Irak üzerindeki ABD baskısı artıyor

  • 2/16/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Irak, İran’a karşı yeni bir koalisyon kurulması hedefiyle düzenlenen Varşova Konferansı’na katılmadı ve konferansta verilen mesajlara ilişkin herhangi bir yorumda bulunmadı. Iraklı uzmanlar, söz konusu mesajların konferansın düzenlenmesinden birkaç gün önce ABD Savunma Bakanı Vekili Patrick Shanahan’ın eliyle Iraklı yetkililere iletildiği görüşünde. Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi, bölgede yeni bir konjektör peşinde olan ABD ile Amerikan askerlerinin çıkarılması için hükümete baskı uygulayan Iraklı parlamenterlerin kıskacına girdi. Irak Parlamentosu’nun ara tatili 5 Mart’ta sona eriyor. Yeni yasama yılını en çok meşgul etmesi beklenen konuların başında ülkedeki Amerikan askerlerinin varlığı ve eksik kabinenin tamamlanması bulunuyor.“Trump, Irak’ı birçok açıdan zor durumda bıraktı” Irak Ordusu eski sözcüsü ve askeri danışman Diya Vekil, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “ABD Başkanı Trump, Irak’ı birçok açıdan zor durumda bıraktı. Başta Aynu’l Esed Üssü ile ilgili yaptığı açıklama ve daha sonra ABD Savunma Bakanı Vekili Patrick Shanahan’ı Irak’a göndermesi, Bağdat’ı iyice köşeye sıkıştırdı. Shanahan, Trump tarafından Irak’a müzakerelerde bulunmak için gelmedi. Bilakis, çok açık bir mesajı iletmek için geldi o da Washington’ın bölgedeki hedeflerinin korunması. Shanahan, ABD’nin Irak’taki askeri varlığının süreceğinden emin olmak ve söz konusu varlığa karşı çıkan Iraklı çevreleri dinlemek için Bağdat’ı ziyaret etti. Görünüşe bakılırsa istediğini de aldı. Ziyaretin hedefleri arasında, DEAŞ’a karşı mücadelede Irak güvenlik güçleri ile Uluslararası Koalisyon birlikleri arasındaki işbirliğinin devamına vurgu yapmak ve İran’ın izlenmesi bulunuyordu. Bu hedefler, Irak’ı iki taraf için de (ABD ve İran) önemli hale getiriyor” dedi.Şarku’l Avsat’a Shanahan’ın Bağdat ziyareti ve Varşova Konferansı’nı değerlendiren Siyasi Düşünce Merkezi Başkanı İhsan eş- Şamarri, şu ifadeleri kullandı; “Irak’taki ABD askerlerinin varlığı daha önce olduğu gibi şimdi de hükümetler arası anlaşmalara dayanıyor. Nuri el-Maliki, Haydar İbadi ve şimdi de Abdulmehdi hükümetinde durum böyledir. Zira bu varlığın iki koruyucu şemsiyesi bulunuyor: Birincisi, iki taraf arasında imzalanan güvenlik anlaşmaları. İkincisi ise DEAŞ Karşıtı Uluslararası Koalisyon. Halihazırda ortaya çıkan tezat, ABD askerlerinin görev değişikliğinden kaynaklanıyor. Aslında ABD, terörü bir bütün olarak görüyor. İran’ı da bu bütünün bir parçası olarak görüyor. Hatta daha da ileriye gitmek gerekirse İran ve DEAŞ’ı aynı kefede tartıyor. Tabi İran’a bağlı Iraklı milisler de bu kapsama dahil.” Şamarri, açıklamasının devamında, “Irak hükümeti, kendisini İran-ABD çatışmasından uzak tutmak istiyor. Shanahan’ın Bağdat ziyaretinin amaçlarından biri de Uluslararası Koalisyon’un, İran’a ve ona bağlı silahlı güçlere karşı olası bir pozisyonda kullanılmasına karşı Iraklı yetkililerin görüşlerini almaktı. ABD, İran’ı izlemek için Aynu’l Esed Üssü’nü kullanmakta kararlı. Irak’ın katılmadığı Varşova Konferansı’nda alınan kararları göz önüne aldığımızda, Iraklı yetkililerin ABD ile daha derin görüşmeler yapması gerekeceğini söylemek mümkün” ifadelerini kullandı. Irak’taki ABD askerlerinin akıbeti konusunda milletvekilleri arasında tartışmalar sürerken, diğer taraftan DEAŞ saldırıları devam ediyor. Iraklı bir güvenlik yetkilisi önceki gün yaptığı açıklamada, DEAŞ unsurlarının Samarra şehri yakınlarında, Sadr Hareketinin lideri Mukteda es-Sadr’a bağlı milis gücü Seraya es-Selam savaşçılarını taşıyan askeri konvoya bombalı saldırı düzenlediğini bildirdi. Saldırıda 50’nin üzerinde ölü ve yaralı olduğu belirtildi. Yetkili ayrıca Anbar vilayetinin Hadise ilçesinde çölde mantar toplayan 3 vatandaşın örgüt tarafından kaçırıldığını aktardı.

مشاركة :