Birkaç gün önce Dubai Basın Kulübü’nün düzenlediği Arap Medya Forumu’nun akabinde yapılan bir oturumda Bilgi Zirvesi Başkan Yardımcısı Cemal bin Huveyrib, bana şu soruyu yöneltti: “Basılı Arap gazetelerin dağıtımında gerileme olduğundan bahsediyorsunuz. ‘Financial Times gibi bir gazetenin dağıtımında neden gerileme olmadı?’ diye kendinize hiç sordunuz mu?” Bu soruyu cevaplamadan önce Cemal bin Huveyrib, sorusunu şu şekilde tamamladı: “Gazetenin internet sitesine girenlerin sayısında meydana gelen artışların yanı sıra Financial Times gazetesinin sadece yüksek tirajını korumayıp bu tirajın sürekli arttığını biliyor musunuz?” Cemal bin Huveyrib’in küresel ekonomik meseleleri ele alan İngiliz gazetesiyle ilgili söyledikleri aslında bir sır değil. Özellikle dünya basınını takip edenler, bu durumu biliyor. Cemal bin Huveyrib’in söyledikleri doğru olmakla birlikte bu sözler, sadece Financial Times gazetesi için geçerli değildir. Aksine bu sözler, ABD menşeli New York Times gazetesi için de geçerlidir. New York Times gazetesinin her gün neredeyse 6 milyon kopyası dağıtılıyor. Aynı ölçüde bu durum, Hindistan ve Japonya’daki büyük gazeteler için de geçerlidir. Şöyle ki Hindistan ve Japonya’da her gün gazetelerin milyonlarca kopyası dağıtılıyor. Bu yıl 18’inci toplantısını düzenleyen forum, kapsamlı bir başlıkla yeni bir toplantıya doğru gidiyor. Başlıktan anlaşıldığı üzere forum, Arap medyasının yaşadığı çeşitli sıkıntıları aşıp her Arap başkentinde vatandaşların hak ettiği, beklediği ve umduğu geleceğe ulaşmak istiyor. Dubai Basın Kulübü’nün Başkanı Mona el-Marri, Dubai Emiri Şeyh Muhammed bin Raşid’in huzurunda açılış oturumunda kısa bir konuşma yaptı. El-Marri, bu yılki toplantının sloganının “Arap Medyası: Bugünden Geleceğe” şeklinde 4 sözcükten oluştuğunu belirtti. Marri, amacın sadece bugün medya açısından yaşadığımız gerçeğe odaklanmak olmadığını, aksi takdirde bunun istemediğimiz ve hoşlanmadığımız durumları pekiştireceğini dile getirdi. Forumda kürsüye gazeteci Mustafa Ağa gibi konuşan robot bir spiker çıktı. Kalabalık, Mustafa Ağa’yı beklerken onun yerine kürsüye bir robot çıkıyordu. Robot, katılımcılarla konuştu ve onların sorunlarını dinledi. Bu durum karşısında katılımcılar, şaşkın şaşkın gülümsedi. Robotu insandan ayıran diğer özellikler olmasa robot spiker, her birimizin günlük yaşamda yaptığı gibi gülecek, şaşıracak ve tebessüm edecekti. Dünyada robot spiker yeni olmamasına, 6 Ocak’ta Çin’de robot bir spiker ortaya çıkıp çeşitli programlar sunmaya devam etmesine, büyük bir izleyici kitlesine sahip olmasına ve insanların da program sunarken robot spikere eşlik etmesine rağmen Dubai Medya Forumu’nda Mustafa Ağa robotunun ortaya çıkışı, etrafımızdaki dünyanın geleceğine işaret etmektedir. Aynı zamanda bu robot, söz konusu geleceğin listedeki tek seçenek olmadığını ve alternatifleri araştırıp seçim yapabileceğimizi gösteriyor. Bu tür bir sanal listede temel bir alternatif olmalı ve bu alternatif, medyaya engel teşkil edenlere Arap izleyicisinin kaliteli bir içerik aradığını göstermelidir. Arap izleyicisi, aradığı şeyleri hızlı