ABD Kongresi’nin bazı üyeleri, ABD Başkanı Joe Biden’ı Tahran ile anlaşma yapmaması konusunda uyardı. Cumhuriyetçi Senatör Ted Cruz, ABD Başkanı Joe Biden’a, İran’ın nükleer anlaşmaya dönüşünü imzalaması halinde ‘dünyanın bir numaralı terör finansörü’ olacağı suçlaması yöneltti. Cruz yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Biden, İran ile terör rejimine yüz milyarlarca dolar akıtacak yeni bir anlaşmaya bağlı durumda. Bu hareketin sonuçları konusunda net olalım: Biden kelimenin tam anlamıyla dünyadaki terörizmin bir numaralı sponsoru olacak.”  Söz konusu sert ifadeler, Cumhuriyetçi ve Demokrat kanatta ‘Tahran ile yakın zamanda bir anlaşmaya varılma ihtimaline’ dair öfke atmosferini yansıtır nitelikteydi. Söz konusu muhalefet, ABD yönetiminin Viyana müzakerelerinde Rusya’ya bel bağlaması ve Moskova’nın Tahran ile bir anlaşmaya ulaşılması sonucunda yaptırımlardan muaf tutulma olasılığı çerçevesinde, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı sonrasında daha da arttı. Cruz ve bazı meslektaşları daha önce bu adımı ‘Rusya ve Putin’e teslim olmak’ olarak nitelendirirken İran ile nükleer anlaşmaya geri dönüşün kazananının Putin olacağını’ vurgulamıştı. İran’ın nükleer anlaşmaya geri dönmesi karşılığında Biden yönetiminin Devrim Muhafızları’nı terör örgütleri listesinden çıkaracağı öne sürülüyor. Bu durum Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasında eleştirilere neden oldu. Senato Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Cumhuriyetçi Jim Risch tepkisini şu sözlerle gösterdi: “İran Devrim Muhafızları’nı terör listesinden çıkarmaya yönelik atılacak her türlü adıma karşıyım. Devrim Muhafızları, ABD güçlerine ve çıkarlarına yönelik çok sayıda saldırının sorumlusudur. Bölgedeki tehlikeli teröristleri açıkça finanse etmektedir. Bunun aksini iddia eden her türlü argüman yanlıştır.” Temsilciler Meclisi’ndeki Demokratlar daha önce Beyaz Saray’a, Devrim Muhafızları’nın terör listesinden çıkarılmasına karşı uyarıda bulunan bir mektup göndermişti. Mektupta şu ifadelere yer verilmişti: “Terörle ilgili yaptırımların kaldırılmasından elde edilecek fonların nereye kaçırılacağını unutmamalıyız. İran’ın nükleer programı ve nükleer faaliyetleri yalnızca Hizbullah, Hamas ve İslami Cihat üzerinden sadece Ortadoğu’ya değil, aynı zamanda dünyanın geri kalanına da uzanıyor.”  Demokrat Roland Guiterrez de “İran rejimi, Doğu Avrupa’dan Latin Amerika’ya, Afrika’ya hatta ABD’ye kadar dünya genelinde bir terörist vekiller ağını güçlü bir şekilde finanse etti” dedi. ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Kenneth F. McKenzie de söz konusu çağrılara destek vererek salı günü Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyelerine hitaben yaptığı konulmada “İran Devrim Muhafızları bir terör örgütüdür” dedi. Cumhuriyetçiler de bir dizi yasa tasarısı ile eleştirileri eleştileri Kongre’ye taşıdılar. Bunlar arasında ABD yönetiminin İran ile nükleer programında iş birliği yapan ülkelere ve kuruluşlara yönelik her türlü yaptırımı kaldırmasını engelleyen bir yasa tasarısı da var. Sürece öncülük eden Senatör Cruz “Biden yönetimi yaptırımları kaldırıyor ve İran rejimi ile Obama yönetiminin imzaladığı orijinal felaket anlaşmadan daha zayıf olan yeni bir anlaşmayı güvence altına almaya çalışıyor” dedi. Cruz’un belirttiğine göre ABD yönetimi geçen ay Kongre’ye ‘İran’a ve Rusya dahil uluslararası ortaklarına, Tahran’ın nükleer programını inşa etmek için kullandığı yedi sivil nükleer faaliyete yönelik yaptırımlardan muafiyet vereceğini’ bildirdi. Cumhuriyetçi Senatör sözlerini şöyle sürdürdü: “Biden yönetimi bu hafta söz konusu muafiyetlerin Rusya’nın savaş makinesini finanse etmek için Tahran ile 10 milyar dolarlık projeler yürütmesine izin vereceğini duyurdu. Bu tasarı, Biden yönetiminin sivil nükleer programla ilgili muafiyetler sunmasını engelleyecek. İran rejimi, söz konusu muafiyetleri ABD ve müttefiklerini yıkacak nükleer silahlar geliştirmek amacıyla, bir nükleer program inşa etmek için kullanıyor.” Söz konusu tasarının yanı sıra senatodaki 50 Cumhuriyetçiden 49’u Biden’a, başta terörü destekleyen faaliyetler olmak üzere Tahran’a yönelik yaptırımların kaldırılmasına şiddetle karşı olduklarını ifade eden bir mektup gönderdi. Mektupta şu ifadelere yer verildi: “Cumhuriyetçiler net: İran’ın nükleer silah geliştirme yeteneğini engelleyen, balistik füze programını sınırlayan ve terörizme verdiği desteğe karşı duran bir politikayı daima desteklemeye hazır ve istekli olacağız. Yönetim bu hedeflere hitap etmeyen bir anlaşmayı kabul ederse, Cumhuriyetçiler bunu ortadan kaldırmak için ellerinden gelen her şeyi yapacaklardır. İran, terörizme verdiği desteği durdurmazsa terörle ilgili her türlü yaptırımın kaldırılmasına karşı çıkacağız ve yaptırımları yeniden dayatmaya çalışacağız. Senatoyu buna oy vermeye zorlayacağız.” İran Devrim Muhafızları, ‘İran’da ticaret imparatorluğunu yöneten güçlü bir grup’ ve aynı zamanda ‘Washington’ın, küresel terör kampanyasına katılmakla suçladığı silahlı bir istihbarat kuvveti’ olarak biliniyor. Farklı kaynaklar, 2015 nükleer anlaşmasını yeniden canlandırma konusunda yürütülen müzakerelerdeki en endişe verici konulardan birinin ‘Devrim Muhafızları’nın terörist olarak sınıflandırılmasının kaldırılması’ olduğunu aktardılar.