Bazı ülke ve bölgeler hareket kısıtlamalarını gevşetmeye giderken, bir diğerleri ise vatandaşlarını Kovid-19 virüsü için bir aşı bulunana kadar sürebilecek olan sosyal izolasyon kurallarıyla yaşamaya hazırlıyor.   Ülkesi geçen hafta ‘salgını kontrol altına aldığını’ ilan eden Alman Şansölyesi Angela Merkel, Almanya’nın hala başlangıcında olduğu koronavirüs salgıyla uzun süre yaşamak zorunda kalacağını vurguladı. Merkel, Alman Federal Meclisi’nde yaptığı açıklamada “Salgının son aşamasında değil, hala başlangıcındayız. Biraz zaman kazandık” diyerek bu vaktin sağlık sistemini güçlendirmek için iyi şekilde kullanıldığını belirtti. Bazı eyaletlerin koronavirüs nedeniyle alınan kısıtlamaları azaltmadaki tutumunu eleştiren Alman şansölyesi, federal hükümet ve eyaletler tarafından geçen hafta alınan kararların uygulanmasının “aşırı derecede olduğu söylenmese de bu eyaletlere bazı hususlarda özgüven getirdiğini” vurguladı. Ancak hangi eyaletleri kastettiğine değinmedi. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ise yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadelenin uzun süreceği konusunda uyarıda bulundu. Video konferans aracılığıyla yapılan bir basın açıklamasında konuşan WHO Genel Müdürü Tedros Adhanom Ghebreyesus, “Yanılmayın, daha çok yolumuz var. Virüs uzun süre daha bizimle olacak” dedi. Nitekim Adhanom, Aralık ayında Çin’de patlak verdiğinden bugüne kadar dünyada 191 bin 61 kişinin ölümüne neden olan salgınla mücadelede gevşemekten korkuyor. AFP’nin haberine göre, WHO’nun Cenevre’deki karargahından açıklamada bulunan Adhanom, “Bugün karşı karlıya olduğumuz en büyük tehlike, ihmalkarlık. İlk veriler, dünya nüfusundaki çoğunluğun koronavirüs karşısında savunmasız halde olduğunu gösteriyor” ifadelerini kullandı. John Hopkins Üniversitesinin paylaştığı verilere göre, ABD’de dün kaydedilen can kayıplarının Çarşamba günü kaydedilen rakamdan düşük olduğu görüldü. Karantina karşıtı gösterilerin devam ettiği ABD, 50 bin 243 ölümle Kovid-19 bilançosu en yüksek olan ülke konumunda. ABD’de ikinci bir salgın dalgasının yaşanacağından korkuluyor. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) Direktörü Robert Redfield, koronavirüs ve mevsimsel gribin çakışması nedeniyle önümüzdeki kış dönemindeki durumun şuan yaşadığımızdan daha zor olacağı düşüncesini bildirdi. Bu duruma ve salgından etkilenen bazı bölgelerdeki hastanelerde yaşanan trajik duruma rağmen, ABD Başkanı Donald Trump geçen hafta ülkedeki ekonomik faaliyetleri yeniden başlatma zamanının geldiğini belirtti. Ancak bu karar, durumun ciddiyetine bağlı olarak değişecek şekilde eyalet yöneticilerine bırakıldı. Böylece bazıları sosyal izolasyonu derhal azaltmaya gitti. Karantina önlemlerine bağlılığını sürdüreceğini ilan eden bazı eyaletlerde ise ekonomi çarkının dönmesi çağrısında bulunan gösteriler günden güne artıyor. Ekonomik durgunluk tehdidi karşısında bazı ekonomik faaliyetleri yeniden başlatmayı düşünen bazı Avrupa ülkeleri, geçen aydan bu yana uygulanan izolasyon önlemlerinden kademeli olarak çıkmaya hazırlanıyor. Almanya’nın yanı sıra, Avusturya, Norveç ve Danimarka da bir yandan bazı sosyal izolasyon kurallarını korurken diğer yandan izolasyon tedbirlerini hafifletmeye başladı. İtalya, Fransa, İsviçre, Finlandiya ve Romanya da karantinayı dikkatli bir şekilde