Japonya, Çin’in ‘yükselişi’ ve ABD’nin ‘korumacılığı’ arasında ekonomi liderliğine yelken açıyor

  • 6/26/2019
  • 00:00
  • 7
  • 0
  • 0
news-picture

Japon hükümeti, cuma ve cumartesi günleri İkinci Dünya Savaşı’ndaki yenilgisinden bu yana en yüksek düzeyli siyasi toplantıya ev sahipliği yapmaya hazırlanırken müttefiki ABD’nin “korumacılığı” ve komşusu olan Çin’in “yükselişi” gibi mayınlı bir sahada yoğun mesai harcıyor. Yaşadığı askeri yenilginin üzerinden geçen 74 yılın ardından siyasi bir zafer arayışında olan Japonya, Hiroşima ve Nagazakideki nükleer felaketlerin ardından Osaka’nın kapısından ekonomi liderliğine doğru yelken açmaya çalışıyor. Bununla birlikte G-20’nin dönem başkanı olan Japonya, zirvenin son günü, Cumartesi akşamı yayınlanacak sonuç bildirgesinde fikir birliğinin sağlanmasını istiyor. Şinzo Abe hükümeti gelecek ay yapılacak seçimler öncesinde üç cephede G-20 savaşı veriyor. Bu cephelerin ilki, özellikle ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping başta olmak üzere G-20 ülkeleri ile Osaka’daki zirveye katılan 37 ülkeden lider ve kurum temsilcileri arasındaki ikili görüşmeleri kolaylaştırmak. İkincisi, başkent Tokyo’dan uzakta, tarihi Kyoto şehri yakınlarındaki olağanüstü toplantı için sıkı güvenlik önlemleri almak. Üçüncüsü ise nihai bildiride “asgari” düzeyde de olsa fikir birliği oluşmasını sağlamak. Başkent Tokyo, hükümetin lojistik ve güvelik olanaklarının sınırlı olması nedeniyle ikili görüşmelere ev sahipliği yapmayacak. Japonya hükümetinin aktardığı bilgilere göre zirveye katılmak için kayıt yaptıran 7 bin gazeteci de dahil “yabancı” sayısının 30 bine yükselmesi nedeniyle güvenliği sağlayabilmek için Osaka sokaklarında 46 şehirden gelen toplam 32 bin polis memuru görev yapacak. Ayrıca bölgedeki 700 okul tatil edilirken güvenlik önemleri sebebiyle cumartesi günü düzenlenecek okul etkinlikleri de iptal edildi. Bununla birlikte zirvenin yapılacağı günlerde işletme ve firmaların gönüllü olarak kapılarını kapatabileceği belirtilirken kara ve demiryolu seferlerinin de ertelenebileceği duyuruldu. Ortak bir uzlaşıya varmak ve nihai bildiriye engel olacak mayınları temizlemek için G-20 ülkelerindeki meslektaşlarıyla temas halinde olan Japon diplomatlar, nihai bildiri taslağındaki ana konularla ilgili olarak Çin’in “yükselişi” ile ABD’nin “korumacılığı” arasında bir orta yol bulmaya çalışıyor.Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre nihai bildiri şu eksende hazırlanacak: Dünya eonomisi G-20, küresel ali krize cevaben kuruldu. Ancak asıl görevi, küresel ekonomide sürdürülebilir ve kapsamlı bir büyüme sağlamak için gerekli temel ekonomik unsurları oluşturmak. Bu açıdan bakıldığında, bildiri taslağında şunlar öneriliyor: - Küresel ekonomik eşitsizlik ve dünya nüfusunun yaşlanmasının yanı sıra dünya ekonomisine yönelik büyük risk kaynaklarının izlenmesi gibi yapısal faktörlerin dünya ekonomisi üzerindeki etkilerinin araştırılması. - Büyüme imkanlarını güçlendirmek ve gelişmekte olan ülkelerdeki (küresel sağlık sigortası da dahil ) sürdürülebilir finansmanın tartışılması için somut eylemlerde bulunulması, düşük gelirli ülkelerde borç şeffaflığının artırılması ve borç ödemelerinin sürdürülebilirliğinin sağlanması.,Ayrıca yüksek kaliteli altyapı yatırımlarının teşvik edilmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın temellerini geliştirecek eylemlerin yanı sıra doğal afetlerle mücadelenin finanse edilmesi gibi doğal afetlere karşı finansal direncin güçlendirilmesi. - Uluslararası finans ve vergilendirme alanlarında, ekonomideki dijitalleşme ve küreselleşmenin yol açtığı ekonomik ve sosyal yapısal değişikliklere karşı teknolojik yeniliklerle nasıl cevap verileceğinin tartışılması. Zira söz konusu ekonomik ve sosyolojik çalışma modellerindeki yapısal değişiklikler radikal değişimlere neden olmuş durumda. Bu değişiklikleri sağlıklı bir büyümeye