Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Haniye, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile Filistinli gruplar arasında geniş kapsamlı görüşmelere hazırlık ve gelecek dönemdeki ulusal çalışma gündemleri üzerinde anlaşma sağlamak için Gazze, Kahire veya herhangi bir yerde görüşmeye hazır olduğunu söyledi.  Haniye, Hamasın 31’inci kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Gazzede düzenlenen etkinlikte yaptığı konuşmada hareketinin 4 adımda ulusal birliği sağlamaya hazır olduğunu söyledi. Haniye konuşmada şunları söyledi: “Hamas, öncelikli olarak Filistin ulusal birliğinin sağlanması ve bölünmüşlüğün sona ermesi için en uzak noktaya bile gitmeye ve 3 ay içinde devlet başkanlığı, genel seçimler ve Ulusal Konsey seçimleri yapmaya hazır. 3 ay sonrasına bir seçim tarihi belirleyelim. Hamas buna hazır. Bugünden itibaren 2011’de imzalanan anlaşmaları 5 dosyasıyla birlikte uygulamaya koyalım.” Hamas lideri, ikinci adımın Batı Şeria’da işgal güçleriyle yapılan iş birliğini durdurmak olduğunu söyledi: “Bunun devam etmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. İsrail güçlerinin Ebu Mazen’in (Mahmud Abbas) evinin yakınlarında bulunması ne anlama geliyor? Filistin şehirlerinin merkezinde bulunan A bölgelerinde suikast düzenliyor. Güvenlik iş birliğinin devam etmesi ‘halkımızı ve davamızı koruyoruz’ sözüyle uyuşmuyor.” Haniye, Filistin davasını ve bu konuda gelecekte atılacak adımları görüşmek üzere Kahirenin ev sahipliğinde, yurt içindeki ve yurt dışındaki Filistinli liderlerin katılımıyla geniş kapsamlı acil bir toplantı yapma çağrısında bulundu. Kahire’nin herkes için başkent olabileceğini söyleyen Hamas lideri dördüncü aşamada da hareketinin Arap ve İslam dünyası ile olan ilişkisini güçlendireceğini ve sağlamlaştıracağını vurguladı. Hamas lideri görüşme çağrısında bulunurken Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Kahire’de gerçekleştirilen uzlaşı müzakerelerinin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından Gazze Şeridi’nde egemen olan harekete karşı yeni tedbirler almak üzerinde çalışıyor. Abbas, 2007 yılında Hamas’ın Gazze’yi kontrol altına almasından bu yana egemenliği altında tuttuğu ve pasivize ettiği Filistin Yasama Konseyi’ni feshetme ve Gazze’ye ayrılan bütçe ile ilgili prosedürleri sıkılaştırmakla tehdit etti. Abbas, Hamas’ın her şeyi Filistin hükümetine teslim etmesi ve sorumluluklarını üstlenmesi gerektiğini söyledi. Abbas tarafından atılan bu adımlar, Gazze’deki ‘darbe’ yönetiminin gücünü kırmak için baskı uygulama hedefi taşıyor. El-Fetih hareketi bu adımların Hamas’ın uzlaşı için sunduğu şartlara yanıt olduğunu bildirdi. Kahiredeki uzlaşı müzakereleri, Hamasın bir ulusal birlik hükümetinin kurulması, Gazzeye uygulanan yaptırımların kaldırılması ve 2011 anlaşmasının kabul edilmesi konusunda ısrar etmesi nedeniyle başarısızlıkla sonuçlandı. Anlaşmada güvenlik güçleri, Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) yeniden faal hale getirilmesi ve yeni seçimler yapılmasını içeriyor. Fetih hareketi, Gazze Şeridi’nin bir dizi şartlar doğrultusunda teslim edilmesini