kaldırmaya hazırlanıyor. Pandemi; 24 Nisan itibariyle Dünya çapında 25 bin 549’u İtalya, 22 bin 157’si İspanya, 21 bin 856’sı Fransa ve 18 bin 738’i İngiltere’de olmak üzere toplamda 191 bin 176 kişinin ölümüne neden oldu. Son 24 saatte 600’den fazla ölümün kaydedildiği İngiltere’nin Sağlık Direktörü Prof. Chris Whitty’nin açıklamaları, Londranın önümüzdeki haftalarda izolasyon önlemlerini hafifletme yolunda ilerleyeceğini umanları hayal kırıklığına uğrattı. Zirâ Whitty, “Uzun vadede, oldukça etkili bir aşı ya da ilaç sayesinde mükemmel bir çözüme ulaşmayı ve can kaybı kaydetmekten kaçınmayı başaracağız” ifadelerini kullandı. Ülkeler arasındaki aşı geliştirme yarışları, büyük laboratuvar ve ilaç şirketlerinin katılımıyla devam ediyor. Aşıların onaylanmasından sorumlu Alman federal makamları, Çarşamba günü araştırma şirketi BioNTech ve ilaç şirketi Pfizer’e koronavirüse karşı geliştirilen bir aşının klinik araştırması için onay verdi. Uzmanlara göre, şuanda tüm dünyada 5 farklı aşı projesi mevcut. Ancak etkili ve güvenli bir bileşimin 12 ila 18 aylık bir süre gerektireceği bekleniyor. Diğer yandan, salgın benzeri görülmemiş yansımaları olan küresel bir ekonomik krizi körüklemeye devam ediyor. Dünyanın bir kısmının işi bıraktığı bir zamanda, Ülke liderleri; Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) 1945ten bu yana en kötüsü olarak tanımladığı ekonomik krizin etkilerini kontrol altına almaya çalışıyor. Dünya Bankası dün, koronavirüs salgınının ve hükümetin bununla mücadeledeki politikalarının gıda tedarik zincirlerini aksatabileceği, fiyatlar 2020’de sabit kalsa da gıda ürünleri tedarikinin tehlike altında olabileceği konusunda uyardı. Dünya Bankası tarafından yayınlanan raporda; ülkelerin Kovid-19’la mücadelede aldığı prosedürler nedeniyle düşüşün görüldüğü petrol, maden ve endüstriyel hammadde fiyatlarından ziyade tarım ürünleri fiyatlarının istikrarını koruyacağı öngörüldü. Raporda, “Ekonomik büyüme ile daha az ilişkili olan tarım ürünleri fiyatlarında, taşımada kullanılan kauçuk malzemesi hariç, 2020 yılının ilk çeyreğinde hafif düşüşler yaşandı. Üretim seviyelerinin ve temel gıda stoklarının rekor seviyeye yükselmesiyle birlikte, fiyatların bu yıl büyük ölçüde sabit kalması bekleniyor. Dünya Bankası ise üreticilerin istihdam gibi ticareti hareketlerde ve gübre ve böcek ilacı gibi kaynaklarda aksaklıklarla karşılaşabileceği konusunda uyardı. Dünya Bankası’ndan raporun hazırlanmasına katkıda bulunan ekonomist John Baffes, Kenya ve Tanzanyadan Avrupaya gül ihracatının çöktüğünü, Kuzey Afrika’daki meyve sebze tedarikçilerinin ise sıkıntı çektiğini belirtti. AFP’ye konuşan Baffes, “Bu tedarik zincirlerinin ne kadar karmaşık olduğunu görebiliyoruz” dedi. Rusya’nun buğday ve Vietnam pirinç ihracatına kısıtlamalar getirmesiyle, diğer ülkeler de kısıtlamalara gitmeye başladı. Filipinler ise daha fazla pirinç ihracatı yaptı. Küresel bir insani felaketle ilgili endişelerini dile getiren Birleşmiş Milletler, açlıktan muzdarip insan sayısının 2020nin sonuna kadar 250 milyonun üzerine çıkarabileceğini bildirdi. Diğer yandan, salgının Vuhan şehrinde patlak verdiği Çin, yurtdışından ülkeye gelenler nedeniyle ikinci bir salgın durumunun yaşanabileceğinden korkuyor. Rusya’ya yakın olan Harbin şehrinde Çarşamba günü kısıtlamalar sıkılaştırılmıştı.