Cezayir Hakimler Sendikası, Genelkurmay Başkanı Kayed Salih’in yolsuzlukla mücadele kapsamında hakimlere verdiği emirleri şiddetle protesto etti. Sendika, emirleri “tüm makamların bağımsız adalet işlerine müdahale” olarak nitelendirdi. Öte yandan üst düzey bir askeri yetkili, yolsuzlukla suçlanan diğer askeri subaylarla birlikte tutukluluğunu protesto amacıyla başlattığı açlık grevinin ardından cezaevinde ciddi sağlık sorunlarıyla mücadele ediyor. Ülkenin batısında “İkinci Askeri Bölge” komutanı Tuğgeneral Said Bay’ın ailesinden bir kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, askeri yetkilinin sağlığının açlık grevi sebebiyle kötüye gittiğini belirtti. Said Bay’ın tedavi edilmek üzere hastaneye nakledilmesi gerektiğini söyleyen kaynak, “Ailesi, açlık grevine devam etmesi halinde ölmesinden korkuyor” dedi. Kaynak ayrıca, ordunun Bay’ı tutuklama kararının da keyfi olduğunu belirtti. Buleyde (başkentin 50 km güneyi) şehrindeki askeri temyiz mahkemesi, 20 Nisan’da “silahta ve askeri mühimmatta manipülasyon, bunları vasıfsız kişilere verme ve askeri talimatları ihlal etme” suçlamasıyla Tuğgeneral Said Bay’ın ve Birinci Askeri Bölge’nin eski komutanı Tuğgeneral Şantuf Habib’in tutuklanması kararı vermişti. Mahkeme, Şantuf’u tutuklama kararının “daha önce kendisine uygulanan adli kontrol yükümlülüklerin ihlali” dolayısıyla verildiğini ifade etti. Aktarılana göre Şantuf, kendisine yönelik yolsuzluk şüpheleri nedeniyle yayınlanan adli takip kararını ihlal ederek İspanya’ya gitti ve siyasi sığınma talebinde bulundu. Yasal gözetim altında olan herhangi bir sanık, seyahat yasağına tabi. Şantuf ve Bay, geçen Ekim ayında hapsedildi. Ardından ülkenin batısındaki Vahran vilayeti polis memurunun yanı sıra Ulusal Jandarma eski komutanı Tuğgeneral Manad Nuba, Dördüncü Askeri Bölge komutanı Tuğgeneral Abdul Rezzak Şerif ve eski Savunma Bakanlığı Mali İşler Genel Müdürü Tuğgeneral Bocama Budvar ile serbest bırakıldı. Söz konusu isimlerden birinin hakkında, geçen günlerde yolsuzluk suçlaması bulunduğu ve binlerce milyar dinarı zimmetine geçirdiği açıklanmıştı. Öte yandan Ulusal Hakimler Sendikası, yayınladığı bir bildiride, yargı ve personellerine ilişkin tüm suçlamaları sert bir dille reddetti. İş adamlarının, Buteflika rejiminin sembolleri ve hatta politikacılar hakkında gözaltı ve tutuklama kampanyası çerçevesinde yerel medyayı kullanma şekline dikkat çekilirken, söz konusu kampanyanın geçen ay Buteflika’nın istifası sonrasında yoğunlaştığı belirtildi. Yayınlanan bildiride, hakimlerin “kendilerinin emirleri yerine getiren bir cihaz olarak kullanılmasını reddettikleri, halkın talep ettiği anayasal hakları bağımsız bir otorite olarak korudukları, görevlerini yasallık ve eşitlik ilkelerine uygun olarak, tarafsız ve adilce uyguladıkları” vurgulandı. Bildiride ayrıca, hakimlerin toplumun her kesimine aynı mesafeden yaklaştığı, herkesi de vesayet ve baskı yapılmadan kendilerine güvenmeye çağırdıkları belirtildi. Diğer taraftan Genelkurmay Başkanı Kayed Salih, hakimlere yolsuzluğa karşı güçlü bir savaş başlatma çağrısında bulundu. 30 Nisan’da açıklama yapan Genelkurmay Başkanı, liderliğinin “yeterli güvenceleri sağladığını, asil ve hassas görevlerin yerine getirilmesinde adalet sistemine eşlik etme taahhüdünde bulunduğunu” ifade etmişti. Bunu takiben adalet mekanizması, Buteflika’ya yakın 4 iş adamı hakkında hapis cezası yayınladı. Ancak Hakimler Sendikası, ordunun herhangi bir korumasını reddederek, “Adalet ve yargının tek garantisi ve koruması, yargı makamları dışındaki herhangi bir taraftan gelemez” açıklamasında bulundu.
مشاركة :