Sudan Askeri Geçiş Konseyi (AGK), dün yaptığı açıklamada, oturma eylemini kırmaya yönelik operasyonların üzerinden iki gün geçmesinin ardından, zeytin dalı uzatarak, herhangi bir ön koşul olmaksızın ve hiç kimsenin dışlanmayacağı müzakerelere yeniden başlanması için çağrıda bulundu. Hartum, halihazırda bir hayalet kasaba gibi görünüyor. Sokakları boşalan şehir büyük bir hapishaneye benziyor. Şehirde duyulan tek ses yoğun silah sesleri. Ayrıca şehirde protestocular tarafından askeri araçların geçişini önlemek için yakılan lastiklerden yükselen dumanlara tanık olunuyor. Güvenlik güçleri, binlerce barikatlarla kapılan yollarda konuşlandırılmış durumda.Burhan: Seçilen hükümete iktidarı devretmeye hazırız AGK Başkanı Abdülfettah el-Burhan’ın sunduğu diyaloğa geri dönüş teklifi, ordunun muhalefet koalisyonuyla yapılan tüm anlaşmaları iptal etme kararının ardından ve şiddet kullanımı hususunda artan uluslararası baskılarla birlikte bir geri adım olarak değerlendiriliyor. Uzlaşmacı bir tonda konuşan Burhan, ülkenin geleceği söz konusu olduğunda herhangi bir kaydın söz konusu olmadığı, müzakerelere açık olduğunu dile getirdi ve seçilen hükümete iktidarı devretmeye hazır olduklarını vurguladı. Yaşananlardan dolayı çok üzgün olduğunu ve ülkenin geleceğine ilişkin müzakerelere başlamaya hazır olduklarını ifade eden Burhan, “AGK olarak vatanın çıkarları dışında herhangi bir kayıt koymadan müzakereler için ellerimizi açıyoruz. Bu sayede Sudan devriminin dört gözle beklediği meşru iktidarı kuracağız” ifadelerini kullandı. Uzlaşmacı konuşmasında, ülkede meydana gelen değişimlerin zor şartlar altında gerçekleştiğini ve halkın iradesine başvurmak gerektiğini söyleyen Burhan, “Halkın iradesine sığınmaktan ve yabancı gündemleri reddetmekten başka çıkış yolu yok” dedi. Burhan, oturma eylemini kırma operasyonlarına eşlik eden üzücü olaylar hakkında başlatılan soruşturmalara atıfta bulunarak, sorumlu olduğu sabit olan kimselerin yargılanacağını dile getirerek, geçmişin kapatılması ve geleceğe ilişkin yeni bir sayfanın açılması çağrısında bulundu. Ayrıca Güney Afrika ve Ruandadaki uzlaşı tecrübelerine atıfta bulunan Burhan, “Tüm güçlerle müzakerelerde bulunmak üzere ellerimizi açıyoruz” dedi. AGK Başkan Yardımcısı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu Hamideti, askeri konseyin iktidarı ele geçirmek için gelmediğini dile getirerek, Ulusal Kongre Partisi dışındaki tüm siyasi partilerin katıldığı seçilmiş bir hükümete iktidarı devredeceklerini taahhüt etti. Ayrıca kendisine bağlı olan hızlı destek güçlerinin, vatandaşların terörize edilmesine yönelik gerçekleştirilen operasyonlara katıldığına dair haberleri reddeden Hamideti, vatandaşları terörize eden kimselerin kendilerini gizlediklerini söyledi.Muhalifler diyalog çağrısını reddetti Ancak protestocu liderler, diyalog çağrısını reddetti ve destekçilerine askeri konseyi devirmeleri için ‘kitlesel sivil itaatsizlik’ çağrısında bulundu. Şarku’l Avsat’a konuşan Sudan muhalefetinin önde gelen isimlerinden Medeni Abbas Medeni, askeri konseye bundan böyle güvenilmeyeceğini dile getirerek, sokaklarda yaşattığı dehşetten dolayı çağrılarının reddedildiğini söyledi. Özgürlük ve Değişim Güçleri liderlerinden Ömer ed-Dakir ise gerçekleştirdiği bir basın toplantısında, koalisyonun askeri konsey ile nihai bir anlaşma imzalamak üzere olduğunu, fakat oturma eylemini kırma girişimlerinin durumu tekrar sıfır noktasına getirdiğini söyledi. Öte yandan ülkede önde gelen siyasi ve dini liderlerden biri olan Sadık el-Mehdi, Birleşmiş Milletler’e (BM) oturma eylemini kırma girişimleri sırasında öldürülen onlarca protestocu hakkında soruşturmalar başlatması çağrısında bulundu. Ayrıca askeri konseyden, oturma eyleminin şiddetle bastırılması suçuna ortak olan kimselerden hesap sormasını talep etti. Dün bayram dolayısıyla destekçilerinden büyük bir kalabalığa konuşan el-Mehdi, askeri konseyin önünde