Tunus’taki siyasi krizde daha fazla karmaşanın önünü açacak yeni bir gerilim yaşanıyor. Muhalefet partileri, Hişam el-Meşişi hükümetine, Tunusluların sağlık ve ekonomik alanındaki önceliklerini dikkate alan bir hükümet kurulmasını bekleyen ‘geçici bir hükümet’ gibi davrandığını belirterek sert eleştiriler yöneltirken mevcut hükümeti destekleyen ve meclis çoğunluğunu oluşturan üç parti, Cumhurbaşkanı Kays Said ile yaşadığı anlaşmazlıkta Meşişi’ye verdikleri desteğin sürdüğünü vurguladılar. Üç parti ayrıca, Tunusluların talep ettiği önceliklere ulaşmak için itidal çağrısında bulundu. Muhalefet kanadındaki Demokratik Akım Partisi’nin önde gelen isimlerinden Muhammed el-Arabi el-Celasi, mevcut hükümetin ‘temelsiz’ olduğunu, vekil bakanlardan oluştuğunu ve başbakanın aynı zamanda içişleri bakanı olarak görev yaptığını belirterek, hükümetin Tunusluların içinde bulundukları koşullardan uzak durmasının onu ‘geçici bir hükümet’ haline getirdiğini belirtti. Mevcut hükümetin er ya da geç düşeceğini söyleyen Celasi, bunun ‘kaçınılmaz bir son’ olduğunu da sözlerine ekledi. Celasi sözlerini şöyle sürdürdü: “Meşişi hükümeti, siyasilerden ve Meclis’ten aldığı destekle Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere devlet kurumlarıyla tam bir kopuş yaşıyor. Ancak bu destek sonsuza kadar devam etmeyecektir. Hükümet her an istifa edebilir.” Meşişi hükümetinin geçtiğimiz Ocak ayında ülkede patlak veren sosyal ve ekonomik protestoları, ele alış şekline ağır eleştirilerde bulunan Celasi, basına yaptığı açıklamada “Tunuslulara karşı güvenlik aygıtlarının kullanılması, Meşişi’yi baskıcı bir generale dönüştürdü” ifadelerini kullandı. Tunus muhalefeti, Meşişi hükümetini zayıflatmak ve destekçilerini etkilemek için tüm cephelerde baskı oluşturmaya çalışıyor ve bu çerçevede Raşit el-Gannuşi’nin Meclis Başkanlığından alınması için bir kampanya yürütüyor. Gannuşi’nin Meclis Başkanlığından alınmasının, ‘Tunustaki krizin çözülmesi ve kaybedilen siyasi dengenin yeniden sağlanması için önemli bir adım’ olduğunu düşünen muhalif partiler, bu bağlamda, Gannuşi’nin görevden alınması için bir imza kampanyası başlattı. Dilekçeyi imzalayan milletvekillerinin sayısının yüzü aştığını vurgulayan muhalif partiler, Gannuşi’yi görevden uzaklaştırmalarına yetecek mutlak çoğunluğa ulaşmalarına yalnızca ‘birkaç adım’ kaldığını belirtiyorlar. Ancak Raşid el-Gannuşi’nin lideri olduğu Nahda Hareketi’nin önde gelen isimleri, bu sayıya şüpheyle yaklaşıyorlar ve muhalefeti imza verenlerin listesini açıklamaya çağırıyorlar. Öte yandan Nahda Hareketi’nin önde gelen isimleri, Hişam el-Meşişi hükümetine destek vermeye devam ettiklerini teyit ederken başta Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından yapılan olmak üzere hükümetin istifa etmesi yönündeki tüm çağrıları reddettiler. Raşid el-Gannunşi ise Cumhurbaşkanı Saidin Tunusta derinleşen krizi çözmek için çeşitli siyasi ve sosyal partilerin bir araya geldiği ulusal bir diyalog başlatmak için Meşişi hükümetinin istifasını şart koşmasıyla ilgili olarak ‘ülkede boşluk yaratacak her türlü çağrıya karşı olduğunu’ söyledi. Nahda Hareketinin önde gelen isimlerinden Fethi el-Ayadi de, ülkedeki yapılan protestolarda Tunuslulara sakinleşmeleri, diyalog kapılarının açılması ve ulusal birlik çağrısı yapılması, ekonomik ve sosyal sorunlarını çözen sloganlar atılması gerektiğini söyledi.
مشاركة :