Güney Korede mart ayında Devlet Başkanlığına seçilen Yoon Suk-yeol, yemin ederek görevine başladı. Ulusal Parlamento önünde düzenlenen yemin töreninde konuşan Yoon, Kuzey Kore’ye nükleer silahlardan arındırılması şartıyla devasa ekonomik destek verme sözü verdi. Kırk binden fazla kişinin katıldığı törende konuşan 61 yaşındaki yeni Devlet Başkanı Yoon Suk-yeol, Kuzey Korenin nükleer silah programının sadece Güney Kore’yi değil Kuzeydoğu Asyanın güvenliğine de tehdit oluşturduğunu vurguladı.   Eski Başsavcı olan ve mart ayındaki seçimleri az bir farkla kazanan Yoon, Kuzey Kore’nin tehdidinin barışçıl yöntem ve diyalog yoluyla çözülmesi için çabalayacağını belirterek, "Kuzey Korenin nükleer silah programları sadece bize değil Kuzeydoğu Asyanın güvenliğine de tehdit oluşturuyor, buna rağmen diyalog kapısı krizlerin barışçıl yollarla çözülmesi için açık kalacak. Eğer Kuzey Kore, gerçekten tam olarak nükleer silahlardan arınırsa, ekonomisini büyük ölçüde güçlendirecek ve halkının yaşam koşullarını iyileştirecek cüretkâr bir plan sunma konusunda uluslararası toplumla çalışmaya hazırız." diye konuştu.  Yoon’un selefi Moon Jae-in, ABD Başkanı Donald Trump ile Kuzey Kore lideri Kim Jong-un arasında bir zirve gerçekleşmesi için aracı olmuş ve Kuzey Kore ile ilişkileri düzeltmek için çaba sarf etmişti. Ancak müzakereler 2019’da çöktü ve o zamandan beri iki ülke arasındaki diplomatik temas son buldu. Analistler Güney Kore’nin yeni başkanı Yoon’un, ekonomik destek karşılığında nükleerden arındırılma teklifinin karşılık bulmayacağını değerlendirdi. Milli gelirinin büyük bir kısmını silahlanmaya harcayan Kuzey Kore daha önce de benzer teklifleri reddetmiş ve nükleer silahlarından vazgeçmeyeceğini vurgulamıştı.   Ewha Kadın Üniversitesi öğretim görevlilerinden profesör Park Won-gun Fransız haber ajansı AFPye verdiği demeçte, "Kuzey Kore, 2009dan beri ekonomik teşvikler karşılığında nükleer silahlarından vazgeçmeyeceğini deklare ediyor. Yoonun açıklamaları, bunu bir saldırı olarak görecek olan Pyongyangı (Kuzey Kore başkenti) kışkırtacaktır" dedi.  Seul merkezli web sitesi NK News uzmanlarında Chad OCarroll, Kim Jong-unun ekonomik büyümeyle ilgilenmediğini çünkü bunun Kuzey Kore’nin enformasyon ağının küresel sisteme entegre olması anlamına geleceğini söyledi. O’Carroll Twitter’da şöyle yazdı; ‘’Kuzey Kore serbest pazara dahil olursa ideolojik kirlilik hızla yayılacak ve Pyongyang kralı için tehdit oluşturacak. Yoon’un nükleer silahlardan arındırılma çağrısı sonuç vermeyecek çünkü bu gerçekte zehirli bir havuçtur.’’   Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk-yeol, ülkesinin Kovid-19 salgını, tedarik zincirinde yaşanan aksamalar ve küresel piyasalardaki dalgalanmalar nedeniyle çoklu krizle karşı karşıya olduğunu, ancak Kore halkının mevcut zorlukların üstesinden geleceğine inandığını söyledi. Bununla birlikte Yoon’un görevinin kolay olmayacağı tahmin ediliyor. Nitekim demokratik olarak seçilmiş herhangi bir Güney Kore cumhurbaşkanına olan halk desteğinin çok azını alarak başkan seçildi. Anketlere göre Yoon’a olan halk desteği seçildikten sonra yüzde 41’e geriledi. Yoon’un ofisini Seuldaki Mavi Saray’dan, Savunma Bakanlığının eski karargahına taşıma kararı da tepkilere neden oldu. Onlarca yıllık geleneğin bozulması anlamına gelen maliyetli taşınma halk arasında öfkeye yol açtı. Gözlemciler bu kararın Kuzey Kore’yi kışkırtabileceğini ve ülkenin ulusal güvenliğini tehdit ettiğini değerlendirdi. Kararı savunan Yoon, 1910dan 1945e kadar Japon sömürge yönetiminin kullandığı Mavi Saray’ın ‘zorba iktidarın sembolü’ olduğunu ve daha demokratik bir cumhurbaşkanı olarak bu kararı verdiğini söyledi. Mavi Saray’ın avlusu kamuya açık bir park olarak ziyarete açılacak.   Yoon’un yemin törenine yabancı delegasyonların da dahil olduğu 40 bin vatandaş katıldı. 21 pare top atışının gerçekleştiği törende askeri geçit töreni düzenlendi. Tören maliyetinin 2,6 milyon dolara ulaştığı öğrenildi. Törene ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harrisin eşi Doug Emhoff ve üst düzey ABD’li yetkililerin yanı sıra Çin Devlet Başkan Yardımcısı Wang Çişan, Japonya Dışişleri Bakanı Hayaşi Yoşimasa ile Japonya eski Başbakanı Hatoyama Yukio katıldı.