dönüştürmek için küresel ekonomik sisteme zarar veren parçalanmalardan kaçınırken, yerel finans ve iç vergi alanlarında karşılıklar verilmesi gerekiyor.Ticaret ve yatırım Uluslararası ticaret ve yatırımlar, büyümenin, verimliliğin, inovasyonun, iş imkanları oluşturmanın ve gelişmenin önemli itici güçleri olarak ön plana çıkıyor. Uluslararası ticareti çevreleyen mevcut olumsuz gelişmelerin küresel ekonomi ve ticaret üzerinde yan etkileri olduğu biliniyor. Dünyadaki gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 80inden fazlasını oluşturan G-20 ülkeleri bu sorunların çözümünden sorumlu.Bu bağlamda, Japonyanın Tsukuba kentinde 8 - 9 Haziran tarihlerinde gerçekleşen G20 Ticaret ve Dijital Ekonomi Bakanları Ortak Oturumu’nda şu konulara değinildi: - Uluslararası ticaretteki güncel gelişmeler, pazara odaklı yatırım kararlarını destekleyen sağlıklı bir iş ortamı oluşturulması, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyümeye katkıda bulunan ticaret ve yatırım faaliyetlerinin desteklenmesi. - Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) reformu. - İkili ve bölgesel ticaret anlaşmalarındaki son gelişmelerin yanı sıra ticaret ve dijital ekonomi arasındaki etkileşim konularıyla ilgili diyalogun sürdürülmesi. Günümüzde çoklu bir ticaret sistemi mevcut ve şu an tam bir dönüm noktasına gelinmiş durumda. Bununla birlikte çoklu ticaret sistemine olan güveni yeniden sağlamak için DTÖ reformuna ilişkin ilgiyi korumak ve güçlendirmek gerekiyor. G-20 liderleri, geçtiğimiz yıl Arjantin’in başkenti Buenos Aireste gerçekleşen zirvede DTÖ’nün çalışmalarını iyileştirmek için gerekli reform çabalarına yönelik desteklerini dile getirmiş ve Osaka’daki zirvede DTÖ’nün ilerlemesini gözden geçirmeyi kabul etmişti. Bu nedenle şu an Japonya, DTÖ’deki reform çabalarına daha fazla siyasi ivme kazandırma konusundaki tartışmalara öncülük ediyor. Önceki G-20 zirvelerinde yapılan tartışmalara dayanarak, aşırı çelik üretimiyle ilgili sorun, Japonya başkanlığındaki grubun oturumlarında ortak tepkiyi gerektiren küresel bir konu olarak ele alındı. Bu bağlamda, 2016 yılında başlatılan Küresel Çelik Kapasite Fazlalığı Forumu, Hangzhou’daki G-20 Zirvesi’nde yapılan bir anlaşma çerçevesinde halen devam ediyor.İnovasyon Önceki başkanlıklar sürecinde gerçekleşen G-20 görüşmelerinde, dijitalleştirme de dahil olmak üzere inovasyonun ekonomik büyüme ve üretkenliğe olan katkıları ile işgücü piyasası, potansiyelleri ve dijital boşluk üzerindeki etkisine değinmenin önemi vurgulandı. Bu yıl Japonya başkanlığındaki G-20’de 21’inci yüzyılın ekonomik sistemindeki verilerin üstlendiği önemli role odaklanılması öneriliyor. Ekonomileri ve toplumları tüm yönleriyle değiştiren dijitalleşmeyle birlikte etkili veri kullanımı da ekonomik büyüme ve sosyal güvenlik için giderek daha önemli bir faktör haline geldi. Ocak 2019da, Davos’ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu’nda (WEF) Japonya Başbakanı Şinzo Abe, daha fazla veri akışını kolaylaştırmak için halkın dijital ekonomiye güveninin sağlanması gerektiğini vurgulayarak “serbest ve güvenli bir veri akışı” önerdi. Verilerin sunduğu imkanlardan daha fazla yararlanmak için uluslararası görüşmelerin daha da hızlandırılması teklifinde bulunan Japonya, yapay zeka, internet unsurları, robot teknolojisi ve büyük veriler gibi gelişen teknolojilerin sosyal alanda uygulamasının öneminin masaya yatırılması ve böylece “Toplum 5.0” (Society 5.0) inşası ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin gerçekleştirilmesi önerisinde bulundu. Bu büyük söylem kapsamında Osaka’da gerçekleşecek G-20 Zirvesi öncesinde, 8-9 Haziran tarihlerinde Tsukuba’da düzenlenen G-20 Ticaret ve Dijital Ekonomi Bakanları Toplantısı’nda serbest ve güvenli bilgi akışı, insan merkezli yapay zeka, dijital güvenlik, sürdürülebilir kalkınma ve entegrasyon hedeflerine ulaşmak için dijital araçların kullanılması