Suriye’nin kuzeybatısındaki Halep’in batısında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki mutabakat alanında, 8 Aralık’ta bir yanda silahlı Suriyeli muhalif gruplar ile diğer yanda rejim güçleri ve İranlı milisler arasında çatışmalar yaşandı. Çatışmalarla eş zamanlı olarak rejim güçleri, İdlib ve Halep kırsalındaki ayrı bölgeleri yoğun topçu atışları ile hedef aldı. Muhalif grupların liderlerinden Binbaşı Muhammed el-Ömer, yaptığı açıklamada “Bölgedeki eksenler ve temas hatları üzerinde ilerleme amaçlı başarısız bir girişimin ardından, bir yanda Fethu-l Mubin Operasyon Odasına bağlı silahlı Suriyeli muhalif gruplar diğer yanda da rejim güçleri ve İranlı milisler (Fatimiyun Tugayı ve Kudüs Tugayı) arasında, Halep’in batısındaki Kafr Nuran bölgesinde ağır silahlar ve makineli tüfeklerle şiddetli çatışmalar yaşandı. Çatışmalar, rejim güçlerinden 4 üyenin ölmesine ve yaralanmasına neden olurken, onları geri çekilmeye zorladı” dedi. Binbaşı Ömer, “İranlı milisler, Halep’in batı kırsalında sürekli olarak muhalif grupların mevzilerine doğru ilerlemeye çalışıyor. Geçtiğimiz günlerde İranlı grupların Mizanaz ve Kafr Nuran ekseninde ilerleme girişimi, şiddetli çatışmalar ve saflarındaki kayıplar nedeniyle engellendi. Halep’in batısındaki rejim bölgelerinde bulunan askeri noktaların çoğunun, İran’ın Şii mezhepçiliği ekseninde örgütleyerek Suriye’ye soktuğu Afgan Fatimiyun Tugayı, Filistin Kudüs Tugayı, Irak Zeynebiyyun Tugayı ve Pakistan uyruklu Şii gruplar da dahil, İranlı çokuluslu milislerin kontrolü altında olduğu biliniyor” ifadelerini kullandı. Öte yandan Halep kırsalınsa bir aktivist olan Hussam Cumaa, Halep’in batısındaki Ketyan, Kafr Nuran, el-Asmus ve el-Vasata köy ve kasabalarının, rejim güçleri ve İranlı milisler tarafından fil füzelerinin yanı sıra yoğun top mermileriyle hedef alındığını ve maddi kayıpların yaşandığını söyledi. Sivil kayıplara ilişkin herhangi bir bilgiye sahip olmadığını belirten Cumaa, “Rejimin operasyonlarını izlemekten sorumlu gözlemevleri, Halep’in batı kırsalındaki Kafr Nuran, Atarib, Kafr Karmin ve diğer bölgelerdeki sivilleri, ‘rejim güçleri tarafından hedef alınma ve sivil kayıpların yaşanması korkusuyla’ öğrenci ve çocukların toplandığı alanları dağıtma ve okulları boşaltma konusunda uyardı” dedi. Hussam Cumaa, Suriye’nin kuzeybatısında yer alan İdlib vilayetindeki temas hatları ve güney bölgelerinin temkinli bir sakinliğe tanık olduğunu açıklarken, bu bölgenin kötü hava ve şiddetli yağış nedeniyle rejim güçlerinin bombardımanlarına ve ağır silahlarla saldırılarına maruz kalmadığını ifade etti. Öte yandan Hama’nın kuzeydoğusunda ve Halep’in güneyinde İsriyah – Han Aser yolu üzerinde DEAŞ mensupları tarafından gerçekleştirilen yeni ve şaşırtıcı bir saldırıda rejim güçlerine mensup 5 kişi öldü ve 1 askeri araç da imha edildi. Özel bir kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada “Halep’in güneyindeki İsriya- Han Aser yolu üzerinde rejim güçlerine ait çok sayıda askeri araca terör örgütü DEAŞ’a mensup bir grup tarafından makineli tüfek ve havanlarla saldırı düzenlendi ve daha sonra şiddetli çatışmalar yaşandı. Sonuç olarak rejim güçlerinin 5 üyesi öldürüldü ve birçok mensubu da yaralandı” ifadelerini kullandı. Kaynak, “DEAŞ, geçtiğimiz günlerde aynı bölgede rejim güçlerine ait askeri araçlara bir dizi sürpriz saldırı düzenledi. Saldırı, birkaç rejim mensubunun öldürülmesine ve bir dizi mekanizmanın yok edilmesine yol açtı. Yol, DEAŞ’ın art arda gerçekleştirdiği saldırılar, son dönemde etkinliğinin artması ve yıldırım operasyonlarına yönelmesi nedeniyle rejim güçleri mensupları için terör kaynağı haline geldi” dedi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise, 7 Aralık Salı günü 4 Rus savaş uçağının Rakka’nın güneybatısındaki Rusafe ve Deyrizor’un batısındaki eş-Şula kasabalarında DEAŞ unsurlarının saklandığı yerleri sırayla bombaladığını ve art arda iki gün boyunca 38’den fazla hava saldırısı düzenlediğini açıkladı. Gelişmeyle eş zamanlı olarak rejim güçleri ve onlara sadık milisler, Deyr-i Zor’un batı ve güney kasabalarına ve güneybatıdaki Rakka çölüne yeni askeri takviyelerde bulundu. Rejim güçleri, söz konusu adımla bu alanlarda örgütün hücrelerini aramak için düzenli tarama faaliyetleri yürütmeyi amaçlıyor. Suriye’nin merkezindeki Hama kırsalından ve Humus’un doğusundan Rakka ve Deyr-i Zor çöllerine, ayrıca Suriye- Irak sınırına kadar uzanan Suriye çölü boyunca DEAŞ hücrelerinin faaliyetlerinde gözle görülür bir artış yaşandı. Aynı şekilde rejim güçleri, rejim ve Ulusal Savunma güçleri tarafından yürütülen tarama operasyonlarının yanı sıra bu Deyrizor çölünde de bu terörist hücreleri aramayı amaçlıyor.
مشاركة :