Ukrayna-Rusya savaşı, enerji piyasalarının istikrara kavuşturulmasının önemini gösterirken, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı (COP27) zirvesinin karşı karşıya kaldığı zorluklar bugün başlayacak olan ikinci Yeşil Ortadoğu Girişimi Zirvesi’nin başlattığı vizyonun önemini doğruluyor. Yeşil Ortadoğu Girişimi, Suudi Arabistanın "ekonomiyi korumak ve çevreyi korumak arasındaki yanlış tercihi reddetme ilkesi" olarak tanımladığı şeye dayanıyor. Dünyanın en büyük petrol üreticilerinden biri olan Suudi Arabistanın öncü rolünün devam etmesi ile “iklim tarafsızlığı” olarak adlandırılan çevresel girişimlerin uygulanması arasında bir çelişki olmadığını düşünülüyor. İklim tarafsızlığı, sıfır karbon emisyonuna ulaşmak için yanan fosil yakıtlardan kaynaklanan emisyonlar ile bu emisyonları absorbe etmek için alınan önlemler arasında uygulanan bir denge. Suudi Arabistan bu hedefine geçtiğimiz yıl açıklanan Yeşil Suudi Arabistan ve Yeşil Orta Doğu Girişimi aracılığıyla ulaşmaya çalışırken, aynı zamanda üst düzey Suudi heyeti Mısır’ın ev sahipliğini yaptığı Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’ne (COP27) katılıyor. Yeşil Ortadoğu Girişimi’nin internet sitesine göre, Suudi Arabistan bu hedefine sel ve toz fırtınalarına karşı koruyuculuk sağlayacak 50 milyar ağaç dikerek ulaşmaya çalışıyor. Bölgede toz fırtınalarının ekonomik maliyeti yıllık 13 milyar doları aşıyor. Girişim, bölgedeki karbon emisyonlarını küresel katkılara kıyasla yüzde 10dan fazla azaltmak ve Ortadoğudaki petrol üretim operasyonlarından kaynaklanan karbon emisyonlarını yüzde 60tan fazla azaltmak için çalışıyor. Mısır Petrol Enstitüsünden Prof. Dr. Yasir Mustafa Şarkul Avsata yaptığı açıklamada, “Petrol üretimine devam etme ve çevreyi koruma hedefini birleştirme fikri pek teşvik edilmedi. Ancak, COP27 zirvesi, enerji piyasalarında istikrarsızlık yaratan ve dünyanın şimdilik geleneksel fosil yakıtların üretiminden vazgeçemeyeceğini gösteren siyasi olayların arka planına karşı düzenleniyor” ifadelerini kullandı. Hali hazırda dünyanın fosil yakıtlardan vazgeçmeyeceğine değinen Mustafa, Yeşil Ortadoğu gibi iklim tarafsızlığına ulaşmayı amaçlayan alternatif girişimlerin gerçekçi ve pragmatik bir yaklaşım olduğunu söyledi. Dünyanın en yeni petrol üreticisi ülkesi olan ve 2019un sonunda ham petrol pompalamaya başlayan Güney Amerika’daki Guyana da dahil olmak üzere birçok ülke aynı yaklaşımı açıkladı. Guyana Devlet Başkanı Yardımcısı Bharrat Jagdeo yaptığı COP27’nin başlamasına denk gelen açıklamasında, çevresel referansları korumak ve karbonsuz bir ekonomiyi savunmanın kendilerini petrol üretici olmaktan alıkoymayacağını söyledi. COP27 zirvesinden önce Afrika ülkeleri de aynı tutumu dile getirdi. Gana Enerji Bakan Yardımcısı Muhammed Emin Adem geçtiğimiz ay AFP’ye yaptığı açıklamada, Afrika ülkelerinin petrol ve gaz projeleri için finansman sağlaması gerektiğine dikkati çekerek, fosil yakıtlardan elde edilen gelirlerin iklim uyum eylemlerini finanse etmek için çok önemli olduğunu söyledi. Mustafa ise, Suudi Arabistan’ın, yeni teknolojilerin kullanımını teşvik ederek sera gazı emisyonlarını azaltmak için ikili bir strateji izlediğini belirtti. Ayrıca, girişimler yoluyla karbon yakalama ve depolama, yeşil hidrojen üretiminin yanı sıra karbon geri dönüşümü ve elektrikli araçların kullanımını destekleyerek küresel talebi karşılamak adına petrol üretim kapasitelerini arttırdığını bildirdi. Gelecek yıllarda da dünyanın petrol üretiminden vazgeçemeyeceğine dikkati çeken Mustafa, Yeşil Ortadoğu Girişimi gibi çözümlerin sağlanması gerektiğini kaydetti. Yeşil Ortadoğu Girişimi bugün bölgede iklim eyleminin hızını arttırmaya katkı sağlayan programları duyurmaya hazırlanıyor. Yeşil Ortadoğu Girişimi Zirvesi 2’ye Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Ortadoğu, Doğu Akdeniz ve Afrika ülkelerinden hükümet ve devlet başkanları ile Birleşik Krallık ve Yunanistan da dahil olmak üzere önemli uluslararası ortaklar katılım sağlayacak. Yeşil Ortadoğu Girişimi tarafından yapılan basın açıklamasında, döngüsel karbon ekonomisi kavramlarının uygulanmasını hızlandırmak için işbirlikçi bir platform, iklim değişikliği için bölgesel bir merkez, bölgesel tohumlama programı, fırtınaların erken uyarısı için bölgesel bir merkez, karbon yakalama, kullanım ve depolama için bölgesel bir merkez (KİK veya Irak’ta) ve balıkçılığın sürdürülebilir kalkınması için bölgesel bir merkez gibi girişimin çatısı altında 6  bölgesel program ve merkez kurulacağı aktarıldı. Suudi Arabistan ayrıca, dünya çapında 750 milyondan fazla insana fayda sağlayacak temiz yakıt çözümlerinin yanı sıra dairesel karbon ekonomisi için teknoloji çözümlerini finanse etmeye adanmış bir bölgesel yatırım fonu olmak üzere iki önemli bölgesel girişime de öncülük ediyor. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman geçtiğimiz yıl Ekim ayında Riyad’da Yeşil Ortadoğu Girişimi Zirvesi’nin duyurusunu yaptı. Zirve, tarihteki ilk bölgesel iklim diyaloğunu mümkün kılarken, 20’den fazla ülkeden katılan liderler, iklim değişikliğine karşı mücadele etmek için iş birliği yapma ve çabaları birleştirme ihtiyacı üzerinde fikir birliğine vardı.