ve benzeri konular ele alındı. Bununla birlikte toplantıda ticaret ve dijital ekonomi arasındaki etkileşime ilişkin bir de oturum gerçekleşti. Toplum 5.0, sanal dünya ile gerçek dünya arasında yüksek dereceli bir entegrasyon gerçekleştiren insan merkezli bir toplumdur. Bundan önce “Toplum 1.0” balıkçı toplumu, “Toplum 2.0” tarım toplumu, “Toplum 3.0” sanayi toplumu ve Toplum 4.0 bilgi toplumu vardı. Böyle bir toplum çerçevesinde yeni teknolojilerin toplumun çalışma biçiminde en uygun değer zincirinin oluşturulması, sanayileşmeyi mümkün kılarak sürdürülebilir endüstriyel dönüşümün teşvik edilmesi, tarımsal çalışmaların modernizasyonuyla mahsul verimliliğinin artırılması, hastalık önleyici tahliller, robotik hemşirelik ve bakıcılık hizmetleriyle yaşam süresinin uzatılması ve sosyal maliyetlerin azaltılması gibi çok çeşitli etkileri olacak.İklim değişikliği Son yıllarda dünyanın dört bir yanında yaşanan olağanüstü hava koşulları nedeniyle meydana gelen afetlerin sıklığı, uluslararası toplumun acil olarak iklim değişikliğine ilişkin koordineli çalışmalarda bulunması gerektiğini ortaya koydu. Paris İklim Anlaşması ve Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) çalışmaları çerçevesinde iklim değişikliğinin getirdiği zorlukların ele alınması ve “sağlıklı bir çevre ve büyüme döngüsü” hızına ulaşılmasına ihtiyaç var. Bunu başarmak için ise iklim değişikliği konusunda bir takım yeniliklerin geliştirilmesi, bunların toplum içerisinde uygulanması ve bu alandaki çabaların kolaylaştırılması gerekiyor. G-20 ülkeleri, iklim değişikliğinin azaltılması, gerekli düzenlemelerin yapılması ve bu çabaların finanse edilmesi üzerine bir dizi geleneksel konunun yanı sıra inovasyon, finansman sağlanması ve devlet dışı aktörlerle iş birliği yapılması gibi konuların masaya yatırılmasına odaklanıyor.Enerji Japonyanın Nagano prefektörlüğünde bulunan Karuizawa kasabasında 15-16 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilen “G-20 Çevre ve Enerji Bakanları Toplantısı”nda “sürdürülebilir büyüme için enerji ve küresel çevreye geçiş” tartışıldı. Bakanlar toplantıda, sağlıklı bir çevre ve büyüme döngüsü oluşturmak, yenilenme çabalarını finanse etmek ve yenilikçi teknolojilerin kullanılması amacıyla iş ortamında gerekli iyileştirmeleri yapmak için lazım olan, her ülkenin kendi koşullarına göre gerçekleştireceği enerji geçişi aşamalarını, hidrojen ve karbonun depolanması ve kullanılması gibi yeniliklerin gerçekleştirilme hızını ele aldılar. Bununla birlikte önceki toplantılarda enerji konusunda yapılan tartışmaların sonuçlarının da geliştirilmesi kararı alındı.Çevre Son yıllarda denizdeki plastik atıklar tüm dünyanın dikkatini çekmiş durumda. Bu durumun insan sağlığı üzerinde olumsuz etkisi olan, deniz ekosistemine zarar vermesi nedeniyle acil olarak ele alınması zorunluluktur. Bu sorunu çözmek için gelişmekte olan ekonomiler de dahil olmak üzere tüm ülkelerin harekete geçmesi gerekiyor. G-20 ülkeleri, plastik atıkların okyanuslara dökülmesinin nasıl önleneceğini ve bu konudaki uluslararası çabaların güçlendirilmesi için ne tür yenilikler yapılabileceğini tartışıyor.İstihdam İş dünyası, küreselleşme, dijitalleşme, demografik değişim, bireylerin ve toplulukların iş ve refah beklentilerine dair eğilimlerden kaynaklanan büyük zorluklarla karşı karşıya. Japonya başkanlığı döneminde gerçekleşen G-20 zirvelerinde iş dünyasındaki değişimler, işgücü piyasasının yönetimi, yasal çerçeve, üretimi artırmaya yönelik kurumlar ve eğilimlerin yanı sıra işçi ve işverenlerin çıkarlarının artırılması tartışıldı. Bu tartışmalar şu üç sac ayağı üzerinde gerçekleşti: Demografik değişikliklere uyum sağlanması, işgücü piyasalarında cinsiyet eşitliğinin teşvik edilmesi ve yeni çalışma modelleri karşısında ulusal politika ve uygulamaların değiştirilmesi. Bununla birlikte eylül ayında Japonya’nın Matsuyama şehrinde düzenlenmesi beklenen G20 