ve kolay bir şekilde bulduğu için bu gazeteden ya da şu ekrandan sosyal paylaşım sitelerine kaymıyor. Tam tersine hem yazılı hem de görsel basın olarak klasik medya, izleyicisine karşı bu siteler yokmuş gibi hareket ediyor. Ya da klasik medya, bu siteler varmış da kendi izleyicisini cezp etmiyormuş gibi davranıyor. Sağlam, güçlü ve kaliteli içerik; yazımızın başındaki Financial Times’la ilgili soruyu yanıtlamaktadır. Bu soru, New York Times gazetesiyle ya da Hint ve Japon gazeteleriyle ilgili olsaydı yine bu sözcüklerle cevaplardık. Bahreyn Enformasyon Bakanı Ali el-Rumeyhi, forumun açılış konuşmasında klasik medyanın, yayın sorumluluğunun farkında olduğuna ve kalıcı Arap değerlerini gözetip muhafaza ettiğine işaret ettiği zaman aynı soruyu farklı bir yöntemle dolaylı bir şekilde cevaplamış oldu. Mesele, her sabah okurlarına düzenli bir şekilde çıkan gazete meselesi değildir. Mesele, günün her saatinde çalışan TV meselesi değildir. Aksine asıl mesele, yayın organlarının kendi kitlesine farklı bir performansla sunduğu kaliteli içeriktir. Bu performans sayesinde Financial Times gazetesi, ekonomik meselelere yoğunlaşmasına rağmen kendi kitlesini korudu. Bu kadim kitleye –ki gelecekte bu kitle sayısı artabilir- rağmen Financial Times, diğer okurlarını uzaklaştırmadan internet sitesine yeni bir kitle çekti. Üç gün önce Şarku’l Avsat okurları, Fransa merkezli Zadig dergisinin üçüncü sayısının 70 bin adet kopyasının dağıtıldığı, dergi yönetiminin 20 bin daha basma düşüncesini ortaya attığı, üçüncü sayının kapağında “Fransa’nın reformu” sözcüklerinin yer aldığı bir haber okudu. Hatta onlar aynı haberde, derginin her sayıda önemli düşünürlerin ele aldığı ciddi bir meseleye yer verdiği, daha önce “Le Monde” gazetesinde çalışan editörün, dağıtımın neredeyse 25 bine ulaşmasını tahmin ettiği, ilk defa bir derginin Fransa’da en çok dağıtılan yayın listesinin başında yer aldığı ve derginin fiyatının 19 euro olduğuyla ilgili bilgiye sahip oldular. Haberi ilk okuduğumda yazımın başında işaret etmeye çalıştığım hususa bir delil olduğunu fark ettim. Araplar olarak yazılı basın çağının bittiğini müjdelemekten geri durmadığımız bir zamanda bu, Fransa kütüphanelerinde tükenen matbu bir yayındır. Aynı zamanda bu matbu yayın, yazarın sözlerinin doğruluğunun okur nezdinde samimi bir karşılık bulduğunu, internet sitelerinin Arap matbu yayınlarının başına gelen gerilemeyle bir alakası olmadığını, gerilemenin çeşitli sebeplerinin bulunduğunu ve sitelerin çoğalmasının tek sebep olmadığını söylüyor. Bana göre dağıtımın gerilemesinden şikâyet eden çoğu matbu yayınlara tanınan kısıtlı özgürlük, bu sebeplerin başında geliyor. Özgürlüğün, okurun dokunmadan önce aldığı bir kokusu vardır. Özgürlüğün kalıcı bir değer olduğuna, özgürlük inancının ve özgürlüğü uygulamanın ayrılmaz bir bütün olduğuna, bu uygulamanın matbu yayına değer kattığına ve aşırı özgürlüğün sorumsuz bir iş olduğu kadar tembelliğin de uygun olmadığına inanırsak; Dubai Basın Kulübü’nün “Arap Medyası: Bugünden Geleceğe” sloganıyla düzenlediği forumun çağırdığı geleceğe geçiş yapabiliriz.
مشاركة :