Tunus parlamentosunun seçim yasasının gözden geçirilmesiyle ilgili görüşmeleri şiddetli bir siyasi tartışmaya yol açtı. Bu tartışmalar, özellikle parlamentoya girme barajı ve parlamentoda temsil edilmeyle ilgili olanlar olmak üzere, üç teklifin Meclis İçtüzüğü Komisyonunun dikkatine sunulmasının ardından meydana geldi. Bazı gözlemcilere göre, şu anda yürürlükte olan yüzde 3 seçim barajı yerine yüzde 5lik bir seçim barajının kabul edilmesi, mevcut siyasi dağılmayı ortadan kaldıracaktır. Ancak bu durum küçük partilerin Meclise girmesini engelleyecektir ki söz konusu partiler de seçim barajının yükseltilmesine şiddetle karşı çıkıyor. Tunus Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Nebil Bafun, “Halihazırda dört veya daha az sandalye ile temsil edilen tüm partiler yüzde 5lik bir seçim barajının kabul edilmesi halinde mecliste sandalye elde edemeyecekler. Ulusal düzeyde yüzde 3 ve bölgesel düzeyde yüzde 5lik bir barajın kabul edilmesi parlamentoda büyük siyasi blokların ve akımların yoğunlaşmasına yol açacak. Böylece şu anda parlamentoda temsil edilen 33 siyasi eğilimin sayısı azalarak sadece yedi olacak" açıklamalarında bulundu. Parlamento şu anda, ilki Nahda Hareketi tarafından sunulan üç temel öneriyi değerlendiriyor. İkinci öneri, Nahdaya yakın Onur Koalisyonu tarafından sunulurken, üçüncü öneri 11 insan hakları örgütü ve derneği tarafından sunuldu. Üçüncü öneri mevcut seçim barajının yalnızca parlamento seçimleri sırasında kabul edilmesini, belediye ve ilçe seçimlerinde bu barajın yüzde 3den yüzde 5e çıkarılmasını talep ediyor. Parlamentoya sunulan üç teklif, seçim yasasını değiştirmeye yönelik projelerin yanı sıra, parlamento seçimleri için adaylığın yalnızca iki oturumla sınırlandırılması gibi çeşitli projeleri de içeriyor. Bir milletvekilinin partiden veya kendisini aday gösteren seçmen listesinden istifa etmesi halinde Meclis üyeliğini kaybetmesi ve yeni adaylara yer açılması için projeler hazırlanıyor. Seçim Komisyonunun sayısı bini aşan parti, dernek ve meslek kuruluşlarını seçimlerde görevlendirmesi de öneriler arasında yer alıyor. Öte yandan, bir dizi emekli asker Cumhurbaşkanı Kays Saide "Ülkenin kurtulması için son umut" başlıklı bir mektup gönderdi. Muhalefetteki Demokratik Akım Partisi lideri Gazi eş-Şuvaşi, emekli askerlerin siyasi işlere müdahalesini şu sözlerle eleştirdi: “Askeri rütbeler, devlet kurumlarını etkilemek ve onlara baskı yapmak için kullanıldığında durum tehlikeli hale geliyor. Bu müdahale sağlıksız ve Tunusun çıkarları ve istikrarı ile hiçbir ilgisi olmayan bir amaç için askerleri ön plana atan kendileri arkada saklanan siyasi partilerin varlığını gösteriyor. Cumhurbaşkanı Kays Said dikkatli olmalı, meseleleri kontrol altına almalı ve tüm yetkilerini sözle değil, fiilen kullanmalı. Cumhurbaşkanı Tunusu çöküşten kurtarmak amacıyla ulusal bir diyalog başlatmalı ve fırsatçıların, kaosu kucaklayanların ve sabotaj planlayanların altından halıyı çekmeli." Bir dizi emekli askerin gönderdiği mektupta Cumhurbaşkanı Kays Said’e yönelik, “üç başkanlık arasındaki anlaşmazlığı sona erdirmek, yeni bir sayfa açmak ve ülkeyi kurtarmak için acil çözümler bulmak üzere Parlamentoda acil bir genel kurul toplantısı düzenlemek” çağrıları yer aldı. Söz konusu emekli askerler ayrıca Said başkanlığındaki Ulusal Güvenlik Konseyini vaat edilen ulusal diyaloğu başlatma konusunda istişarelerde bulunulması için bir oturum düzenlemeye çağırdılar.