Hayatta kalma mücadelesi veren Suriyeli aileler yedikleri gıda miktarını azaltma yoluna gidiyor 

  • 10/11/2021
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

40 yaşındaki Suriyeli Terfa el Musa,  ailesinin geçimine katkı sağlamak ve kimseye muhtaç etmemek adına günlerini bir dikiş makinasının başında geçirerek, kadın ve çocuklara kıyafetler dikiyor. Musa, eşinin hastalanarak hareketlerinin kısıtlanmasıyla başladığı bu işten elde ettiği gelirle, zorlu yaşam koşulları ve zorla yerinden edilme şartları da dâhil iskemi reperfüzyon hastası kızı dahil beş çocuğuna bakıyor. İnsani yardım kuruluşlarının yerinden edilenlerin ihtiyaçlarını karşılayamaması, barınak ve kamplardaki kötü yaşam koşulları nedeniyle Terfa, farklı mesleklerde tek başına çalışan yüzlerce kadın gibi çalışmak zorunda kalarak ihtiyaçlarını karşılamakta büyük zorluklarla karşı karşıya kaldı. Suriyeli kadın, şartların kendisini çalışmaya zorladığını ancak enerjisi ve yeni yeteneklerini keşfettiğini söyleyerek, kazancının ailesinin ihtiyaçlarını karşılayabildiğine dikkati çekti. Suriye’nin kuzeydoğusunda bulunan Haseke şehrinin batısındaki Ebu Maiş mahallesinde bulunan bir okulda yerel bir örtü ve uzun bir elbise giyerek Ümmü Mübarek lakabıyla çağrılan Musa, Türkiye’nin iki yıl önce Suriyeli muhaliflerle başlattı Barış Pınarı Harekatı operasyonunun ardından Ekim 2019’da Resulayn’dan Haseke’ye gelerek bölgedeki barındırma merkezlerinden birine yerleştiğini söyledi. Geçmişini anlatırken ev ve mutfak eşyalarını hatırladığında yüzünde bir hüzün beliren Ümmü Mübarek, ailesiyle birlikte yaşadığı yerin bir köşesini mutfak, bir köşesini oturma, bir köşesini ise uyuma bölümü olarak ayırdığını söyledi. Konuşmadan önce yanaklarından süzülen gözyaşlarını silen kadın, “Buraya gelmemizin üzerinden iki yıl geçti. Zor durum ve yardım eksikliği nedeniyle Resulayn’da terzi olduğum için iş aradım ve bir makine almak için ortağımla anlaştım” dedi. 30 yaşındaki Safiye el Salih, savaş ve yerlerinden edilme koşullarına boyun eğmeyerek yerel ve uluslararası kuruşlarının sağladığı yardımlarla yaşamını sürdürüyor. Ailesinin yerlerinden edilmiş herkes gibi her ay dağıtılan yiyecek yardımını aldığını ifade eden Salih, kaldığı çadırı şeker, yiyecek, parfüm, yerel kına, alkolsüz içecekler ve çocuk oyuncakları sattığı küçük bir dükkana dönüştürdü. 2017 yılında Deyrizor’un doğu kırsalındaki memleketi el Aşara kasabasından kaçan Salih, taraflar arasındaki şiddetli çatışmalar, top mermisi ve füze yağmuru altında 3 yıldır yaşadığı Haseke’nin güneyinde bulunan kampta yaşıyor. İş kurduktan sonraki kamp yaşamını anlatan Safiye, “Yaşam koşullarımız düzelince psikolojik durumum değişti ve dolayısıyla kişiliğim güçlendi. Patates ve domates gibi daha fazla sebze türü almaya başladım ve yemeğimiz artık yardım sepetiyle sınırlı değil” ifadelerini kullandı. Her öğünde farklı yemekler pişirebildiklerini belirten Safiye yüzündeki tebessümle, “Sık sık et ve meyve alıyoruz, hiçbir şeyden mahrum değiliz çok şükür” dedi.  Zor durum ve sermaye eksikliği nedeniyle kamp pazarına uğrayan toptancılardan borç alan ve satıştan sonra borcunu ödeyen Salih, “Bazen ailelere borç veriyorum, bu durum beni malları borçla almaya itiyor. Tüccarlar kısıtlama yapmıyor. Ben böyleyim, patates veya domates satın almayı umuyorum” dedi. Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP) tarafından geçtiğimiz Temmuz ayının başında yayınlanan bir raporda, Suriyeli ailelerin yaklaşık yüzde 90’ı hayatta kalmak için basit hayatta kalma yöntemleri ve çeşitli geçim kaynaklarına yönelme gereği duydu. WFP, savaş koşulları nedeniyle sığınma veya yerlerinde edilmeye zorlanan ailelerin, yedikleri gıda miktarını azaltma yoluna gittiklerini duyurdu. Açıklamada, Suriyelilerin temel ihtiyaçlarını karşılamak için borçlandığına dikkat çekildi. Şems Eğitim ve Öğretim Kuruluşu İcra Direktörü Nura Halil Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, Terfa ve Safiye’nin başarısına değinerek, kuruluş tarafından yerlerinden edilmiş kişilerin yaşadığı kamplar ve barınma merkezlerinde düzenlenen mesleki eğitim kursları sayesinden birçok kadının meslek sahibi olduğunu söyledi. Kötü ekonomik koşullar altında ailelerin mali sorumluluğunu kadınların üstlendiğine dikkati çeken Halil, bugün Tera ve Safiye gibi birçok kadının yaptığı işle gurur duyduklarını söyledi. Halil, bu tarz deneyimlerin ailelerin geçimini sağlamada önemli olduğuna dikkati çekti. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’ne (UNHCR) göre, gıda güvensizliği tüm mültecilerin ve ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin yüzde 79 ila 85ini etkiliyor. Kadınların başarıya ulaşması için uygun eğitim ve iş imkanlarına erişebilmesine değinen Halil, “Kurslar, bazı kadınların hayatlarını değiştirmede büyük ve etkili bir rol oynuyor. Çünkü ilk etapta onlara değişiklik yapma, kendilerini ve ailelerini desteklemek için çalışma ve hayatın zorluklarına dayanma yeteneği veriyor” dedi.

مشاركة :