Mısır, 1 Mayıs’ta Sina’daki bir terör odağına yönelik düzenlenen baskında 2 radikalizm yanlısının öldürüldüğünü duyurdu. Ordu Sözcüsü Tamer er-Rıfai, 1 Mayıs’ta Facebook üzerinden şu açklamayı yaptı: “Silahlı kuvvetlerin terörizmle mücadele çabaları ve Sina’nın kuzeyindeki bir tarım arazisinde bir terör odağının var olduğunu gösteren istihbarat bilgileri ışığında operasyon düzenlendi. Karşılıklı açılan ateş sonucunda 1 tekfirci unsur hedef alınarak etkisiz hale getirildi. Unsurlara ait silah, mühimmat ve telsiz cihazlarına da el konuldu. Silahlı kuvvetler, görevlerini kararlılıkla yerine getirmeye, terörizmin kökünü kazımaya, Mısır’ın güvenliğini ve istikrarını korumaya devam ediyor.” Mısır ordusu geçen perşembe günü yaptığı açıklamada, Sina’nın kuzeyindeki bomba yüklü bir aracın infilak ettiğini, 10 askeri personelin öldüğünü ve yaralananlar olduğunu açıkladı. Terör unsurları, ordu ve polisin Sina’daki teröristlere ve yaşam alanlarına yönelik başarılı faaliyetlerinden dolayı bir süredir bölgede görünmüyordu. Güvenlik uzmanları Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada şu bilgileri verdi: “El yapımı patlayıcıların yeniden kullanılmaya başlanması, teröristlerin zayıf yeteneklerinin bir kanıtıdır. Yalnızca medyada yaygara koparmayı ve yaralanmalara neden olmayı amaçlıyorlar.” Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi de silahlı kuvvetlerden şehitlerin yasını tutarken geçen perşembe akşamı yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Şer güçleri halen bu vatanı ele geçirmeye çalışıyor. Ancak Allah’ın ve Mısır halkıyla güçlü ordusu sayesinde, ayrıca güç ve inançla, bu sinsi unsurların umutlarını parçalayabiliyoruz.” Mısır ordusu ve polisi, bölgeyi DEAŞ terör örgütüne bağlı Sina Vilayeti adlı örgüte (eski adıyla Ensar Beytul Makdis) mensup radikal unsurlardan temizlemek için Şubat 2018’den bu yana Sina’nın kuzeyinde ve merkezinde büyük bir güvenlik operasyonu yürütüyor. Mısır’da eski İçişleri Bakanı Yardımcısı Tuğgeneral Faruk el-Megrahi de duruma dair şu açıklamayı yaptı: “Teröristlerin el yapımı patlayıcıları döşemeye başlanması, mücadele yeteneklerinin zayıflığının bir kanıtıdır. Sina’daki polis ve askerlerin yoğunluğu karşısında herhangi bir çatışmayı yürütebilmeleri için gereken sayıya sahip değiller. Terör gruplarının artık eskisi gibi silah ve teçhizat tedarik etme yeteneği yok. Sadece sınırlı imkanlarla Sina’daki uyuyan hücrelerin yürüttüğü eylemler var.” dedi. Uluslararası terörle mücadele uzmanı Albay Hatim Sabir de konuya dair açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Sina’da ordunun elindeki veriler, 2013’te teröristlerin Mısır devletine karşı 306 operasyon, 2019’da 1 ve 2020’de de şu ana kadar 1 operasyon gerçekleştirdiğini ortaya koydu. Terör örgütleri geçen nisan ayında Kahire’deki el-Amireya mahallesinde yaşananlar gibi, Meşhed’deki bazı teröristlerin yeniden sivillere yüklenmesi için yeni tip koronavirüsü kullandılar. Mısır’da ilan edilen kısmi sokağa çıkma yasağından yararlandılar. El yapımı patlayıcılar döşeme, bu patlayıcıların tedariki ve hazırlanması, medyada ses getirilmesi ile yaralanma ve ölüm vakaları göz önüne alındığında bunların terör örgütlerinin başvurduğu yöntem olduğu görülür. Teröristler artık herhangi bir yeteneğe sahip olmadıkları Sina’da, ordu ve polise karşı herhangi bir operasyonda başarı sağlayamadıklarından bu yönteme başvurdu.” Diğer yandan 1 Mayıs’ta, şehit düşen askerlerin cenazelerine katılan Mısırlılar terör gruplarına karşı sloganlar attılar. Mısır Bakanlar Kurulu, “Mısır halkı, silahlı kuvvetlerin ülke güvenliğini, toprak bütünlüğünü ve istikrarını koruma ve çocuklarını ulus ve din düşmanlarına karşı koruma çabalarını takdir ediyor” açıklamasında bulundu. Ezher’den yapılan açıklamada da “Bu suç eylemleri, faillerinin rezilliğini ve insanlığın en ufak manasına bile sahip olmadıklarını gösteriyor” denildi. Aynı şekilde Mısır Kıpti Ortodoks Kilisesi de terörizmle ve ülkeyi istikrarsızlaştırmaya çalışan herkesle mücadelede silahlı kuvvetlerle tam dayanışma içerisinde olduklarını vurguladı. Tuğgeneral Faruk el-Megrahi, terör eylemlerinin zamanlaması ile Mısır ordusunun kahramanlığının tüm dünyaya gösterildiği ‘El-İhtiyar’ dizisinin yayınlanma zamanı arasında bağlantı kurdu. “Teröristler, saldırıyla gözleri diziden ayırmayı amaçladı. Ama bu, kendilerine ve uyuyan hücrelerine karşı geri tepti” dedi. Eski Albay Sabir de Megrahi’nin görüşüne destek verdiği açıklamasında “Teröristler, Sina’daki planlarını açığa çıkaran El-İhtiyar dizisine karşı yeni bir ivme ortaya koymaya çalıştı” dedi. Ramazan Ayı’nda yayınlanan ‘El-İhtiyar’ dizisi, 2017 yılında Refah bölgesindeki 103’üncü Tabur Komutanı olan ve bir terör saldırısında öldürülen Mısırlı subay Ahmed el-Mansi’nin hayatını anlatıyor.   Mısır hükümetinden geçen perşembe akşamı yapılan açıklamada şu ifadelere yer verilmişti: “Bu aşağılık girişimler (yani Sina olayları) yok edilmeye mahkûmdur. Ülke, güvenli şekilde kalacak ve tarih kitapları, anavatanlarını savunanlardan büyük bir övgüyle söz edecektir.”