​Akuri: Trablus’a yabancı savaşçı transferi devam ediyor

  • 3/23/2020
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Libya Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi ve Uluslararası İşbirliği Başkanı Yusuf el-Akuri, Cezayir’in eski Dışişleri Bakanı Ramtan Lamamra’nın Birleşmiş Milletler’in (BM) Libya misyonuna başkanlık etmek üzere atanması konusunda peşin hüküm vermeme çağrısında bulundu. Akuri, “Henüz istifa eden yetkili Gassan Selame’nin yerine Lamamra’nın atanması hususunda resmi bir karar verilmedi” dedi.Yusuf el-Akuri, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Cezayir devletiyle tarihsel ilişkilerimiz var. Ülkemizin istikrarını desteklemek üzere olan tavırlarını takdir ediyoruz. Onlarla ilişkiler geliştirmek istiyoruz. Ancak eğer Lamamra’nın politikaları ve kararları Libyalıların bu hususta fikir birliği kazanmasını sağlayamazsa durum, iki kardeş ülke olan Libya ve Cezayir arasındaki ilişkide bir hassasiyete sebebiyet verebilir.” Akuri, mevcut durumu Birleşmiş Milletler Siyasi İşler Destek Misyonu Başkan Yardımcısı Stephanie Williams’ın yürüttüğüne dikkat çektiği açıklamasını şöyle sürdürdü: “Aldığımız raporlara göre Libya’ya yönelik savaşçı transferi durmuyor. Ateşkese daha önce de saygı gösterilmedi. Bu durum, belirli ülkelerden gelen dış müdahalenin devam ettiğini ve mevcut koşullarda ateşkes için çaba sarf edilmediğini gösteriyor.” Yusuf el-Akuri, ‘son haftalarda Libya parlamentosu tarafından sarf edilen çabalara ve Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin (UMH) tanınması kararının iptal edilmesi talebine’ uluslararası toplum tarafından gösterilen ilgi eksikliği dolayısıyla da üzüntüsünü dile getirdi. Akuri, “Seçilmiş bir parlamento olarak birçok vesileyle ‘anlaşma maddelerinin uygulanmadığını ve sahneyi onarmak yerine karmaşıklaştırmaya katkıda bulunan bir süreçten geçildiğini’ belirtmiş olmamıza rağmen ne yazık ki uluslararası toplum, Suheyrat Anlaşması’nın tek siyasi mercii olarak tanınmasında ısrar ediyor” dedi. Akuri, Libya’nın zenginliğinin ve özellikle de petrol gelirlerinin boşa harcanmasının yanı sıra UMH’nin Türkiye hükümetiyle yaptığı güvenlik anlaşmasına da dikkat çekti.Libyalı yetkili sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaşananlar, Suriyeli paralı askerlerin ve diğerlerinin harcamalarının yanı sıra kabileleri, gelirleri dağıtarak adaletsizliği protesto etmek için petrol alanlarını kapatmaya itti. UMH’nin politikası, devlet kaynaklarının azalmasıyla sonuçlandı.” UMH tarafından şu ana kadar kullanılan ifadelerin ve tutumun, çözüme uzanan siyasi diyalogun başlaması hususundaki ciddiyetlerini gösterdiğini söyleyen Akuri, “Biz, herkesle dengeli ilişkiler kurmayı isterken halihazırda bu hükümetin bazı devletleri desteklemeye meylettiğini görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Yetkili ayrıca bölgesel ve Avrupalı ülkelerin Libya’nın içişlerine müdahalesini de reddettiklerini vurguladı. Akuri, Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi’nin Tunus Temsilciler Meclisi başkanlığındaki varlığı göz önüne alındığında geçen aylarda bazı Libyalı tarafların ‘Tunus ile olan ilişki yaklaşımını değiştirme’ olasılığına dair korkularını azaltmaya çalışmıştı. Bu çerçevede Akuri “Tunus ve Cezayir de dahil olmak üzere bölgedeki ülkelerle ilişkilerimiz iyi ve dengeli. Bu ülkelerin de tavırları dengeli ve ülkemizin iç işlerine yönelik dış müdahaleyi reddetmekteler” dedi. Ülkelerin savaşçı göndermeye devam etmesinin bölgeyi istikrarsızlaştıracağına dair bir anlayış olduğunu belirten Akuri “Zira Libya’ya en yakın ülkeler olmaları dolayısıyla durumdan en çok etkilenenler de onlar olabilir” dedi. Bölgenin güvenliğine yönelik hissettikleri endişe nedeniyle Mağrib ülkeleriyle daha fazla koordinasyon kurulmasını istediklerini vurguladı. Temsilciler Meclisi’nde Petrol Şirketi İzleme Komitesi Başkanı olan Akuri, Libya topraklarındaki maden kaynaklarına önem gösterilmesi gerektiğine dikkat çekerken yatırım yapmanın ümit verici olabileceğini kaydetti.

مشاركة :