iki seçenek olduğunu belirterek, bu seçeneklerin ‘eski rejimin yaklaşımını sürdürmek veya mevcut durumun üstesinden gelinmesi için sorumluluk almak’ olduğunu söyledi.Mehdi’den acil toplantı çağrısı Protestoculara yönelik gerçekleştirilen hain ve haksız saldırının Sudan halk devrimiyle bu devrimin arkasındaki kimseler arasında bir ayrılığa sebep olduğunu dile getiren el-Mehdi, Özgürlük ve Değişim Güçleri ile devrimi destekleyen tüm taraflara rejimin devredilmesinin keyfiyetinin belirleneceği acil bir toplantı yapılması çağrısında bulundu. Ayrıca Mehdi, askeri konseyden, protestoculara yönelik saldırıyı itiraf etmesini ve sorumluluğunu üstlenmesini istedi.Yasir Arman gözaltına alındı Sudan Halkının Kurtuluş Hareketi (SPLM-N) liderlerinden Mübarek Ardul, dün yaptığı açıklamada, hareketin başkan yardımcısı Yasir Arman’ın güvenlik güçleri tarafından evinden alındığını ve dövüldükten sonra bilinmeyen bir yere götürüldüğünü söyledi. Silahlı muhalefetin üst düzey liderlerinden olan Yasir Arman, 2011de Güney Kordofan ve Mavi Nilde silahlı çatışmaların başlamasından bu yana yurtdışında yaşıyor. Hakkında idam cezası çıkarılan Arman, buna rağmen ülkesine geri dönmeye karar verdi. Arman, birkaç gün önce yaptığı açıklamada, AGK Başkanı Abdülfettah el-Burhan’ın ve yardımcısı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu Hamideti’nin kendisine ülkeyi terk etmesini söylediklerini, fakat bu talebi reddettiğini ifade etmişti. Öte yandan Sudan hava sahasındaki uçuş trafiği, gerçekleştirilen grevden dolayı tamamen durdu. Uluslararası havayolları, Hartum Havaalanı’na ve diğer Sudan havaalanlarına yönelik uçuşları askıya aldı. Protestolar, ülkenin tüm eyaletlerini kapsayacak şekilde genişledi. Görgü tanıkları, Sudan’ın bir barikatlar ülkesine dönüştüğünü ve ülkenin her tarafında protestoların gerçekleştiğini aktardı. Hartum hastaneleri ise Pazartesi günü oturma eylemine yönelik gerçekleştirilen saldırının ardından yaralananlar ile birlikte hastane kapasitesinin bütünüyle dolduğunu ve daha fazla kişiyi barındırma kapasitelerinin olmadığını belirtti. Şehirdeki iki hastanede çalışan bir doktor AFPye verdiği demeçte, halihazırdaki durumun oldukça sıkıntılı olduğunu ve çoğu hastanenin kapasitelerinin üstünde yaralı aldığını söyledi. Yaralılar arasında durumu kritik olan kimselerin bulunduğunu ifade eden doktor, ölü sayısının artacağını beklediğini söyledi. Bununla birlikte Sudan Doktorları Merkez Komitesi (CCSD), güvenlik güçlerini ülke genelindeki hastanelere ve çalışanlarına saldırmakla itham etti. AGK Sözcüsü Şemseddin Kebaşi, dün yaptığı açıklamada, ordu güçlerinin oturma eylemini kırmaya yönelik operasyonlar gerçekleştirdiğini reddederek, ordunun kaosa sebep olan kimselerin peşinde olduğunu kaydetti. Kebaşi’nin bu açıklaması, devrimciler ve aktivistler tarafından alayla karşılandı. Sudan Silahlı Kuvvetleri tarafından dün yapılan açıklamada, vatandaşlara, ‘ülke genelinde askeri bölgelerden ve komutanlıklardan uzak durmaları’ çağrısında bulunuldu. Silahlı kuvvetler, Sudan haber ajansı SUNA tarafından yayınlanan açıklamasında, ordunun tarihi sorumluluğu olan ‘vatanın emniyet’ sorumluluğunu devam ettireceğini kaydederek, vatandaşların canlarının ve mallarının korunacağı taahhüdünde bulundu. Bu arada avukatlar ve insan hakları aktivistleri, barışçıl protestocuların katillerine karşı uluslararası cezai kovuşturmaların başlatılması için uluslararası insan hakları örgütleriyle koordineli bir şekilde hareket ediyorlar. Şarku’l Avsat’a konuşan Avukat Muaz Hazra, bir grup avukatın ve insan hakları aktivistinin protestocuların öldürülmesiyle ilgili uluslararası bir ceza davası açılması için uluslararası insan hakları örgütleriyle temas kurmaya başladığını söyledi. Ayrıca oturma eylemine yönelik saldırıların ardından son günlerde ülkenin tanık olduğu ihlallerin, ‘soykırım suçları ve insanlığa karşı işlenen suçlar’ mesabesinde olduğunu söyledi.