ABD ve İran’ın Viyana’daki görüşmelerde anlaşmaya yakın olduğu öne sürüldü

  • 2/19/2022
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Avusturya’nın başkenti Viyana’da İran ve Batı güçleri arasında ‘nükleer anlaşmanın’ yeniden canlandırılmasına yönelik müzakereler devam ediyor. Müzakere heyetleri, Washington ve Tahran taraflarının ‘siyasi karar’ alarak anlaşmaya vararak Coburg Palais Oteli’nden olumlu bir duyurunun yapılmasını bekliyor.   Üst düzey bir Avrupa Birliği yetkilisi dün, devam eden müzakerelerde ABD-İran anlaşmasının ‘yakın’ ve ‘nükleer anlaşmanın’ başarılı olmasının da ilgili tarafların siyasi iradesine bağlı olduğunu söyledi. Reuters haber ajansına açıklama yapan AB yetkilisi şu ifadeleri kullandı: “Anlaşmaya gelecek hafta ya da iki hafta içinde varılmasını bekliyorum. Masadaki metnin, üzerinde nihai anlaşma sağlanacak metne oldukça yakın olduğunu düşünüyorum. Çoğu sorunun çözümü üzerinde anlaşmaya varıldı. Ancak bu tür müzakerelerde prensip olarak tam bir uzlaşı sağlanıncaya kadar herhangi bir anlaşmaya varılamayacağını söyleyebiliriz. Bazıları siyasi olmak üzere, üzerinde anlaşmaya varılması zor olan bazı sorunlar var. İran’ın uranyum zenginleştirme programı ilerlediği için bir an önce anlaşmaya varılması zorunludur. Kapsamlı Ortak Eylem Planı antlaşmasını geçersiz kılacak hızda bir ilerlemeden söz ediyoruz.” İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Münih Güvenlik Konferansı’na katılmak üzere Almanya’ya gitti. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Abdullahiyan, müzakerelerin iyi bir anlaşmaya sonuçlanmasını umduğunu belirterek sorumluluğu karşı tarafa yükledi.   İran medyasında yer alan haberlere göre Abdullahiyan, müzakerelerde İran’ın girişimleri temelinde bir anlaşmaya varmaya yakın olduklarını vurguladığı açıklamasında şunları söyledi: “Batılı taraflar girişimlerinde gerçekçi bir esneklik göstermelidir. Batılı tarafların tutumu, anlaşmanın önümüzdeki günlerde ya da haftalar içinde olumlu bir şekilde sonuçlanmasını belirleyecektir.”   Abdullahiyan İranın dış politikası hakkında şu açıklamada bulundu: “Batı Asya bölgesinde karşı karşıya olduğumuz krizler göz önüne alındığında İranın bölgesel pozisyonlarını açıklığa kavuşturup ilan etme niyetindeyiz. Elbette yaptırımların kaldırılması için Viyana görüşmelerine odaklanacağız.” İran Başmüzakerecisi Ali Bakıri, AB Troykası temsilcileriyle yaptığı görüşmenin ardından Avrupa Birliği Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile Coburg Palais Oteli’nde bir araya geldi. İkili, devam eden müzakerelerin seyri hakkında görüş alışverişinde bulundu.   Nükleer müzakere taraflarının son günlerde yaptığı pozitif açıklamalar, Viyanada ‘iyimser’ bir hava oluşturdu.   Avrupalı taraflar ‘müzakerelerin olumlu ilerlediğini’ teyit ederken ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ned Price perşembe günü yaptığı açıklamada, görüşmelerde ‘geçen hafta büyük ilerleme kaydedildiğini’ ancak ‘küçük ayrıntılar üzerinde anlaşma sağlanmadıkça kapsamlı bir anlaşma olmayacağını’ söyledi. Price anlaşmanın Tahran’ın ciddiyet göstermesi halinde birkaç gün içinde yapılmasının mümkün olduğunu vurguladı.  Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian çarşamba günü, günler içinde anlaşmaya varılabileceği ya da krize sürüklenilebileceği olasılıklarının halen sürdüğünü belirterek  “Şimdi İranlıların siyasi karar almasına gereksinim duyuyoruz” dedi.    Reuters önceki gün yayınladığı haberinde, İran, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa, Almanya, Avrupa Birliği ve ABD heyetleri tarafından üzerine müzakere edilen ‘olası bir anlaşma taslağına’ dair ayrıntılara yer verdi.  Anlaşma taslağı, tam uyumun sağlanması için aşamalı olarak iki tarafın atması gereken karşılıklı adımlarının ana hatlarını çiziyor. İlk aşamada İran’ın uranyum zenginleştirme seviyesini yüzde 20 ve 60 oranında azaltması ve tutuklu Batılıları serbest bırakması öngörülüyor. Buna karşılık İran’ın Güney Kore’de dondurulmuş olan 7 milyar dolarına ulaşması hedefleniyor. İlk aşama, petrol satışı yaptırımlarının kaldırılmasını ise kapsamıyor. Diğer yandan İran Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, ‘anlaşma taslağının’ tamamen farklı olduğu belirtildi. İran resmi haber ajansı IRNA, ABD’yi suçlayarak Amerikalıların müzakerelerdeki tıkanıklığın sorumluluğunu İran’a yüklemek istediğini ve sorumlu davranarak ‘siyasi karar’ almaları gerekirken zamana oynadıklarını ileri sürdü.   Eski ABD Başkanı Donald Trump 2018’de Kapsamlı Ortak Eylem Planı olarak adlandırılan 2015 ‘nükleer anlaşmasından’ tek taraflı olarak çekilmiş ve İran’a ağır yaptırımlar uygulamıştı. Anlaşmanın yeniden canlandırılması durumunda İran’ın nükleer programı üzerinde kısıtlamalar uygulanacak, buna karşılık İran’a uygulanan yaptırımlar hafifletilecek. İran, ABD’nin bir kez daha anlaşmadan çekilmeyeceği yönünde güvence verilmesini istiyor. Reuters geçtiğimiz hafta İranlı üst düzey bir yetkilinin yaptığı açıklamada “Sorunların yüzde 30’u henüz çözülmeyi bekliyor. Ancak anlaşmaya varmamız halen mümkün” dediğini aktardı.   İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan da Financial Times tarafından yayınlanan röportajında, İran’ın bölgesel siyasetine ve balistik füze programına atıfta bulunarak nükleer anlaşma dışındaki konuları ele alan herhangi bir müzakereye kapıları kapattı. Washington yönetiminin İran’ın (ABD’nin anlaşmadan çekilmeyeceğine dair) güvence taleplerini karşılamada başarısız olduğunu söyledi. Abdullahiyan, Biden yönetiminin sadece Trump tarafından uygulanan yaptırımları kaldırmak istediğini, bu durumun ‘anlaşmaya varılması’ önünde bir engel teşkil ettiğini vurguladı. Uzmanlar, İran’ın bazı taleplerinden vazgeçmemesi durumunda müzakerelerin sonlandırılabileceği uyarısında bulunuyor. Bu durumda dosya tekrar Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na gidebilir ve İran’a yeni cezalar uygulanabilir.   Araştırmacı yazar Henry Rohm, Batılı taraflarca müzakerelerin tamamlanması için mart ayının ilk haftasının belirlenmesinin ‘nihai bir tahdit’ olmadığını ve değişebileceğini söyledi. Rohm, ABD tarafındaki belirsizlikler düşünülürse İran’ın diyaloga açık kalması durumunda söz konusu zaman diliminin uzatılabileceği öngörüsünde bulundu.

مشاركة :