Rusya, Dyatlov Geçidi’nin gizeminin çözülmesini istiyor

  • 2/2/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Sovyetler Birliği döneminde vatandaşlar tarafından “Dyatlov ekibi” olarak bilinen ve halen üzerinden sır perdesi kalkmayan olayın üzerinden tam 60 sene geçti. Rus savcılığının dün olay hakkında yeniden soruşturma başlatılacağını açıklamasının ardından bu garip vaka bir kez daha gündeme geldi. Soruşturma ile Dyatlov Geçidi’nde yaşanan olayın üzerindeki sır perdesinin aralanmasının hedeflendiği duyuruldu. Söz konusu gizemli olay, kayak yapmayı seven gençlerin bir gezi grubu kurmaları ile başladı. Ural Politeknik Enstitüsü’nde okuyan altı öğrenci, aynı bölümden mezun 3 diğer öğrenci ve bir de kış yürüyüşü uzmanından oluşan 10 kişilik grup, 1959’un şubat ayında 5’inci sınıf öğrencisi Igor Dyatlov liderliğinde bir ekip kurdu. Yaşananlar grubun liderinin soyadı olan Dyatlov ile isimlendirildi. Olayın meydana geldiği dağın ismi de Dyatlov olarak anıldı. Gezi planını ocak ayında hazırlayan grup günler sonra Ural Dağları’nın kuzeyine doğru yola çıktı. Hedefleri Gora Otorten Dağı’nın zirvesine çıkmaktı. Plana göre grubun belirli bir bölgeye ulaşmasının ardından,14 Şubat’a kadar merkeze telgraf çekmesi gerekiyordu. Ancak vakit geldiğinde gruptan hiçbir telgraf gelmedi. Grup gezideki son durak olan köye de belirlenen vakitte, yani 20 Şubat’ta varmadı. Bunun üzerine arama kurtarma ekibi oluşturuldu. Ekip, 26 Şubat’ta, zirve yakınlarında gençlere ait bir çadır buldu. Çadırda gençlerin eşyaları vardı. Arama kurtarma ekibi bir gün sonra da gruptan 4 gencin cesedini çadırdan uzakta, birbirinden ayrı yerlerde buldu. Bulunanlar arasında grubun lideri Dyatlov’un da cesedi vardı. Mart ayında 5’inci gencin cesedine ulaşılırken diğer üç gencin cesedi ancak mayıs ayında, karlar eridikten sonra bulunabildi. Son bulunan üç gencin cesedi çadırdan 2,5 km uzaklıktaydı. Olaydan tek kurtulan, ayağındaki sakatlanma nedeniyle geziyi yarıda bırakan bir genç oldu. Birbirinden farklı iddialar mevcut Yürütülen soruşturmalarla birlikte olayın sır perdesi de aralanmaya başladı. Soruşturmacılar grup üyelerinin bilinmeyen sebeplerden dolayı 2 Şubat’ta üzerlerinde elbise olmadan çadırdan çıkarak dağın eteklerine doğru gittiklerini, bazılarının elbise almaya karar vererek geri döndüklerini, sert rüzgârdan dolayı bunu başaramadıklarını ve birkaç saat içinde tamamının öldüğünü aktardı. Cesetler üzerinde yapılan anatomik incelemeler sonucunda 6 öğrencinin soğuktan öldüğü tespit edildi. Anatomi uzmanları diğer gençler üzerindeki araştırmalarında iç yaralanma tespit ettiklerini ancak vücutlarında buna neden olacak hiçbir belirti olmadığını belirtti. Bunun “belirsiz şiddetli bir gücün etkisi” sonucunda olduğunu söylediler. Dikkat çeken bir diğer bulgu ise grup üyelerinin çadırda açtıkları yırtıktı. Yapılan açıklamalar gençlerin acele bir şekilde çadırdan ayrılmak istediği yönünde. Söz konusu bulgu, gençleri çadırdan ayrılmaya iten sebepler konusunda birçok soru işaretini de beraberinde getirdi. Ancak soruşturma çerçevesinde ortaya atılan senaryoların hiçbiri doğrulanmadı. Bir yandan hırsızların bunu yaptığı iddia edilirken diğer taraftan öğrencilerin eşyalarının çadırın içinde hiç dokunulmamış halde bulunmasından dolayı bunu yerel halkın veya kabilelerin yaptığı iddia edildi. Dönemin Rus savcılığı, gelişmelerin ardından soruşturmayı sona erdirdi. Gençlerin karşı koyamadıkları doğaüstü bir güç sonucunda öldüklerini bildirdi. Söz konusu dönemden bu yana gençlerin ölüm sebebi hakkında birçok iddia ortaya atıldı. Bazıları, bölgeyi ziyaret eden uzaylıların belirli sebeplerden dolayı gençleri öldürerek cesetlerini farklı bölgelere attığını öne sürerken bazıları da Sovyet bilim adamlarının belirli frekanslar aracılığı ile bedenlerin nakledilmesine dair gizli bir araştırma yürüttüğünü ve gençlerin bu araştırma bölgesine girerek ne olduğunu görmelerinin ardından askerler tarafından öldürüldüğünü iddia ediyor. Bu teoriyi konu alan bir sinema filmi dahi çekildi. Bazı iddialar ise gençlerin kaçma sebebinin dağın laneti olduğu yönünde. Buna gerekçe olarak gençlerin yalın ayak ve elbisesiz bir şekilde farklı yönlere doğru koşması ve soğuktan ölmeleri gösteriliyor. Olay üzerindeki sır perdesi günümüze kadar kapalı kaldı.  Gençlerin acele, yalın ayak ve elbisesiz bir şekilde çadırdan kaçmalarının sebebi halen bilinmiyor. Öyle ki gençlerin kaçtığı gün bölgedeki ısı -30 dereceydi. Gençlerin cesetlerinin çadırdan uzakta, farklı bölgelerde bulunması da birçok soru işaretini beraberinde getiriyor. Ayrıca hiçbir dış belirtisi olmamasına karşın öldürücü iç yaralanmalar da çözülmesi gereken diğer gizemlerden biri olarak gösteriliyor.Gizem yeniden soruşturuluyor Rus savcılığı, söz konusu esrarengiz olayın üzerindeki sır perdesinin aralanması için soruşturmayı tekrar başlattı. Savcılık üç ihtimal üzerinde duruyor. Üç ihtimal de bölgenin tabiatı ile alakalı. Birinci ihtimale göre gençlerin kaçmasının arkasında yatan sebep çığ. Çığdan korkan gençler hızlı bir şekilde farklı bölgelere kaçıyor. Diğer ihtimale göre de dağın coğrafi yapısından dolayı ortaya çıkan sesin gençleri korkutarak hızlıca kaçmasına neden olduğu. Bu korkunç sesin gençlerin sinir kontrolünü kaybetmesine ve trajik sonun yaşanmasına neden olduğu öne sürülüyor. Soruşturmayı yürütenler, 60 sene önce yaşanan bu olayın gizemli yönlerinin ortaya çıkarılması hedefiyle her kurban için psikolojik bir portre ortaya koyarak bölgenin coğrafi yapısının da aralarında olduğu birçok veriyi ve bulguyu inceleyecek.

مشاركة :