifadelerini kullandı.  Ülkedeki kriz, Ağustos 2014’te BM’nin Libya dördüncü temsilcisi Bernardino Leon’un Libya diyalog turlarını başlatmasıyla ülkenin güney batısındaki Gadames şehrine yönlendirildi. Aynı yıl Eylül sonunda ‘Gadames 1’, Aralık ayında da ‘Gadames 2’ konferansları düzenlendi, ancak herhangi bir çözüme ulaşılamadı. Mesele, daha sonra Ocak 2015 ortalarında 10 gün arayla düzenlenen iki Cenevre turuna taşındı. Bunlara rağmen Libya halkı, ülkede barışı ve güvenliği yeniden tesis edecek bir çözüme karşı umudunu kaybetmedi. Kasım 2015’in sonlarında Fas’ta Suheyrat Anlaşması imzalandı. Ancak anlaşmaya ilişkin anlaşmazlıklar genişledi. Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri, geçen hafta sonunda Rabat’ta, Libya’nın siyasi girişimlere ihtiyacının bulunmadığını açıkladı. Mişri, “Uluslararası girişimler ve konferanslar, Libya krizine, Fas’ın Suheyrat şehrinde imzalanan siyasi anlaşmayla mevcut olanlardan başka bir çözüm bulamıyor” dedi. Bununla birlikte Libya vatandaşı olan Muhammed Bubekir, yerel lehçeyle siyasi girişimler başlatma hususundaki görüşlerini dile getirdi. Bubekir, “Bu toplantılardan bıktık. Bize çatışmalardan, milislerden ve savaşlardan başka bir şey vermedi” dedi. Libyalılar, ülkedeki çatışmanın temel olarak ‘servet ve yönetim’ etrafında olduğunu söylerken, “Herkes, ister iç taraflardan isterse de dış ülkelerden olsun, petrol pastasından pay almak ve iktidar koltuğunda oturmak istiyor” değerlendirmesinde bulundu. Trablus’un batısındaki Sabratha şehrinde balıkçılık yapan Muhammed, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Libya’ya yönelik dış müdahalenin Libya krizinin derinleşmesinin nedeni olduğuna dikkati çekti. Afrika Parlamentosu üyesi ve Kuzey Grubu raportörü Salih Kalama, “Afrika Birliği, Cezayir veya diğerleri, geçtiğimiz yıllarda Libya’daki koşullar çerçevesinde neredeydi? Afrika Birliği’nin durumu çözme yönünde gerçek bir niyetinin bulunmadığına inanıyorum” dedi. 19 Ocak’ta Berlin konferansındaki 11 ülke, BM’nin Libya’ya yönelik ambargosuna saygı gösterme ve iç işlere müdahale etmeme taahhüdünde bulundu. Ancak BM raporlarına göre bu durumların hiçbiri gerçekleşmedi. Trablus’taki Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne (UMH) yakın bir yetkili, “Afrika Birliği tarafından kabul edilmiş olsun ya da olmasın, konferanslara ve girişimlere katılma hususunda herhangi bir engel bulunmuyor” dedi. Yetkili, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Berlin’e iyi niyetli şekilde gittik. Ancak savaşı durdurma çabalarını kasıtlı şekilde bozmaya çalışanlar var” ifadelerini kullandı. Yetkili ayrıca, UMH’yi ‘Trablus’taki ateşkesi ihlal etmekle’ suçlayan Ulusal Ordu’ya dikkati çekti.

مشاركة :