Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin kararına göre, Erzurumda arkadaşlarıyla ormanlık alana gezmeye giden 18 yaşından küçük bir çocuk, ısınmak için ateş yaktı. Çocuk, ateşin büyümesi üzerine söndürmeye çalışsa da yangın büyüdü ve 25 hektarlık sarıçam ormanı zarar gördü. Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturması sonrası çocuk hakkında ceza davası açıldı. Bu dava devam ederken, ilgili idare kurumu, çıkan yangında zarar gören fidanlar, ağaçlandırma bedeli ve yangın söndürme bedeli olarak 191 bin liranın yangını çıkaran çocuk ile anne ve babasından tahsil edilmesi istemiyle tazminat davası açtı. Davaya bakan mahkeme, yangının büyümesinden sonra söndürmeye çalışan çocuğun taksirle orman yangınına sebebiyet verdiği gerekçesiyle takdiri indirim yaptı ve çocuğun ilgili idareye 148 bin 722 lira maddi tazminat ödenmesine hükmetti. Mahkeme, anne ve babanın ise çocuğun eylemi nedeniyle "ev başkanı" sıfatından kaynaklı sorumlu olduklarının ispatlanamadığına karar verdi. Kararın temyiz edilmesi üzerine dava dosyası Yargıtaya geldi. Temyiz istemini görüşen Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, mahkemenin kararını bozdu ve dava konusu olaydan anne babanın da sorumlu tutulması gerektiğine hükmetti. Kararın gerekçesinden Dairenin kararında, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun "sorumluluk" başlığını taşıyan 369uncu maddesine göre, "ev başkanı" sıfatı bulunan aile büyüklerinin, ev halkından olan küçüğün, kısıtlının, akıl hastalığı veya akıl zayıflığı bulunan kişinin verdiği zarardan sorumlu olduğu kaydedildi. Bu sorumluluğun ancak "gerekli özen gösterilse dahi zararın meydana gelmesini engelleyemeyeceğinin ispatı halinde" ortadan kalkacağı belirtilen kararda, "ev başkanı" sıfatını taşıyanların önlem almakla yükümlü olduğu vurgulandı. Zorunluluk halinde ise gerekli önlemlerin alınması için anne/babanın yetkili makamlardan yardım isteyebileceği bildirildi. "Ev başkanının özen ve gözetim görevini yerine getirmemesinden dolayı üçüncü kişilerin uğradığı zararı tazminle sorumludur." hükmüne yer verilen kararda, dava konusu yangın nedeniyle oluşan zarardan, anne ve babanın da sorumlu bulundukları ifade edildi. Yerel mahkemenin, oluşan zarardan anne ve babayı sorumlu tutmamasının bozma nedeni yapıldığına işaret edilen kararda, şunlar kaydedildi: "Mahkemece davalı anne ve babanın, ev halkından olan küçüğün meydana getirdiği zarardan, ev başkanı sıfatıyla kusursuz sorumlu oldukları dikkate alınarak, oluşan zarar miktarından sorumlu tutulmaları gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir." Ayrıca kararda, çıkan yangını söndürmekle görevli idare kurumunun yangına müdahalesine yönelik görev ve sorumluluklarını yerine getirip getirmediğinin, kusurunun bulunup bulunmadığının araştırılmamasının, bu konuda uzman bilirkişi kurulu raporu aldırılmadan hüküm kurulmasının da bozma nedeni sayıldığı ifade edildi.
مشاركة :