ülkeleri Çalışma ve İstihdam Bakanları toplantısı öncesinde, Osaka Zirvesinde, G20 liderleri tarafından kararlaştırılacak prosedürler ve uygulamalar takip edilecek. Kadınların istihdam alanında güçlenmesi ve kalkınması için pratik çözümler olarak turizm ve tarım alanlarının önemine vurgu yapılıyor. Bu konuları ele almak için ekim ayında Kutchan şehrinde G-20 Turizm Bakanları toplantısı yapılması planlanıyor.Kadınların iş alanında güçlendirilmesi Kadınların iş sahasında güçlendirilmesi, sürdürülebilir ve kapsayıcı ekonomik büyüme için şarttır. Japonya’nın başkanlığı döneminde G-20’de bu konudaki tartışmalar şu üç esas üzerinde yapılacak: Kadınların işgücü piyasasına katılmaları, bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik dahil olmak üzere kızların eğitimine yönelik destek çabalarının artırılması ve iş dünyasında kadın yöneticilerle iş birliğini içeren G-20 taahhütlerinin uygulanması. G-20 liderleri, kadınların işgücü piyasasına katılımlarıyla ilgili olarak 2014 yılında Avustralya’nın Brisbane şehrinde yapılan G-20 zirvesinde açıklanan, “2025 yılına kadar işgücü piyasasına katılım açısından cinsiyet farkını yüzde 25 oranında azaltılmasına” yönelik “Brisbane Sözleşmesi”ni onayladı. Bu hedef, G-20’nin öncelikleri arasında kalmaya devam ederken kadınların istihdam edildiği işlerin kalitesinin artırılması, kadın ve erkek arasındaki ücret farkının azaltılması ve kadınları her türlü toplumsal cinsiyet ayrımcılığına karşı korumak için çalışmaların sürdürülmesi gerekiyor. Eğitim, kadınların güçlendirilmesinde önemli bir rol oynuyor. Diğer yandan dijital alanda toplumsal cinsiyetçilikle ilgili her türlü şiddeti ele almak için harekete geçmek de önemli. G-20 Buenos Aires Zirvesindeki sözleşmeyi ileriye taşımak için iş dünyasında kadın liderlerle daha iyi iş birliğinin nasıl sağlanacağı konusunda tartışmalar yapılacak.Kalkınma Kalkınma, herkesi içeren sürdürülebilir bir dünya oluşturmak için önemli bir konu olarak ön plana çıkıyor. Önceki G-20 zirvelerinde de tartışılan bu başlık, 2015 yılında BM’de sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin benimsenmesinden sonra daha da önem kazandı. 2016 yılında G-20 çalışmaları ile “2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi” arasında daha fazla uyum sağlanması kararı alındı. Bu yılın özel bir de önemi var. 2019 yılı, 2030 gündeminin kabul edilmesinden bu yana, gelecek eylül ayında New York’taki BM Genel Merkezi çatısı altında ilk kez gerçekleştirilecek olan “Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi” ile sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak amacıyla yürütülen uluslararası çabaların gözden geçirilmesi açısından önemli bir dönüm noktası olacak. Bununla birlikte G-20 dönem başkanı Japonya, özellikle gelişmekte olan ülkelerde kalkınmayı teşvik etmek için yüksek kaliteli altyapı projeleri ve insan sermayesine yatırım yapmak üzere “2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi” de dahi bir takım konuların masaya yatırılmasını önerdi.Sağlık Küresel sağlık, küresel ekonomide sürdürülebilir büyüme açısından önemli ve temel bir konu.  Bu bağlamda Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Osaka Zirvesine davet edildi. Osaka Zirvesi’nde sağlıkla ilgili tartışmaların öncelikli başlıkları ise şöyle olacak: - Küresel sağlık sigortasının hayata geçirilmesi - Yaşlanan toplumların ihtiyaçlarına cevap verilmesi - Acil sağlık yönetimi Tartışmalar, inovasyon ve teknolojinin kullanımıyla sağlıklı ve aktif bir yaşamın teşvik edilmesi gibi Japonlara özel, benzersiz ve yeni tutumlar içeriyor. Bununla birlikte küresel sağlık sigortasının uygulanması için sürdürülebilir sağlık finansmanının önemi ile ilgili olarak sağlık alanındaki küresel ve teknik tartışmalar teşvik edilecek. Ayrıca Osakadaki G-20 Zirvesi’ne paralel olarak ekim ayında G20 Maliye ve Sağlık Bakanları Ortak Toplantısı düzenlenecek.

مشاركة :