Washingtonın Tahran’a bölgedeki istikrarı bozmaması ve bölge ülkelerinin iç işlerine karışmamasına yönelik bir politika benimsemeye zorlamak için uyguladığı baskı, İran’daki ekonomik krizi daha da derinleştirdi. Siyasi danışmanlık veren ABD merkezli Eurasia Group araştırmacılarından Henry Rome, İran ekonomisine ilişkin raporunda “durumun kötü olduğunu ve kötüleşmeye devam edeceğini” belirtti. Uluslararası Para Fonu (IMF), İran’ın 2018’de yüzde 3,9 oranında düşen gayri safi yurtiçi hasılasının 2019’da yüzde 6 oranında düşüş yaşayacağına dair göstergeler olduğunu bildirdi. Zira söz konusu veriler, IMF’nin beklentisinden daha ciddi boyutlara ulaşabilir. Zira bu beklenti, Washington’ın 22 Nisan’da, İran’dan petrol almalarına izin verilen 8 ülkenin muafiyetlerinin sona ereceğine ilişkin duyurunun öncesine dayanıyor. İran’daki ekonomik kriz, 2012-2013 yılları arasında yaşanandan daha kötü bir seyir izliyor. 2012-2013 yıllarında Tahranın nükleer ve balistik füze geliştirme programlarına karşı uygulanan uluslararası yaptırımların etkisi İranda halen devam ediyor. İran ve P5+1 ülkeleri (Çin, Amerika Birleşik Devletleri, Fransa, İngiltere, Rusya ve Almanya) arasında 2015in temmuz ayında Viyanada imzalanan anlaşma, İranın uluslararası siyasi sisteme yeniden girmesini sağladı. Söz konusu tarihten sonra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) onaylı bir anlaşması olan Tahran üzerindeki uluslararası yaptırımlar kısmen kaldırıldı. Tahran, bunun karşılığında nükleer programını önemli ölçüde sınırlamayı ve asla nükleer bomba geliştirmek için araştırma yapmamayı kabul etti. Ancak ABD Başkanı Donald Trumpın söz konusu anlaşmanın garantisinin olmadığı kanısına varması; 8 Mayıs 2018de ülkesini tek taraflı olarak anlaşmadan geri çekmesi ve Viyana anlaşmasını askıya alarak İran’a yönelik yaptırımları yeniden uygulamaya başlayacaklarını duyurmasına neden oldu. Ağustos 2018 itibariyle ABD, İran’a yönelik yaptırımlarını yeniden yürürlüğe koyarak Tahranı “daha iyi bir anlaşma” yapmaya zorlamak için “azami baskı” uygulamaya başladı. Bununla birlikte İran riyali, 8 Mayıs 2018den bu yana serbest piyasalarda dolara karşı yüzde 57 oranında değer kaybederken ülkedeki enflasyon rakamları sert bir artış göstererek bir önceki yıla göre yüzde 8den yüzde 51e yükseldi.
مشاركة :