reddetti. Devlet Başkanı’nın Gazze’ye karşı uyguladığı önlemlerden bağımsız olarak mevcut hükümetin tam yetkilendirilmesi konusunda ısrar etti. Hükümet, Gazze’yi teslim aldığı takdirde bölgeden kendisi sorumlu olacak ve tüm hizmetler devlet tarafından sağlanacak. Hareket, şu anda bir birlik hükümeti kurmayı reddederek FKÖnün bölünmeden uzak tutulması konusunda ısrar etti. Fetih, Haniye’nin Abbas’a yaptığı görüşme davetine “Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye arasındaki herhangi bir görüşmenin Hamas’ın imzalanan anlaşmaları uygulamaya koymasına bir taçlandırma olması gerek” ifadeleriyle cevap verdi.Fetih Sözcüsü Atıf Ebu Seyf konuya dair şu açıklamada bulundu: “Mahmud Abbas, Filistin halkının Devlet Başkanı’dır. Konu da sadece görüşmüş olmak için toplantı yapılacak bir konu değildir. Hamas hareketi, bugüne kadar uzlaşma konusundaki anlaşmalardan kaçındı. Doğru olan önce anlaşmaların uygulanması ve tüm bu konuşmaların ondan sonra yapılmasıdır. Hikaye, Fetih hareketi ve tüm Filistinli grupların babası sayılan Devlet Başkanı Mahmud Abbas açısından bir ilke. Hamas da imzaladığı anlaşmayı uygulamaktan kaçıyor. Bu nedenle Hamas’ın yapması gereken öncelikle verdiği sözleri tutmak ve uzlaşı hükümetinin Gazze’de bölünmeyi ortadan kaldırarak Filistin’deki suları mecrasına döndürmesine izin vermektir.” Ebu Seyf, Hamas’ın seçiciliğine yönelik de eleştirilerde bulundu: “Anlaşmalar, Hamas’ın istediğini seçtiği, istemediğinin yok olduğu sihirli bir oyun değil. Bu nedenle tüm anlaşmaların uygulanması gerekiyor. Şu an en kullanışlı olan 2017’eki anlaşmadır. Herhangi bir anlaşmayı geçersiz kılmak kabul edilemez.” Ebu Seyf, Hamas’ı uzlaşı hükümetinin anlaşmalarını görmezden gelmekle de suçladı: “Bu durum kabul edilemez. Hamas’ın kuruluşunun 31’inci yıl dönümünde daha akılcı ve bilinçli olması gerek. Bugün dövizlerde fotoğraflarını taşıdıkları isimlere dikkatle baksınlar. Bu insanlar bölünmek için değil, birleşmek için şehit oldu.” Hamasın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugaylarının İsrailin son Gazze saldırılarında Tel Avivi bombalamasına ramak kaldığını ifade söyleyen Haniye, son askeri çatışmanın işgalcilerle çatışma yönetimi konusunda bir dönüm noktası olduğunu, Kassam Tugayları ile direniş gruplarının gücünün yalnızca bir kısmını gösterdiğini aktardı. Kassam Tugaylarının elinde İsrail özel güçlerinin Gazze Batı Şeria ve diğer ülkelerdeki operasyonlarını anlamaya katkı sağlayan bir "emniyet hazinesi" olduğunu belirten Hamas lideri, söz konusu "hazine" hakkında ise ayrıntılı bilgi vermedi. İsrail güçlerinin Gazzeye nereden girdiği, girdiği saat ve dakikaları, ne kadar kaldıkları konusunda Kassam Tugayları’nın elinde ayrıntısıyla bilgi bulunduğuna dikkati çekti. Haniye, Kassam Tugaylarının geçen ay Gazzeye sızan İsrail güçleriyle ilgili bilgi vermek için birkaç gün içinde basın toplantısı düzenleyeceğini duyurdu. Batı Şeriada son yaşanan gerginliklere de değinen Haniye, bunun İsraile karşı Batı Şeriada yeni bir ayaklanma olduğunu, Filistin halkına karşı yapılan her türlü aşağılama ve haksızlığa cevap niteliği taşıdığını vurguladı.