Washington öncülüğündeki DEAŞ’la mücadele koalisyonu, Suriye’nin kuzeyinde Ankara ve YPG arasında meydana gelebilecek çatışmalardan kaçınmak için Suriye-Türkiye sınırında gözlem noktaları kurmaya karar verdiği bir zamanda Türkiye, ABD ile Münbiç konusunda imzalanan yol haritasının 2018 yılı bitmeden tamamlanmasını istiyor. Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Münbiç konusunda Ankara ve ABD arasında imzalanan yol haritasının 2018 yılı bitmeden tamamlanması gerektiğini dile getirdi. Çavuşoğlu, dün bir televizyon kanalına verdiği röportajda Münbiç anlaşmasının Fırat’ın doğu bölgelerine kadar genişleyeceğine işaret ederek, yürürlüğe girecek yol haritasına göre YPG’nin Fırat’ın doğusundaki şehirlerden çıkarılacağını söyledi. Ankara’dan Washington’a anlaşmayı geciktirme suçlaması Türk ve ABD Dışişleri Bakanları tarafından 4 Haziran’da Washington’da imzalanan 90 günlük Münbiç yol haritası takvimine göre YPG, Münbiç’ten çekilecek ve yerel bir meclis oluşturulana kadar şehirdeki güvenlik ve istikrar ortak bir şekilde kontrol edilecek. Ancak yol haritası tam olarak zamanında uygulanmadı. Ankara, Washington’u anlaşmanın uygulanmasını ABD’nin DEAŞ terör örgütüne karşı mücadelede desteklediği Suriye Demokratik Güçlerinin(SDG) omurgasını oluşturan YPG’nin yararına olacak şekilde geciktirmekle suçladı. Ankara’nın ısrarının ardından ABD ve Türkiye, Kasım ayının başında Münbiç’te ortak bir devriye düzenlendi. Ancak YPG, Münbiç’ten henüz çıkmadı. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’nın Fırat’ın doğusunda silahlı Kürtlerle mücadele etmekte kararlı olduğunu açıkladı. Ankara, Kürdistan İşçi Partisi’ni, Suriye ve Irak’taki uzantılarını terör örgütü olarak kabul ediyor. ABD Savunma Bakanı James Mattis, ABD ordusunun, Türkiye ve DEAŞ’le mücadelede müttefik Kürt milisleri arasında meydana gelebilecek çatışmadan kaçınmak için Suriye’nin kuzey sınırında gözlem noktaları kuracağını dile getirdi. SDG’den DEAŞ’a karşı operasyon kararı SDG, 11 Kasım’da DEAŞ terör örgütüne karşı Suriye’nin doğusunda askeri operasyonlarına 10 gün sonra yeniden başlayacağını açıkladı. Zira SDG, Türkiye’nin Fırat’ın doğusunda Kürtlerin kontrol ettiği bölgeleri bombalamasının ardından operasyonlarına ara vermişti. Türkiye ve SDG arasındaki gerilim, DEAŞ’a karşı mücadelede SDG’yi önemli bir ortak olarak gören ABD’de şaşkınlığa yol açtı. Ekim ayının sona ermesinden bu yana Suriye’nin kuzeyinde gerilim yaşanıyor. Öyle ki Türk kuvvetleri, Fırat’ın doğusunda YPG’nin kontrol ettiği bölgeleri top atışlarıyla hedef almaya başladı. Ayrıca Ankara, bölgede geniş çaplı saldırı başlatmakla tehdit ediyor. Washington öncülüğündeki uluslararası koalisyon, bu süre zarfında SDG ve Ankara’yla temasa geçerek gerilimi azaltmaya çalıştı. SDG, ABD, Fransa ve İngiltere arasında anlaşma Rakka’nın kuzeyinde Ayn İsa kasabasında bir araya gelen SDG, ABD, Fransa ve İngiltere arasındaki anlaşmalar neticesinde Suriye-Türkiye sınırında gözlem noktalarının kurulmasına karar verildi. Washington’un YPG’ye destek vermeye devam etmesine öfkelenen Türkiye’nin Fırat’ın doğusunda geniş çaplı askeri bir operasyon yapmakla tehdit etmesinin ardından SDG, tedirgin ve huzursuz olmaya başladı. DEAŞ terör örgütü ise, Irak sınırı yakınında Fırat Nehri’nin doğusunda varlığını halen muhafaza ediyor. Türk halkı ve Türk ordusu İdlib halkının yanında Diğer yandan İdlib’teki gözlem noktalarından sorumlu Türk askeri yönetimi, bir bildiri yayınladı. Bildiride, Türk halkının ve Türk ordusunun İdlib halkının yanında yer aldığını, kendileri için İdlib halkının can ve mal güvenliğinin önemli olduğunu, Türk ve Rus liderler arasında Soçi’de İdlib konusunda imzalanan silahtan arındırılmış bölge anlaşmasının şehrin güvenliğine ve çıkarına hizmet ettiğini ve bölgede daimi istikrarı pekiştirdiğini belirtti. Türk basınındaki haberlere göre önceki akşam yayınlanan bildiride silahtan arındırılmış bölgenin kurulmasının İdlib’i Suriye rejimi tarafından yapılacak herhangi bir askeri operasyondan ya da saldırıdan uzak tutacağına ve bölgede yeni çatışmaların meydana gelmesini engelleyeceğine işaret edildi. Ayrıca bildiride bunlara ters iddiaların, fitne ve ayrılık çıkarmayı hedefleyen söylentiler olduğu dile getirildi. Bölge halkına anlaşmayı destekleme çağrısı Öte yandan bildiride bölge halkı, Suriyelilerin kaygısını taşıyan, Suriyelilerin ve ülkenin güvenliğini düşünenlerin yanında yer alarak ve anlaşmayı destekleyerek tarihi ve vicdani sorumluluklarını yerine getirmeye çağrıldı. Aynı çerçevede Rus Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mariya Zaharova, Rus ve Türk liderler arasında İdlib konusunda imzalanan Soçi Anlaşması’nı uygulamak için Türkiye’nin büyük gayret gösterdiğini söyledi. Zaharova, önceki gün düzenlediği bir basın toplantısında Rus Devlet Başkanı Vladimir Putin’in silahtan arındırılmış bölgeyi radikal gruplardan temizleme noktasında Türkiye’nin ciddiyetinin farkında olduğunu ve bu konuda Ankara’nın çabalarını takdir ettiğini ifade etti. Ayrıca Zaharova, Moskova’nın İdlib’te belirli bölgenin radikal gruplardan temizlenmesinin kolay bir iş olmadığının tamamen bilincinde olduğunu da deklare etti.
مشاركة :