Mısır, Sudan ve Etiyopya arasındaki Nahda (Rönesans / Hedasi) Barajı’na dair görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlanması, Baraj’ın kaderi hakkında yeniden bir belirsizliğe yol açtı. Geçen Temmuz ayından bu yana müzakerelere öncülük eden Afrika Birliğine (AfB) üç ülkenin ortak bir anlaşma metni sunması bekleniyordu. Üç ülke arasındaki birçok hukuki ve teknik noktadaki anlaşmazlıklar, cuma günü Afrika Birliği (AfB) ofisine sunulmak üzere ortak bir anlaşma taslağı hazırlanamamasına neden oldu. Sonuç olarak, her ülkenin bir sonraki aşama için vizyonu da dahil olmak üzere AfB Dönem Başkanlığını yürüten Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa’ya ayrı ayrı mektup göndermesine karar verildi. Etiyopya Su, Sulama ve Enerji Bakanı Seleshi Bekele, toplantıların Eylül ayı ortasında yeniden başlamasını beklediğini ifade etmişti. Mısır’dan ilgili bir kaynak ise Şarku’l Avsata yaptığı açıklamada "ülkesinin, gönderilen raporlarla ilgili Afrika Birliği’nin ve uluslararası gözlemcilerin tutumuna ve yaklaşan müzakerelerin şekli ve Etiyopya uzlaşmazlığını durdurma olasılığına ilişkin görüşüne bağlı olarak müzakerelerin devam etmesi konusundaki tutumuna karar vereceğini" aktardı. Sudan hükümeti, müzakerelerin mevcut haliyle sonuçsuz kalacağı konusunda Mısır ile aynı fikirde. Sudan Sulama Bakanı Yasir Abbas, Nahda Barajı müzakerelerinde anlaşmaya varmak için üç ülkenin, bakanlardan daha yüksek üst düzey siyasi liderlerinden bir karar gerektirdiğini ve müzakerelerin mevcut formatta sürdürülmesinin mümkün olmayacağını belirtti. Sudan resmi haber ajansının SUNA’nın Bakan Abbas’tan aktardığına göre Abbas, Afrika Birliği tarafından belirlenen 28 Ağustostaki müzakereler sonunda beklendiği şekilde, üç ülkenin sundukları taslaklardan ortak bir anlaşma taslağı oluşturamadıklarını bildirdi. Bakan Abbas açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "Müzakere yöntemi değiştirilmelidir. Mevcut yöntem işe yaramaz hale geldi. Değişiklik ABD, Avrupa Birliği (AB) ve Dünya Bankasından gözlemcilere, Afrika Birliği öncülüğünde arabulucu olmaları için daha büyük bir rol verecek şekilde olmalı.” Etiyopya, Nahda Barajının ekonomik kalkınma ve elektrik arzı için gerekli olduğunu düşünürken, Sudan ve Mısır 145 metre yüksekliğindeki ve Afrikanın en büyüğü olacak olan mega projenin suya erişimilerini sınırlayacağından endişe ediyor. Mısır ve Sudan, "Uyuşmazlıkları çözmek için etkili ve bağlayıcı bir mekanizmayı garanti altına almak şartıyla, 2015 yılında imzalanan İlkeler Beyannamesi anlaşması ve uluslararası hukuk ilkelerine uygun olarak üç ülkenin hak ve menfaatlerini garanti altına alan bağlayıcı bir anlaşmaya varılması gerekliliğini" vurguluyor. Mısırın eski Su Kaynakları Bakanı Dr. Muhammed Nasruddin Allam, özellikle teknik ihtilaflar hukuki ve siyasi ihtilaflar ile karşılaştırıldığında sınırlı olduğu için, müzakerelere teknik destekle beraber, Dışişleri Bakanı tarafından yönetilecek daha geniş bir siyasi çerçeve sağlanmasını teklif ediyor. Anlaşmazlıklar, kuraklık dönemlerinde baraj gölünün doldurulması süreci, anlaşmazlıkların çözüm mekanizması ve ulaşılacak anlaşmaların bağlayıcı yükümlülüklerine ek olarak Etiyopyanın Mavi Nil suyundan pay alma talebi ve burada gelecekteki projeleri üzerinde yoğunlaştı. Güney Afrika liderliğindeki üçlü müzakereler, Addis Ababanın baraj sorunuyla ilgili tüm konular üzerinde anlaşmaya henüz varmadan önce Mavi Nilin sularını paylaşmaya yönelik bir anlaşmayı yeniden müzakere etme konusunda ısrar etmesi üzerine Ağustos ayı başlarında geçici olarak askıya alınmıştı.
مشاركة :